DEVA Partisi Van Yönetim Kurulu Üyesi Erdinç Peker, 2021 yılı ile ilgili ekonomik anlamda değerlendirmelerde bulundu. İş insanı Peker kentin ekonomik sıkıntıları üzerine durduğu açıklamasında; “Ülkemiz bir bütün olarak yaşanan krizden çok ciddi şekilde etkileniyor, bu doğru. Ama güçlü, üretimin sürekliliği esasına dayanan bir ekonomik alt yapımızın olmaması ise yaşanan krizden azami düzeyde etkilenmemize sebep oluyor. Van özelindeki ekonomik sıkıntılar için ise daha büyük bir çaba sarf etmemiz gerekiyor” dedi.

Türkiye 2022 yılını, 1 Ocak’tan itibaren geçerli olacak şekilde vatandaşın yaşam alanı olan hanelerindeki geçim maliyetini artıracak akaryakıt, doğalgaz ve elektrik zamlarıyla birlikte pek çok kalemde yapılan zam açıklamalarıyla ve haberleriyle karşıladı. Vatandaşlar yapılan zamlara sosyal medya başta olmak üzere birçok platformda tepki gösterdi. Ada Grup Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda DEVA Partisi Van Yönetim Kurulu Üyesi olan iş insanı Erdinç Peker de hem yaşanan ekonomik krizin hem de geride bıraktığımız 2021 yılının kente yansımalarını değerlendirdi. 

PEKER: VAR OLAN POTANSİYELİ AÇIĞA ÇIKARMALIYIZ
İş insanı Peker, özellikle 2020 yılında başlayan koronavirüs pandemisinin 2021 yılına kötü bir miras olarak kaldığını ve 2021 yılının da ağır ekonomik sarsıntılarla geçtiğini ifade etti. Özellikle Van'ın yaşanan bu ekonomik krizi her yönüyle ve kesimiyle iliklerine kadar hissettiğini belirten Peker, çözümün var olan potansiyeli tüm yönleri açığa çıkarmak, bölge ve kent dinamiklerini hareket geçirmek olduğunu vurguladı.  

VAN BİRÇOK ALANDA SON SIRADA!
Peker, Van'ın özel ve bulunduğu coğrafi konum gereği uluslararası bir lokasyon olduğunu belirterek, "Şehrimiz bulunduğu özel konum, coğrafi konum gereği ve sahip olduğu tarihi değerlerle bölgenin en önemli cazibe merkezidir. Bunu söylerken bir Vanlı olmanın ötesinde objektif bakmaya çalışıyorum. Ama ne yazık ki şehrimiz bütün bu özelliklerinin yanında ulusal ve uluslararası olarak açıklanan iktisadi endekslerde son sıralarda yer alıyor. Bu durumun altında ise şehrimizin güçlü bir ekonomik alt yapısının olmaması yatıyor. Ülkemiz bir bütün olarak yaşanan krizden çok ciddi şekilde etkileniyor, bu doğru. Ama güçlü, üretimin sürekliliği esasına dayanan bir ekonomik alt yapımızın olmaması ise yaşanan krizden azami düzeyde etkilenmemize sebep oluyor." Dedi. 

"REEL VE YENİ BİR BAŞLANGIÇ YAPABİLİRİZ"
Geride bıraktığımız yılın Van özelinde talihsiz bir yıl olduğunu da aktaran Başkan Peker, "Van'da 2021 yılını geride bıraktık. Bu yılı geride bırakırken ülke ve şehir olarak olumsuz birçok şeyle karşı karşıya kaldık. Van'ımız 2021 yılında bir yandan deprem, sel gibi doğal afetler yaşarken diğer yandan ise pandeminin de ciddi etkisiyle ekonomik olarak çöküş yaşadı. Hele ki Van'ımızın can damarı olan turizmin, Kapıköy Sınır Kapısı'na pamuk ipliğiyle bağlanması ve bu kapının da yılın büyük bir bölümünde kapalı olması durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale getirdi. Bölgede yaşanan kuraklığın da ciddi boyutlara ulaşması kentin can damarlarından olan tarım ve hayvancılığı hayati derecede sekteye uğrattı. Bütün bunların yanında ekonomik temelli açıklanan verilerde içinde bulunduğumuz vahim durumu gözler önüne serdi. Ekonomik gelişmişlikte 77’inci, eğitimde 75’inci, milli gelirde 77’inci olan ilimiz, ihracatta 69’uncu, en yaşanabilir şehirler arasında 71’inci, GSYH’de ise 80’inci sırada yer aldı. Yine pandemi başta olmak üzere çeşitli sebeplerden 1 milyon turist hedefimize ulaşamadık. Bütün bu olumsuz tabloyu bir kerede değiştiremeyiz belki ama şehrin gerçekleri üzerinden reel ve yeni bir başlangıç yapabiliriz." Diye Konuştu.

ZAMLAR KENTİN BELİNİ BÜKTÜ!
Türkiye genelindeki zamların Van’daki yansımasını daha ciddi boyutlarda olduğunu hatırlatan Peker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Peş peşe gelen zamlar tüm Türkiye’nin ortak sorunu. Fakat Van gibi dezavantajlı bölgelerde bunun etkisi daha derinden hissediliyor. İnsanımız geçimini sağlayamayacak kadar yoksullaştı. Hane halkı oranı ciddi oranda yüksek olan birçok aile günlük ekmeğini bile alamayacak noktada geldi. Isınma sisteminde hala doğalgaza tam geçemeyen kentte kömür alamaz haldeki insanlar kışı en kötü haliyle yaşıyor. Gıda alımlarındaki zorluklar insanları ciddi travmalara sürükledi. Bunun çözümü kısa vadeli bir çözüm sağlama umuduyla hayata geçirilen zamlar değildir. Genç nüfusun en yüksek olduğu kentlerden birisi olan bu kentte istihdama katılım artırılmalı. Teşviklerde kent öncelikli olmalı. Enflasyon ile mücadele ederken Van ve bölgenin dezavantajlı illerinde ise bölgeye has politikalar ile gelişme ve kalkınmaya destekler sunulmalı.” 

KENTLE İLGİLİ GERÇEKÇİ HEDEFLER BELİRLENMELİ
Başta ekonomik sorunlar olmak üzere birçok alandaki eksikliklerin giderilmesi için gerçekli hedefler belirlenmesi gerektiğini söyleyen Peker, konuyla ilgili son olarak: “Maalesef ki Van kenti artıları ve eksileri ile çalışılan bir kent olamadı. Her dönem farklı politikalarla idare edilen kentte dönemlik ve kısa süreli politikalar uygulanıyor. Herhangi bir ortaklaşma ve uzun vadeli çalışma sisteminin olmadığı kent bu nedenle onlarca yıllık sorununu çözememektedir. Bugün Çevre Yolu gibi önemli sorunlarla boğuşan kentin bu gibi sorunları aşamamasının temelinde günübirlik politikalarla yönetilmesi yatıyor. Kent adına bir ortaklaşma kültürü oluşturmalı ve kim olursa olsun bu ortaklığın belirlediği politikalar etrafında buluşulmalı.” şeklinde konuştu.

Editör: Wan Haber