Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Türkiye’nin ekonomik gelişmesini içerisine sindiremeyen ve çözüm sürecini akamete uğratmaya yönelik birilerinin ellerini ovuşturup durduğunu ifade ederek, “Milletimizle birlikte inşallah bu badireleri atlatacak, halkımızın hakkı olan sevgi ve barış ortamını birlikte hayata geçireceğiz. Güzel bir hayatı Türk, Kürt her kim varsa birlikte inşallah inşa edeceğiz” dedi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında Van Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) 5 fabrikanın toplu açılışı yapıldı. Açılış töreninde konuşan Bakan Eker, hükümetin ve bakanlığının Van’a vermiş olduğu önemden bahsederek, “Biz burada yeni bir proje hayata geçirdik. O da burada tarım ve kırsal kalkınma kurulu kurduk, il koordinatörümüz var. Van ayrıcalıklı iller arasındadır. Biz bu konuda çağrı yaparken, burada bir deprem oldu. Van yaralarını sarmakla meşgul oldu ondan istifade edemedik. Daha sonra tekrar çağrıya çıktık. Şu anda 6 proje ile sözleşme imzalandı, bunun tutarı da 6 milyon 200 bin TL’dir. Biz Vanlı kardeşlerimizin, müteşebbislerin ve yatırımcılarımızın bakanlığımızın vermiş olduğu kaynaklardan faydalansınlar istiyoruz. Bizim tüm bu yatırımlar için tek bir isteğimiz var, 50 baştan büyük olsun” dedi.Teşvik paketinin açıklanmasıyla birlikte Van’ın da içerisinde bulunduğu 6. bölgenin avantajlarından da bahseden Bakan Eker, müteşebbisin 100 liralık yatırım yaptığını, devletin ise 116 lira destek verdiğini kaydetti. Bugüne kadar bu bölgede sorunlarla uğraştıklarını anlatan Bakan Eker, “Altyapı eksiklerimiz vardı. Bunların son 10 yıl içerisinde büyük ölçüde bir bölümünü çözdük. Fakat bunlara rağmen bu altyapı çalışmalarına, iyileştirmelerine, projelerine rağmen yeterince yatırımcı çekemedik. Çünkü yatırımcı güven istiyor, huzur istiyor, güvenlik istiyor ve bizim bir sorunumuz vardı ki bu sorun diğer bütün sorunlarımızı kara bir gölge gibi kaplıyordur. Kürt meselesi ve onun komplikasyonu olan terör ve şiddet, onun oluşturduğu güvenlik endişesi, can güvenliği, huzursuzluk, endişe her gün yürek yakan saldırılar, cinayetler, şehitler, gözyaşı. Şimdi biz yine Başbakanımızın yine hiçbir siyasi liderin cesaret edemediği, ele almadığı, ele almaktan geri çekildiği yerde Başbakanımız büyük bir cesaret gösterdi. Büyük bir siyasi liderlik ve cesaret örneği gösterdi, ‘bu mesele milletimizin sorunu ve biz bunu çözeceğiz’ dedi. Bir süreç başladı. Türkiye’de son 6-7 ayda bir takım sabotaj eylemlerine rağmen Türkiye ve özellikle bu bölge huzuru yaşıyor. 30 yıldır ilk defa biz bu kadar huzurlu, bu manada ve güven duygusu ve umutlu bir ramazan ayı idrak ediyoruz ve bayrama hazırlanıyoruz. Allah tamamına erdirsin. Bu son derece de önemli. Çünkü bu meselenin barış içerisinde çözülmesi, sorunlarımızın demokratikleşme ve sivilleşme yoluyla konuşarak ve uzlaşarak halletmemiz, devlet ile vatandaşın bu manada vatandaşın demokratik meşru taleplerini dikkate alan, bunu yerine getirmeye çalışan bir anlayışla şiddetin bertaraf edilmesi, terörün sonlandırılması, akan kanın durdurulması, gözyaşlarının dinmesi bizim hedefimiz, gayemiz. Bunun üzerinde çalışıyoruz. Burada kararlı inançlı ve sağlam bir dik duruşla bir iradeyle biz bu meseleyi götürüyoruz. Hükümet olarak Sayın Başbakanımız büyük bir kararlılık örneği gösteriyor. Hiçbir şeyin bunu engellemeye çalışmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye’de olan biten son birkaç ay içerisinde meseleleri bundan bağımsız düşünmekte mümkün değil. Türkiye’nin ekonomik gelişmesini, büyümesinden rahatsız olan, Türkiye’nin büyümesini içerisine sindiremeyen ve çözüm sürecini akamete uğratamaya yönelik birileri ellerini ovuşturup duruyor ve birileri de bunlara destek veriyor. Ama biz milletimizin ferasetine, basiretine inanıyoruz. Güveniyoruz ve milletimizle birlikte inşallah bu badireleri atlatacak, halkımızın hakkı olan sevgi ve barış ortamını birlikte hayata geçireceğiz. Güzel bir hayatı Türk Kürt her kim varsa birlikte inşallah inşa edeceğiz. Onun için buradaki yatırımların önemi var. Buradaki insanlarımız aradaki kalkınmışlıkla ilgili farkı kaldırması gerekiyor. Biz bütün kurum ve kuruluşlarımızla telefi etmeye çalışıyoruz. Burada büyük bir acı yaşadık, ama vaat ettiğimiz sözleri kısa bir süre içerisinde yerine getirerek, Van’ı yeniden inşa etki. Tabi ki can kayıplarımızın bir telafisi yok” dedi. Van Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Çok ise, 1998 yılında kurulan OSB’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nin göz bebeği ve en çok yatırımcı çeken cazibe merkezi durumunda olduğunu söyledi. Çok, “Kuruluş itibariyle 15 yıl gibi bir sürede 130 sanayiciyi bünyesine çeken organize sanayi bölgemiz, şu an 164 firmanın müracaatını almış ve bu firmalara gerek yer tahsisinde gerekse tüm sorunlarında üstün gayretleri olan Sayın Valimiz Münir Karaloğlu’nun destekleriyle sanayimiz kısa bir vadede kapasitesini yüzde 100 arttıracaktır. Sayın Bakanım, sanayicimizin birçoğunun faydalandığı ve sanayicimiz için can suyu gibi çok önemli olan kırsal kalkınma desteklerinizden dolayı sizlere de ayrıca teşekkür ederiz. Bu desteklerinizde uygun görürseniz şu an 600 bin TL civarında olan limitleri 800 bin TL’ye çıkarmamız ve bu desteklere de KDV muafiyeti uygulamanız, destekleri çok daha anlamlı yapacaktır. Sayın Bakanım, sanayiye verilen her destek, devletimize vergi, istihdam ve en önemlisi dışarıya bağımlılıktan kurtulmuş bir sanayi olarak geri dönecektir” dedi. Yapılan açılış konuşmalarının ardından ‘Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı’ndan faydalanan fabrikaların toplu açılış kurdelesi kesildi. Daha sonra bu fabrikaları dolaşan Bakan Eker, burada tesis sahiplerinden bilgiler aldı. Bakan Eker, daha sonra iftar programına katılmak üzere bulunduğu yerden ayrıldı.