22-28 Şubat tarihleri arasında kutlanan Vergi Haftası ile ilgili bir açıklamalarda bulunan İbrahim Şahin, “Vergi; kamu giderlerinin giderilmesi için halktan alınan paydır. Ülkemizde uygulanan vergi sistemi tabi ki günümüz ihtiyaçlarını karşılamamaktadır. Vergi Usul Kanunu 1930’larda yayınlanmış, Gelir Vergisi Kanunu ise 1940’lara aittir. Türkiye değişiyor ve gelişiyor. Dolayısıyla gelişen ve değişen bu ortamda gelir vergisi sisteminin de mutlaka değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Özellikle Kurumlar Vergisi Kanunu kısmen değişikliklere uğradı. Ama bizim istediğimiz şekilde gelir vergisi ve vergi usul kanunlarında bir değişiklik olmadı. Çalışmalar var, fakat yeterli değil. Türk vergi sistemi gerçekten birçok şeyi karşılamıyor. Burada kanun yerine tebliğ ve yönetmenliklerle bu iş götürülmeye çalışılıyor. Kısa zamanda gerçekten de günümüz koşullarına uygun gelir vergisi ve vergi usulü kanunlarında değişikliğe gidilmeli diye düşünüyorum” dedi. “VERGİLER, BÖLGELERİN GELİŞMİŞLİK DÜZEYİNE GÖRE ALINMALI” Bölgenin gelişmişlik düzeyine uygun bir vergi sistemi uygulanması gerektiğini anlatan Şahin, “Türkiye’deki vergi sistemi her yere eşit bir şekilde uygulanıyor. Yani bölgesel olarak bir farklılık yok. Ama Marmara Bölgesi ile Doğu Anadolu Bölgesi karşılaştırıldığında mutlak surette bölgesel anlamında vergi uygulanması gerekmektedir. Kişi başına düşen gelir Marmara Bölgesi’nde farklıdır, bizim bölgemizde farklıdır. Bölgemiz, üretim ve istihdam anlamında farklıdır. Dolayısıyla bugüne kadar yer yer teşvikler veriliyor. Ancak kanunlara geçme kaydıyla Türk vergi sisteminde bir düzenleme yapılmasında fayda vardır” şeklinde konuştu. Vergi kanununda yapılması gereken değişikliklere de değinen Şahin sözlerini şu şekilde sürdürdü. “Vergi kanunlarının günümüz koşullarına uyarlanması gerekir. 1940 ile 2016 yılları arasında birçok değişiklik meydana gelmiştir. Aynı zamanda adil bir vergi sistemi olmalı. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi politikasının uygulanması gerekir. Şu anda özellikle bölgemizde ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Ayrıca bölgesel teşvikler mutlaka göz önüne alınmalı ve bölgenin kalkınması adına bu çalışmaların süratle yapılması gerekir.”Özellikle Van’da 2011’de yaşanan depremlerden sonra mücbir sebebin de devam ettiğini aktaran Şahin, “İlimizde nerdeyse 4 yıllık vergi borcu gözükmektedir. Defalarca basında yer aldı. Buna bir çözüm bulunması gerekir. Ya bunun terkin edilmesi ya da ilk iki yılın terkini, ondan sonrasına bir çözüm bulunması gerekir. Mücbir sebep bittikten sonra esnaf ve vatandaş hem biriken vergi borçlarını hem de cari borçlarını ödemek zorunda kalacaklardır. Bu da zor bir ortam oluşturacak. Onun için bu vergilerin mutlak şekilde terkinin yapılması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.