Gider kalemlerinin artış göstermesiyle beraber kredi kartı kullanımlarındaki oranda artış gösterdiği kredi kartı kullanımı kadar artış gösteren bir başka şey var. O da kredi kartına alınan borçlardır. Herkes tarafından bilinmesi gerekir ki borç kesinleşip kayıtlara İşlenmiş ve icra takibi başlatılmış ise bu borç ödenmediği için hapis cezası verilmez. Türkiye Cumhuriyeti Devleti anayasasının 38. maddesi gereğince “hiç kimse sadece bir sözleşmeden doğmuş yükümlülüklerini yerine getirilmemesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz” Maddesi bulunmaktadır anayasada bulunan bu madde oldukça açık ve net bir daha da açılacak olursa eğer bankalar müşterilerine sözleşmelerinde bulunan yükümlülüklerini yerine getirmeyip borcunu ödeyemeyenler açısından hapis cezası istemiyle bulunamaz.

Ödenmemiş banka borçları 90 günlük çoktan açmış olsa bile ve Borçlu olan kişi borcunu ödeyemeyecek durumda olsa bile bu süreç içerisinde herhangi bir ödeme taahhüdünde bulunmamaları gerekir. Eğer ödeme sözü verip de ödeme yapılmamış ise ihlal suçuna sebep olabilir ve bu durumda hapis cezasıyla karşı karşıya kalmak mümkün olacaktır. Mal beyanında bulunmak sıkıntılı olacaktır. İcra ve İflas kanununda belirtilmiş olan maddeye göre borçlu olan kişilerin mal beyanlarında bulunmaları durumunda hapis cezası ile cezalandırılmaları belirtilmektedir.

Banka borcunun yasal süresi içerisinde ifasının yani ödemesinin gerçekleşmemesi neticesinde bankalar öncelikli olarak müşteri hizmetleri aracılığı ile Borçlu olan vatandaş ile iletişime geçerek bu borcu tahsil etmeye çalışırlar. 90 günlük bir yasal süreçleri mevcuttur. Bu 90 günlük yasal süreçte borç hala ödenmemişse eğer şimdi de borçlu olan kişi yasal takibe düşerek hakkında icra takibi işlemleri yürürlüğe konulur. Kişi, yasal takibe düştükten sonra banka ile anlaşarak borcunu yapılandırma yoluna gidilebilir. Böyle bir borçtan dolayı hapse girmemek açısından taahhüt vermemek gerekir.

Muhabir: Wan Haber