Van TSO M.Rifat Hisarcıklıoğlu Salonu’nda düzenlenen toplantıya; Van Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri ile Van YYÜ Rektörü Hamdullah Şevli, üniversitenin senato üyeleri ve akademisyenler katıldı. Toplantıda imzalanan protokol kapsamında, Van TSO ile Van YYÜ arasında sanayi/ticaret-üniversite işbirliğini artırarak akademik, idari, sosyal, iktisadi, teknolojik; üretim, ürün geliştirme, profesyonel tasarım, girişimcilik, satış, pazarlama, tutundurma, reklam, işletme yönetimi ve iktisadi her alanda projeler yürütmek, yerel, ulusal ve ülkesel kalkınmaya katkı sağlayacak. Gerçekleşen toplantıda konuşan Van TSO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva üniversite ile işbirliklerinin önemli bir seviyede olduğunu ifade etti. Takva şunları söyledi: “Roma'dan, Sümer ve İslam medeniyetine; üniversiteler, medreseler ve diğer bilim yuvaları; tarih, matematik, tıp, felsefe, iktisat ve tüm disiplinlerle birlikte şehirleşmenin ve modernleşmenin üzerinde de etki oluşturmuşlardır. Sokrates’in, İbn-i Haldun’un, Molla Ahmed-i Cezirî, Mimar Sinan’ın bilimle birlikte sosyo-ekonomik dengelerin değişmesinde ki etkileri yadsınamaz. Nizamiye Medreseleri, Kızıl Medrese (Medrese Sor) ve daha birçok tarihsel eğitim merkezimiz medeniyetimizin gelişmesinde başat aktör olmuşlardır.” “AVRUPA, SANAYİ VE TİCARETLERİYLE DÜNYAYI YÖNLENDİRMEKTE” “Üniversiteler kentsel kalkınmanın önünü aydınlatan meşaledir” diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Takva, “Avrupa’ya baktığımızda 1950-60’lı yıllarda yükseköğretim kurumları bölgesel kalkınma aracı olarak ele alınmıştır. Ayrıca kültürel, sosyolojik, ekonomik bakış açısıyla birlikte şehirleşme, konutlaşma olanakları, iletişim ve taşımacılık, fiziksel altyapılar bu perspektiften beslenerek şekillenmiştir. Bugün Avrupa ülkeleri sanayi ve ticaretleriyle dünyayı yönlendirmektedir. Bu netice sadece iktisadi bir anlayışla değil üniversiteler üzerinden planlanarak hayat bulmuştur.” Dedi. ÜNİVERSİTEYİ 3 ANA BAŞLIKLA ELE ALAN BAŞKAN TAKVA 3 BAŞLIĞI SÖYLE SIRALADI: Ekonomi: Üniversitelerin bulundukları kentlere ekonomik olarak büyük bir katkısının olduğu da yadsınamaz bir gerçektir. Ancak bu katkı sadece market, lokanta, kafe, mağaza gibi işyerlerinin cirolarının artması gibi dar bir beklentiyle ifade edilmekten öte, sanayi ve üretim işletmeleriyle birlikte geliştirilen projelerin sağladığı artı değerler de hesaba katılmalıdır. Üretim; üniversitelerin dokunuşları ile gelişme göstermektedir. Bugün hayvancılık bizim en önemli potansiyelimizdir. Bu alan 2-3 katı daha fayda sağlayacak zenginliktedir. Bu da ancak üniversite-üretim denklemi üzerinden çözülecek bir durumdur. Keza turizm ve diğer alanlar içinde bu geçerlidir. Şehirleşme; mimarlık ve mühendislik fakültelerinde öğrenim gören öğrenciler ve akademisyenlerin şehirden ayrı bir kampüste değil de şehirle bütünleşik bir alanda olmuş olsalardı belki daha farklı bir kenti imar edecektik. Şehir estetiği ve ulaşım ağları belki daha modern bir anlayışla gelişecekti. TAKVA: ÜNİVERSİTEDEN AYRI DÜŞÜNMEK MÜMKÜN DEĞİL Belediyeler, il müdürlükleri, meslek örgütleri ve tüm kurum kuruluşların üniversitelerin paydaşı olduğuna değinen Takva, “Yaşamsal hiçbir alan üniversiteden ayrı düşünülemez. Üniversiteden ayrı çalışamaz. Çalışsa da başarılı olamaz. Sayın rektörümüz ve kıymetli hocalarımız yerel ve ulusal menfaatler doğrultusunda büyük bir çaba sarf ediyorlar. En önemlisi insan eğitiyorlar: yaşam için, sağlık için, ekonomi için, ekoloji için, gelecek için, kısacası bugün ve yarınlar için insan eğitiyorlar. Üniversiteyi kentten kenti de üniversiteden ayrı düşünmek mümkün değildir. Kent eğer üniversiteden uzaksa kenti üniversiteden ayrı düşünmek gerekir. Bu mümkün olan bir durum değildir. Üniversite ve kent denklemi kurgulanırken yaşamsal tüm mekanizmaların hayatı söz konusu olmalı. 30 bine yakın öğrencinin, 2 bine yakın öğretim görevlisinin olduğu Yüzüncü Yıl Üniversitesi bu şehrin gelecek planlamasında başrol oyuncusudur. Aktördür.” İfadelerini kullandı. “DEĞİŞİME-DÖNÜŞÜME NERDEN BAŞLAMALIYIZ?” Takva konuşmasını şöyle tamamladı: “Bu aktörlerin, şehirden ayrı bir kompleks bütününde yaşamalarını devam ettirmeleri, hayatı oraya sıkıştırmaları bize zarardır. Geleceğimize engeldir. Vanlıların akademisyenlere, öğrencilere ihtiyacı var. Şehirde olmalılar. Pazarda gezmeliler. Sokakta yürümeliler. Çünkü onlar bize dokundukça biz gelişebiliriz. İlerleyebiliriz. İnsan kaynakları; 1 milyon 150 bine yakın nüfusu ile eğitim ortalaması ilkokul terk olan bir şehrin, bir an önce üniversite ile bağını daha fazla güçlendirmesi gerekmektedir. Yerel yeteneklerimizin, potansiyelimizin, zenginliklerimizin maestrosu üniversite olmalıdır. Genç nüfus açısından ilk sıralarda yer alan şehrimizin emek zenginliği sosyal, kültürel, politik, bilimsel ve iktisadi anlamda önemli başarılara vesile olacaktır. Bu anlamda nasıl bir üniversite istiyoruz? Biz nasıl olmalıyız? Değişime-dönüşüme nerden başlamalıyız? Bunları tartışmalıyız.” ŞEVLİ: SAYIYI ARTIRMAMIZ GEREKİYOR Toplantıda konuşan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli ise Van TSO ile Van YYÜ’nün en fazla işbirliği yaptığı iki kurum olduğunu söyledi. Şevli, “Odanız ile ortak çalışan hocalarımız var. Ancak bu hocalarımızın sayısını artırmamız gerekiyor. İşbirliği noktasında bu sayının artırılması önemlidir. Pandemiden önce burada meclis toplantısına katıldım. O toplantıda da çok önemli işbirliği için konuşmalarımız oldu. Ancak salgın nedeniyle bunları hayata geçiremedik. Salgının da etkisini azaltması ile birlikte bu işbirliğini ve çalışmalarımız alanda hayata geçireceğiz” dedi. “HER MESLEK KOMİTESİNE BİR AKADEMİSYEN” Rektör Şevli konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün somut işler ile işbirliğimizi hayata geçirmemiz gerekiyor. Pandemi başlamadan önce şunu söylemiştik. Ticaret ve Sanayi Odamızın 19 Meslek Komitesi var. Bizim de bu 19 meslek komitesine 1 ya da 2 akademisyen hoca görevlendirelim. Yapılan meslek komiteleri toplantılarına bu hocalarımız katılsın ve fikir beyan etsinler. İstanbul Ticaret Üniversitesindeyken biz bunu yapmıştı. İstanbul Ticaret Odası’nın her bir meslek komitesinde bir hoca olarak yer alıyorduk. Bu da çok faydalı oluyordu. Bugünkü toplantının somut bir çıktısı olarak hemen bu çalışmayı hayata geçiriyoruz. Biz Van TSO’nun her bir meslek komitesinde yer alacak bir danışman akademisyeni görevlendireceğiz. Bu da hem işbirliği hem de kentimiz için önemli bir adım olacaktır.