Kentte yaşanan gelişmeleri, kamuoyuyla paylaşmak üzere ilke edindiğimiz tarafsız, özgür habercilik anlayışını bertaraf etmeye çalışan kimi kurumlar tarafından hakkımızda açılan davaların ikisi de mahkeme heyeti tarafından kabul gördü. Van haber gazetesine yönelik kıskaç yaklaşımı devam ediyor. Yayın hayatına başladığı, tarihinden bu yana tarafsız ve özgür habercilik anlayışını ilke edinen Van Haber’i susturmak ve kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırmak için, başlatılan kampanya sürüyor. Kentte yaşanan gelişmeleri, taraf tutmadan,karalamadan,cesurca kamuoyuyla paylaşan Van Haber’e tahammül edemeyen ve haberi ilgilendiren başlıkları gerekçe gösteren kimi kurumlar,mahkemelere başvurarak Van haber’i çökertme arayışı içerisine girdiler. GAZETENİN KONTEYNIRI GECEYARSI BASKINIYLA KAÇIRILDI 2011 yılı Eylül ayı içinde el değiştirerek yayın hayatına başlayan gazetemiz, yaşanan depremlere rağmen, yayın hayatını sürdürdü. Altı ay boyunca, AKP’li milletvekillerinin katkılarıyla İnönü ilk öğretim okulunun bahçesine kurulan konteynırda çalışmalarını sürdüren Van haber’in konteynırı bir gece vakti baskınıyla, gazete yetkililerine haber verilmeden, yerinden kaldırıldı ve kayıplara karıştı. Milli eğitim müdürlüğü ve il afet müdürlüğü yetkililerinin ortak çabasıyla, içindeki özel eşyalarla kayıplara karıştırılan konteynırın akıbeti hakkında bu güne kadar, söz konusu kurumlarca herhangi bir açıklama yapılmış değil. İLK DALGA VATSO’DAN GELDİ Depremden bir ay öncesinde, yeniden yayın hayatına başlayan ve çok ağır koşullarda dahi, yayınını aksatmadan, gerçekleri Van kamuoyuyla paylaşan Van Haber’e yönelik yaptırımlar, konteynırın kayıplara karıştırılmasıyla da kalmayarak, yapılan haberlerin başlıkları gerekçe gösterilerek, yargı önüne çıkmaya zorlandı. Bir yılı depremin onarımıyla geçen kentte, geri kalan altı aylık süreçte, gazetemiz bir kez basın konseyine şikâyet edildi, üç kere de mahkemeye verilerek yıpratılmak istendi. Van Haber hakkında ilk suç duyurusu VATSO (Van Ticaret ve Sanayi Odası) tarafından yapıldı. Asker geçmişli Ayhan Çekiç’in oda genel sekreterliğine getirilmesini konu alan ‘VATSO’DA NELER OLUYOR?’ başlıklı haberimizle ilgili, hakkımızda Basın Konseyi başkanlığına suç duyurusunda bulunuldu ve oda avukatı Kadir Çilingir aracılığıyla Van.3.Sulh Ceza Mahkemesi tarafından dava açıldı. Oysa söz konusu haber, Van’da yayın yapan kimi yerel gazeteler ve sosyal medya sitelerinde de haber konusu yapıldığı halde, Van Haber’in mahkemeye verilmesi çok manidardır. . MAHKEME KERVANINA YYÜ’DE KATILDI Özgür ve tarafsız habercilik anlayışımıza karşı geliştirilen ve mahkemelere havale edilerek gözdağı verilmek istenen gazetemize, karşı başlatılan ‘susturma’ geleneğine Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi de katıldı. Üniversite yönetimi, kendileri hakkında yaptığımız iki haberden dolayı zaman kaybetmeden, mahkeme yolunu tuttular. Üniversite avukatı Hülya Korkmaz tarafından hakkımızda açılan ilk dava ,17,12.2012 tarihinde manşete taşıdığımız ‘Kamu İhaleleri mi,Ali Cengiz Oyunu mu?’ başlıklı haberle ilgiliydi. Söz konusu haberde, deprem süresince, Üniversite yönetimi tarafından, teklif usulüyle verilen ihalelerin, Kamu İhale Kurumu yönetmenliğine uygun olmadığını belirtmiş ve söz konusu ihale bilgilerini de Kamu İhale Kurumu verilerine dayandırmıştık. Haberin gazetemizde yayınlanmasından sonra, Üniversite avukatı Hülya Korkmaz, gazetemizi arayarak düzeltme yapmamızı istemiş ve ihalelerin yasalara uygun olduğunu söyleyerek, düzeltme yapılmadığı takdirde mahkemeye başvuracaklarını beyan etmişti. Telefonla gazetemizi arayan Av.Hülya Korkmaz’a “ yasadışı bir işlem yoksa, haber konusu yapılan ihalelerin kimlere ve ne şekilde verildiğine dair, her hangi bir açıklama yapıp yapmayacaklarını” sorduğumuz ise, konuyu üniversite yönetimine götürüp değerlendirdikten sonra cevap verip vermeyeceklerini belirtmiş, ancak daha sonra “bu tür ihalelerin içeriğini açıklamamız yasal olarak mümkün değil” deyip herhangi bir açıklama yapmayacaklarını söylemişti. Konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapma ihtiyacı dahi duymayan üniversite yönetimi ve kurumun avukatı, en kolay yol olarak mahkemeye gitmeyi tercih ettiler. YYÜ’DE ARTÇILAR SÜRÜYOR ‘Kamu ihaleleri mi, Ali Cengiz Oyunu mu’ haberiyle, gazetemizi duruşma salonlarına taşıyan üniversite yönetimi hızını alamayarak 2.kez mahkemeye gitmeyi tercih etti. Gazetemiz Van Haber’i hakime şikayet eden, ikinci haberimiz de yine attığımız başlık gerekçe gösterilerek, dava konusu olmuştu. Son aylarda, Van yüzüncü Yıl Üniversitesi Kampusundaki öğrencilerin, intihara teşebbüs vakalarının konu edildiği 04.02.2013 tarihli sayımızda ‘Kampus’ta Kan Akıyor’ haber başlığı, içerik doğru da olsa atılan başlıkla, Üniversite öğrencileri üzerinde psikolojik, manevi ve yaşamsal olarak kötü tahribatlara yol açabileceği gerekçesiyle, hâkime şikâyet edildik. Mahkeme sürecinin başlamasıyla, makamında ziyaret ettiğimiz Rektör Peyyami Battal, söz konusu haberle ilgili yaptığı açıklamada ‘aslında bu tür vakalar yaşanmadı diyemeyiz. Haberin içeriğine de bir diyeceğimiz yok. Ancak haber için kullanılan başlık çok ağır. Bu başlık kurumumuzu ve öğrencilerimizi yıpratacak tarzdandır’ dedi. Rektörün bu açıklamaları üzerine, kurumun ve öğrencilerin hasasiyetini göz önünde bulundurarak, haberle ilgili gerekli düzeltmeleri ve tekzip metnini yayınladığımız halde, mahkeme sürecinden kurtulamadık. Kentte yayın yapan kimi ajans ve yayın organlarında da yer alan haber sonrasında, AKP van milletvekili Gülşen Orhan, üniversite kampüsüne giderek yurt müdürleri, öğrenciler ve yetkililerle görüştü, görüşme sırasında, milletvekillerine bilgi veren öğrenciler, yurtlarda çok zor koşullar altında barındıklarını ve söz konusu intihar girişimlerinin doğru olduğunu teyit ettiler. HAKİM AYNI HAKİM KARAR AYNI KARAR Gazetemizin sesini kesmeye ve doğru, tarafsız haber yapması önünde caydırıcı, engel yaratıcı bu uygulamalar sonrasında, mahkeme heyeti hakkımızda açılan her üç başvuru talebini de kabul ederek, gazetemiz yazı işleri müdürü ve gazetenin herhangi bir yetkilisinin ifadesine başvurmadan, aleyhimizde karar verdi. Her üç davada da aleyhimize karar veren Van Sulh Ceza mahkemesi Hakimi Özden Gençler Ünal, başvuruların kabulü ile ilgili gazetemize gönderdiği tebligatlarda şu detaylara yer verdi. 1-‘VATSO’DA NELER OLUYOR?’ HABERİ Dosya No:2013/226 a)Talep tarihi: 16/08/2012 b)Karar tarihi: 16/08/2012 c)talebin kabulüne d)5187 basın kanunun 14/1 maddesi gereği tekzipin yayınlanmasına e)220 tl olan dilekçe yazma parasının gazeteden tahsiline f)7 gün içinde itiraz yolunun açık olmasına, karar verildi 2-‘KAMU İHALELERİ Mİ,ALİ CENGİZ OYUNU MU?’ Dosya No: 2013/121 D.iş a)Talep Tarihi: 29/01/2013 b)Kabul Tarihi: 30/01/2013 c)Talebin kabulüne d) 5187 basın kanunun 14/1 maddesi gereği tekzipin yayınlanmasına e) 260 tl olan dilekçe yazma parasının gazeteden tahsiline f) 7 gün içinde itiraz yolunun açık olmasına, karar verildi 3-‘Kampusta Kan Akıyor’ Dosya No; 2013/226 a)Talep Tarihi: 21/02/2013 b)Kabul Tarihi: 22/02/2013 c)Talebin kabulüne d) 5187 basın kanunun 14/1 maddesi gereği tekzipin yayınlanmasına e) 260 tl olan dilekçe yazma parasının gazeteden tahsiline f) 7 gün içinde itiraz yolunun açık olmasına, karar verildi Hakimin ‘itiraz yolu açıktır’ hükmünden yola çıkan yazı işleri müdürümüz ishak Kara, mahkemeye itirazda bulunduysa da itirazı red edildi. CEMİYET DAYATMALARA FRANSIZ Önümüze kurulan tüm barikatlara rağmen, Van Haber Gazetesi, istikrarlı duruşundan taviz vermeden yoluna devam ederken, hukuki alanda da mücadelesini sürdürüyor. İnsanların en temel haklarından biri olan haber alma hakkını, tarafsız, ilkeli ve doğru habercilik anlayışıyla, okurlarına sunan Van Haber’e karşı geliştirilen, susturma politikalarına, üyesi bulunduğumuz Van Gölü Gazeteciler Cemyeti’nden bu güne kadar her hangi bir ses çıkmadı. Gazetelere yönelik hayata geçirilen, kıskaç yaptırımları karşısında sesiz kalan cemiyet, sesiz kalmakla kalmayıp, üyesi olan gazeteler ve gazete çalışanlarından savunma istiyor. Gazetemiz köşe yazarlarından Naif Yaşar’ın 14 Ocak 2013 tarihinde kaleme aldığı ‘VATSO, VASİAD VE YANDAŞ MEDYA BARIŞTAN NEDEN KORKTULAR?’ başlıklı makalesinden sonra, harekete geçerek, kurumun yıpratıldığı gerekçesiyle, yazarımızdan, savunma vermesini talep ettiler. Yazarımız Naif yaşar ise, cemiyete gönderdiği cevapta,’barıştan yana tavrını ortaya koymayan bir kurum veya cemiyette üye olmanın fazla bir gerekliliğinin olduğuna inanmıyorum. Gerekirse istifamın kabulünü rica ediyorum’ diyerek tepkisini dile getirmişti. Bir yandan kurumların, diğer yandan yargının ve en sonunda da üyesi bulunduğu cemiyetin, dayatmalarıyla karşı karşıya olan ve Van yerelinde yayın yapan Van Haber gazetesi, istikrarlı ve tarafsız gidişatından ödün vermeden yayınını sürdürmeye devam ediyor. *Başkalenews (Bazı okuyucu ve ziyaretçiler Wan Haber ile Van Haber Gazetesini isim benzerliğinden dolayı sık sık karıştırıyorlar. WanHaber.com İnternet Haber Sitesi bir Akdamar Medya Grubu kuruluşudur. Van Haber Gazetesi ile uzaktan yakından bir alakası yoktur.)