TBMM Genel Kurulu, MHP’li Meclis Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmalara geçmeden önce söz alan Adan, bugün görüşmeleri yapılacak Irak-Suriye tezkeresinin süresinin uzatılmasına ilişkin tezkere üzerine konuştu. Adan, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde ay yıldızın ışığını yükseltenler, TBMM'nin de kurucu kadrosu olmuşlardır. Onların emsalsiz kahramanlıkları sayesinde bu Meclis, 'Gazi' unvanı ile şereflenmiştir. TBMM, devletin kurucusu, milletin koruyucusudur. TBMM, Türk askeri ile omuz omuza vermiş, Polatlı'ya kadar ilerleyen düşmana karşı gelmiştir. Sakarya'da destan yazan ruhun arkasında bu Meclis'in Mehmetçiğe verdiği teminat vardır. Büyük Taarruz'un süvarileri dört nala hücuma kalkmışken, onların hızına hız katan güç, bu Meclis'in onlara duyduğu inançtır" dedi. TBMM Genel Kurulu’nda Türk askerinin Irak ve Suriye'de görev süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin görüşüleceğini hatırlatan Adan, bugün de Türkiye Cumhuriyeti’nin müdafaa-i nefs için Suriye ve Irak'ta varlık göstermek zorunda olduğunu vurguladı. Türk askerinin sınırların ötesinde nöbet tuttuğunu vurgulayan Adan, "Bu tezkere PKK'nın, PYD'nin, IŞİD'in ve hudutlarımızın ötesinde pusu kurup Türkiye'yi avlamaya çalışanların kabusudur. Türkiye'nin kendini koruma refleksi dünyanın en meşru hareketidir. Bu meşruiyetin TBMM tarafından tasdik edilmesi hayatidir. Ümit ediyorum, 100 yıl önce Mehmetçiğin arkasında duran kurucu Meclisin ruhu bugün yine konuşacaktır. Bu tezkere yalnızca Suriye'de, Irak'ta değil, Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak isteyen tüm güçlerin tam kalbinde hissedilecektir" diye konuştu. AK PARTİ, MHP VE İYİ PARTİ'NİN 'EVET' OYLARIYLA KABUL EDİLDİ Irak ve Suriye'ye asker gönderilmesine izin tanıyan TBMM kararının 2 yıl uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi, TBMM Genel Kurulu'nda CHP ve HDP'nin 'hayır' oylarına karşı AK Parti, MHP ve İYİ Parti'nin 'evet' oylarıyla kabul edildi. Buna göre; en son 7 Ekim 2020 tarihli TBMM kararı ile 30 Ekim 2021'e kadar uzatılan Irak-Suriye tezkeresinin süresi, 30 Ekim 2021'den itibaren 2 yıl daha uzatıldı. TBMM Başkanvekili Celal Adan Başkanlığı'nda toplanan Genel Kurul'da, Irak ve Suriye'ye asker gönderilmesinin 2 yıl uzatılmasına dair Cumhurbaşkanlığı tezkeresi görüşüldü. Tezkere üzerine gruplar adına konuşmalar yapıldı. İSMET YILMAZ: TERÖR ÖRGÜTÜNE EMPERYALİST DEVLETLER SİLAH VERMEYE DEVAM EDİYOR AK Parti Grubu adına söz alan TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz, Türkiye'nin terörle mücadelesi devam ettiği sürece; terörle mücadele eden hükümetin, büyük bir inançla, cesaretle, fedakarlıkla görevlerini yapan asker, polis, jandarma ve güvenlik korucularının yanında olmaya devam edeceklerini söyledi. Terörün devam ettiğini vurgulayan Yılmaz, "Terör devam ediyor mu, evet. Terör örgütleri yurt dışından yönetiliyor ve destek alıyor mu, evet. Emperyalist güçlerin bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle mücadele ediyormuş gibi göstererek meşrulaştırma çabası var mı, evet. Terör örgütüne emperyalist devletler silah vermeye devam ediyor mu, evet. Terör tehdidi ve göç riski var mı, evet. Bütün bu sorulara 'evet' diyenlerin tezkereye de 'evet' diyeceğine inanıyoruz" dedi. CHP Grubu adına söz alan İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, Suriye'de 2011 yılının Mart ayından beri bir iç savaş olduğunu belirterek, "Bu savaşın yıkıcılığını en çok hisseden iki ülke var. Bunlardan bir tanesi iç savaşın bizzat ev sahibi olan Suriye, diğeri de bu iç savaşa taraf olan Türkiye. İç savaş Suriye'yi yakıp yıkarken, ülke nüfusunun yarıdan fazlasını yerlerinden ederken, milyonlarca Suriyeliyi ülke dışına kaçmaya zorlarken, Türkiye'yi de adım adım bu iç savaşın içine çekti. Yarattığı yıkımdan Türkiye'nin de zarar görmesine yol açtı" diye konuştu. MHP Grubu adına söz alan Erzurum Milletvekili Kamil Aydın da tezkereye MHP olarak 'evet' oyu vereceklerini belirterek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak gündemimize aldığımız tezkerenin 3 boyutlu yani ulusal, bölgesel ve küresel savunma ve güvenlik ihtiyacından doğmuş bir zaruret olduğu açıkça görülmektedir. Çünkü uluslararası ilişkilerin ve hareketliliğin ivme kazandığı bu yüzyılda 'Bekle, gör' veya 'Bana değmediği sürece bin yıl yaşasın' politikalarının artık ne sahada ne de masada geçerli bir yaklaşım olmadığı açık ve nettir. Diğer bir ifadeyle, taciz ve saldırıların vuku bulmasını beklemeden potansiyel tehdit, tahrik ve riskin oluştuğu her yerde proaktif davranılıp etkisizleştirilmesinin 21'inci yüzyıl savunma ve güvenlik stratejisinin özünü oluşturduğunun farkında ve Allah'a şükür millet olarak bilincindeyiz" ifadelerini kullandı. İYİ Parti temsilcileri de söz alarak tezkereye 'evet' oyu kullanacaklarını açıkladı. TEZKERENİN AMAÇLARI Kabul edilen tezkerenin amaçlarına ilişkin, Türkiye'ye yönelik terör tehdidin devam ettiği belirtilerek, "Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye'deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak" ifadeleri yer aldı. GEREKÇE Tezkerenin gerekçesinde, "Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye'nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ilerde telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanı'nın belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması" istendi. dha