Doğu Kültür ve Sanat Merkezi Derneği, geçtiğimiz günlerde bölgenin kültürel ve sanatsal çalışmalarını güçlendirecek önemli bir başarıya imza atmıştı. Dernek, UNESCO tarafından resmi olarak akredite edilerek Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da bu unvanı almaya hak kazanan ilk sivil toplum kuruluşu oldu. Dernek Başkanı Dr. Zeynep Özalp Kaya, akreditasyon sürecinin nasıl ilerlediğini ve bu unvanın bölgeye ne tür katkılar sunacağını anlattı.

Dr. Zeynep Özalp Kaya, UNESCO akreditasyon sürecinin uzun ve titiz bir değerlendirme sürecinden geçtiğini belirterek, özellikle Van Gölü Havzası’nın kültürel mirasını koruma, somut olmayan kültürel değerleri yaşatma ve bölgedeki topluluklarla kurulan sürekli iletişimin bu süreçte belirleyici olduğunu söyledi. Kaya, Urartu Medeniyeti’nin başkenti Tuşba’da yaşıyor olmanın ve bu tarihi mirası görünür kılan çalışmaların akreditasyonu destekleyen güçlü unsurlar arasında yer aldığını ifade etti.

Kaya, değerlendirme sürecinde yerel kültüre katkı sağlayan projeler, kadınlar ve gençler başta olmak üzere dezavantajlı grupların kültürel yaşama katılımını artıran etkinlikler, bilimsel raporlar, saha araştırmaları ve uluslararası iş birliği potansiyelinin ayrıntılı şekilde incelendiğini aktardı. Kaya, derneğin düzenlediği panel, sergi, atölye ve saha çalışmalarının UNESCO için güçlü bir referans oluşturduğunu belirtti.

Zeynep Özalp Kaya 2

“KAPSAMLI PROJELER YÜRÜTMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Akreditasyonun bölgedeki sivil toplum faaliyetlerine önemli bir ivme kazandıracağını söyleyen Kaya, “Önümüzdeki dönemde Van’ın kültürel mirasını hem ulusal hem de uluslararası platformlarda daha görünür kılmak önceliğimiz olacak. Bu kapsamda Van’da 4–5 gün sürecek büyük bir Somut Olmayan Kültürel Miras Festivali düzenlemeyi planlıyoruz. Van, Hakkari ve Bitlis üçgeninde kültürel rota oluşturmayı hedefliyoruz. Seramik ve çini atölyemizi büyüterek bölgenin sembollerini modern tasarımlarla birleştiren bir üretim merkezi kuracağız. UNESCO’ya aday gösterilebilecek kültürel değerler için akademik bir çalışma grubu kuracağız. Ayrıca bölgemizin kaybolmaya yüz tutmuş yün çorap geleneği, dengbejlik, el yazması kültürü ve halk oyunları gibi alanlarda kapsamlı dokümantasyon projeleri yürütmeyi hedefliyoruz.” dedi.

Akreditasyon sürecindeki zorluklara da değinen Zeynep Özalp Kaya, bölgedeki kültürel mirasın uluslararası standartlarda belgelendirilmesinin zaman aldığını ancak tüm faaliyetlerin İngilizce olarak hazırlanması ve akademisyenler, sanatçılar ve gönüllülerden alınan destekle bu süreci başarıyla tamamladıklarını sözlerine ekledi.

Kaynak: Fatma Öztürk