Bin 300 üyesi bulunan Bakkallar ve Manavlar Odası Başkanı İsa Berge, verdi veriştirdi ve esnafın içler acısı halini ortaya koydu. “Esnaf ve sanatkarın halk ve kurumlar arasındaki sorunları çözmek için varız. Marketlerin şehir dışına çıkarılması ile ilgili yasa hazırlandı ancak kanunlaşmadı. 12 yıl geçti halen konuşuluyor. Milletvekillerimizin birçoğu, marketlerle ve ekonomik güçlerle iç içe olması nedeniyle tasarıya karşı çıkıyor. Her ne kadar halk istese de vekillerin bu anlamda sermaye gücünün yanında olduğunu görebiliyoruz. Siyasiler, yöneticiler ne yapıyorlar anlamıyorum. Ankara’ya gidenler ne yapıyor onu konuşmak istemiyorum. Örneğin bir sokakta ikinci üçüncü bakkal açılamaz deseler, aynı şekilde marketler için de şehir dışına çıkmalı deseler, yeni bir çalışmaya hazırız. Van’da birçok market şehir içine sıkışmış durumda. Bir marketin açılmasıyla onlarca kalem iş yapan küçük esnaf kapatıyor.”

Küçük esnafı bitirme politikası mı? 
“Neden küçük esnafı krediye mahkum ediyorsunuz. İnsanlara balık vermeyin balık tutmasını öğretin. İnsanları bankalara niye mahkum ediyorsunuz. Esnafın yüzde 90’ı bankalara borçlu. Bankalar faizi yükseltmesine rağmen esnafa güvenmiyor ve kredi vermiyor. Bakanlık okul kantinleri ile ilgili her gün yeni kurallar koyuyor peki esnafı koruma adına ne yapıyorsunuz? Esnafı kalkındırma adına da bir şeyler yapın. Bu resmen küçük esnafı bitirme politikası mıdır bilmiyorum?” 


AHTAPOT GİBİLER
“Ahtapot gibi sağa sola gelişi güzel açılmış market zincirleri, bakkalları ve yerel marketleri zor duruma düşürdü. Raf düzeni ve ticaret anlayışı olmayan, toptancı pazarı gibi ulu orta eşya satan bu marketler sadece Van’a değil, Türkiye esnafına zarar veriyor.”

KÖTÜ UYGULAMALAR BİZDE 
“Dünyada böyle bir şey yok, gelişi güzel kritersiz yapılanma olamaz. Bir ilde istihdam, toplam kalite yönetimi hedefliyorsanız, ticari döngüyü ahlaki bir çerçevede yapılmasını istiyorsanız. Ne yazık ki kanun koyucularımız ucu açık bırakmışlar ve her tarafa marketler kuruluyor. Halkımıza anlatamadık, insanımız ucuz diye gidiyor ancak kaliteyi ucuza alamazsınız. Yerel esnaf utanır, sıkılır, sizi gördüğünde yüzü kızarır, bir muhatabınız var sizin. Size kötü mal veremez.” 

ESNAFIN YÜZÜ HİÇ GÜLMEDİ 
Depremden sonra esnafın yüzü hiç gülmedi. Son yaşanan genel siyasi sorunlar da Van’da ekonomik krizi büyüttü ve halen de büyüyor. KOSGEB’in esnafımıza depremde verdiği 30 bin TL’lik kredinin yeniden verilmesi için çalışma başlatıldı ancak yarım kaldı. Depremde kredi alanlara da yeniden verilmeli ancak 700-800 dosya zaten bekliyor. Krediler verilmezse esnaf ayakta duramaz. Depremden sonra yaklaşık 350 bakkal kapandı yerine 150 bakkal açıldı.

VAN 6 AYDA KALKINIR 
Ticari sorunlar, siyasi çözümlerle sona erer. Toplumsal barış gelince Van’ın kalkınması 6 ayda gerçekleşir. Van kabuğunu hızlıca yenileyen bir ildir. Kapıköy sınır kapısı açılsa gerçek anlamda faaliyete başlasa, ithalat ve ihracatla Van, atağa kalkar. Newroz döneminde 40 bin İranlı Van’a geldi. Bir de transit yol açılsa gerisi gelir. Van şirin bir ilimiz, Yeter artık diyoruz, bu kan bu gözyaşı ülkemize yakışmıyor. Biz güzel bir ülkeyiz, toplumun bütün değerleri birbiri ile barışıktır. Halkın sıkıntısı yoktur, sistemsel bir sorun yaşanıyor. Bitirsinler bu olayı, sonuçta ölenler bu ülkenin vatandaşı, bizim evlatlarımız. Tüm insanların birbirini sevmesini, kucaklamasını bekliyoruz. Herkes yoruldu, siyasiler iyi bilsin artık halk hiç kimseyi sevmiyor. İnşallah ülkemizin içinde bulunduğu kan ve gözyaşı durur. Allah rızası için eli tetikte olan herkes dursun. Bu vatanı, güzel ülkemizi seviyoruz, sevmeye de devam edeceğiz. Ülkemizde hep birlikte kalkınacağız. Necip Fazıl’ın bir sözü var, şöyle diyor: “Kökünü beğenmeyen dal, dalını beğenmeyen meyve olgunlaşmadan çürür.” Hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız, farklılıklarımız zenginliğimizdir. VanEkonomist

Editör: Wan Haber