İlk seferi 4 Şubat'ta başlayan ve ilk kafilesi büyük bir törenle karşılanan Van- Tahran arasındaki uçak seferleri iptal edildi. Uçak seferlerinin iptal edilmesini değerlendiren Başkan İlhan, Van'daki yetkililerin seferlerin başladığı gün reklamlarını ve şovlarını yaptığını belirterek, yetkililerin Tahran seferleri başlarken, iyi niyetten uzak olduğunu vurguladı.

Van'da yapılan birçok projenin yarım bırakıldığını, Van- Tahran arasındaki uçak seferlerinin de bundan nasibini aldığını belirten Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, bu şehirde iyiye dair, güzele dair ne varsa, yıkmaya niyet etmiş bir iktidar olduğunu söyledi. Tahran- Van seferleri başlarken, yetkililerin iyi niyetten uzak olduğunu, reklamlarını, şovlarını yaptığını söyleyen Başkan İlhan, yaşanan olayların, niyetlerin neticesi olduğunu, niyet hayır olmayınca, akıbetin de hayır olmadığını ifade etti.

"YETKİLİLERİN NİYETİ NEYSE, AKIBETLERİ DE ODUR"

Van- Tahran arasındaki uçak seferlerinin iptal edilmesini değerlendiren Başkan İlhan, "Van- Tahran seferleri başladığında, ilk uçak indiğinde insanlar çiçeklerle karşılanmıştı. Van'da yapılan işler ya yarım bırakılır yâda proje hazırlanır, reklam yapılır yine yarım bırakılır. Bunların birçok örneği var. Bugün Van-Tahran arasındaki uçak seferlerinin iptal edilmesi, bunların bir tekrarıdır. Nasıl birçok projeye binlerce lira harcandı ve yarım bırakıldıysa, Van-Tahran arasındaki uçak seferleri de maalesef öyle oldu.

İlimizde bir çevre yolu proje 11 yıldır tamamlanmadı. Yapılan kısmı ise harap oldu. Adliye lojmanları yapıldı ve çürümeye terk edildi. Yine İskele'de insanların oturduğu ve nefes aldığı bir alan vardı. Orayı da yıkıp, yok ettiler. Bu şehirde iyiye dair, güzele dair ne varsa, yıkmaya niyet etmiş bir iktidar var. Bunların niyeti neyse, akıbetleri de odur. Bu nedenle Tahran seferleri de başlarken, iyi niyetten uzaktılar. Reklamlarını, şovlarını yaptılar. Sonuç olarak seferlerin iptali öğrenmiş olduk. Yaşanan olaylar, niyetlerin neticesidir. Niyet hayır olmayınca, akıbette hayır olmuyor" dedi.

"VAN, FESTİVAL DÜZENLEYECEK AŞAMAYA GELMİŞ BİR KENT DEĞİL"

Van'da her şey dört dörtlükmüş gibi yapılan işlerin söz konusu olduğunu belirten Başkan İlhan, "Van'da şuanda sözde bir festival yapılıyor. Herkes emin olsun ki paralar çarçur ediliyor. Biz festival düzenleyecek aşamaya gelmiş bir kenti değiliz. Biz halen işsizliğin yoğun olduğu, geçim sıkıntısının en çok hissedildiği, vatandaşının kendi yaşadığı toprakları terk edip, göç ekmek zorunda kaldığı bir kentiz. Bugün Van'ın nüfusundan daha çok Vanlı diğer şehirlerde yaşıyorsa, bu en büyük problemdir.

Kimse kalkıp da 'bu şehir iyi, çok güzel, Van'da bu yatırımları yaptık' demesin. Festival kapsamında yapılan indirimlerin gerçekliği bir kere tartışılır. Yeryüzünde hiçbir işletme aldığı ürünü, zararına satmaz. Fahiş bir fiyat üzerine koyup, indirim yapılıyorsa, zaten orada bir problem vardır. Bir yerde indirim var ise aslında orada korkmamız gerekiyor. Bindirim olmadan, indirim olmaz. Biz bu tarz bir ticari anlayışın da ahlaki, insanı, İslami hiçbir şekilde ölçüştüğünü bağdaştıramıyoruz. Elbette ki zaman zaman bazı iş yerleri indirime gider. Bunların sebebi ise, iş değişikliği olur maliyetine satışlar olabilir. Yeri gelir zararına satış yapabilir. Yada bir ürün alır, satamaz, elinde sıkışır, bu malı biran önce elinde çıkarmak için indirim yapar. Ölçüsüz ticaret, ticaret değildir. Her şeyde ölçü vardır. Bunu problemli bir alan olarak görüyoruz" diye konuştu.

"DÜNYADA EN ÇOK YAĞ İTHALATI YAPAN ÜLKEYİZ"

Temel gıda maddelerinde yaşanan fiyat artışlarını da değerlendiren Başkan İlhan, "Devlet temel gıda maddelerinde bütün vergiyi sıfırlasa bile, temel gıda bu hafta yine %30-40 arasında zamlanacak. Ramazan başlıyor diye, bütün gıda fiyatlarına zam yapılacak. Gıda da zaten vergi %1'e indirildi. Bunlar çözüm değil. Çözüm; insanları yaşadığı köylerinde tutmak gerekiyor. Bugün Türkiye nüfusunun %10'nu, %90'nını beslemekle karşı karşıyadır. Bu bir problemdir. Köyde yaşayıp da tarımla, hayvancılıkla alakası olmayan ciddi bir nüfus var.

Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşarken, dünyada en çok yağ ithalatı yapan bir ülkeyiz. Bugün 25 liraya mazot alıp, bir tarlayı ekmek için 3 defa süreceksin, gübrenin torbasını 600 liradan alacaksın, sonrada ürün elde edip kar edeceksin. Bugün Rusya'da çiftçiye tarımsal anlamda kullanacağı mazot bedava veriliyor. Rusya bundan 30 yıl önce 20 milyon ton buğday üretiyordu, bugün 100 milyon ton buğday üretiyor. Türkiye, Rusya ile aynı oranda buğday üretiyordu, fakat biz 18,5 milyon tona düştük. 2021 yılında 2 milyon 600 bin ton arpa ithal ettik. 2 milyon 500 bin ton buğday ithal ettik. 650 bin ton ise mısır ithal ettik. Bunların tamamı bir skandaldır" diye konuştu.

"ÜLKE OLARAK TARIMSAL ANLAMDA İFLAS ETMİŞİZ"

Tarım desteklerinin reel destekler olması gerektiğini belirten İlhan, "Dünyanın en güz coğrafyasında, 4 mevsim yaşanan bu ülkede eğer biz bu buğdayı yetiştirip, kendi unumuzu yapamıyorsak, kendi arpamızı üretemiyorsak, hayvanımızı kendi yetiştirdiğimiz arpa ile besleyemiyorsak, kendi ayçiçeği bitkimizi ve diğer bitkileri yetiştiremiyorsak, bu bir skandal olarak tarihe geçecektir. Ülke olarak tarımsal anlamda iflas etmişiz. Yarın birçok çiftçi, arazisini ekemeyecek. Desteklerin tamamı şuanda formalite icabıdır.

Desteklemeler reel destek olmalıdır. Üretilmeyen ürüne, boş araziye destek verilmez. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok. İnsanlar bedava paraya alıştırıldı. Tarımdan koparıldı, Türkiye'nin her yerine yol yapıyoruz dediler ve yol yaptılar. Van'daki insanların ilk etapta İstanbul'a gitmesini kolaylaştırdılar. Evimizi, tasımızı, tarağımızı toplayıp, tarlamızı bırakıp gittik. Burada ağa iken, oralarda amele olduk. İşte bugün ameleliğin neticesini hep beraber görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Bölgegazetesi

Editör: Wan Haber