Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı'nın başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarının bu yılki bölümü başladı. Van Ticaret ve Sanayi (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, beraberinde Yönetim Kurulu Üyesi Veysel Parin, Genel Sekreter Cengiz Aras, Genel Sekreter Yardımcısı Kerem Oruç ve Van Müze Müdür Erol Uslu ile Ayanis Kalesi'ne giderek kazı ekibini ziyaret etti. "Tüm dünyanın ortak mirasıdır" Çalışmalar hakkında Işıklı'dan bilgi alan Takva, gazetecilere yaptığı açıklamada, kalede yaklaşık 3 bin yıl önce insanların kendi yaşamsal habitatlarında neler gerçekleştirdiklerini görmenin şaşkınlığı içinde olduğunu söyledi. 3 bin yıl önce burada yaşayan insanların inanç sistemleri, sosyal ve kültürel değerleri üzerinden inşa ettikleri yapıları hayranlıkla izlediğini belirten Takva, "Buradaki muhteşem yapılar, bu insanların çalışarak ortaya çıkardıkları önemli değerlere bakmaktan kendimi alıkoyamıyorum. Bu çok heyecan verici. Birleşmiş Milletler, devasa bütçe yöneten ülkeler burayı el birliğiyle sahiplenerek ayağa kaldırmalıdır. Burası sadece Vanlıların değil, tüm dünyanın ortak mirasıdır. Burayı tüm dünya halklarına kazandırmamız gerekiyor. Bu anlamda şu çağrıyı da yapmak istiyorum. Tüm dünya insanlarını bu muhteşemliği görmeye davet ediyorum." "31 yıldır kazılar kesintisiz devam ediyor" Prof. Dr. Işıklı ise Ayanis Kalesi'nin Urartuların en özel merkezlerinden biri olduğunu aktardı. 31 yıldır bölgede kazı çalışmalarının kesintisiz devam ettiğini anlatan Işıklı, şunları kaydetti: "Bölgede yapılan kazıların birçoğu ne yazık ki bu ömre erişemiyor. Bu çok önemli bir ayrıntı. 31 yıllık süreçte bölgedeki kültürel mirasa ve bölge turizmine ne tür katkılar sunabiliriz diye bugün fikir alışverişinde bulunduk. Ayanis bu anlamda hem arkeolojik değerleri hem de doğal zenginliğiyle çok önemli bir turizm destinasyonu. Burada yapılacak küçük çaplı yatırımlarla hem bölge turizmini harekete geçirebiliriz hem de arkeologlara bir dinamik yapı ve heyecan getirebiliriz." Bulundukları yapının dünyadaki en ünik eserlerden biri olduğunun altını çizen Işıklı, şu değerlendirmelerde bulundu: "Arkeologlar olarak Urartu yazıtlarından 10-11 Urartu tapınağının varlığını biliyoruz. Bunların 9'u kazıldı ve günümüze kadar ulaştı ancak bunların büyük bir kısmı sadece temelleri ile günümüze ulaşmış durumda. Ayanis'te bulduğumuz tapınak çok özel bir örnek. Çünkü erken dönemde tahribata ve soyguna uğramadan günümüze kadar gelmiş. Sadece yangın ve deprem gibi doğal sebeplerle tahribata uğramış. Büyük bir tahribat olsa da en azından eserlerin büyük bir kısmı elimize ulaştı. Hedefimiz ve beklentimiz en kısa zamanda yapı ve tapınağı kısmi de olsa turizme açıp bu anlamda bir dinamizm ve heyecan yaratmak. Bu anlamda yerel yönetimlerden destek bekliyoruz." AA