Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde, kendi imkanlarıyla kabak süsleme atölyesi kuran Faraç Baş, ince uçlu matkapla desenler işleyip süslediği kabakları, içine yerleştirdiği ampullerle de aydınlatma aksesuarlarına dönüştürüyor. Ceylanpınarlı usta Faraç Baş (46), İstanbul Kapalıçarşı'da gördüğü süs kabaklarına hayran kalarak, memleketi Ceylanpınar'da da üretmeye karar verdi. İlk başlarda hobi olarak başladığı iş sayesinde kabaklara güzel desenler veren Faraç Baş, kendini bu mesleğe adadı. Kabağın önce hangi işe uygun olduğunu seçerek daha sonra işlediğini kaydeden Baş, kabak üzerine Konya'daki Mevlana Camii'ni de nakşetti. Sabırla ve heyecanla bu mesleği yaptığını ifade eden Baş, kendi imkanlarıyla Güneydoğu Anadolu bölgesinin en büyük atölyesini de kurmayı başardı. Baş, "Bu sanatı hem seviyorum hem de özenerek yapıyorum. Sanat değeri olan kabakları, meydana çıkartıyorum. Sanat çok farklı bir şey, çok özenerek yapmak lazım. Herkes, her şeyi yapabilir ama işin estetiğini bulmak lazım" dedi. Baş, kabakları aydınlatma aksesuarına dönüştürdüğünü anlatarak, bu mesleği de ölene kadar yapmaya devam edeceğini belirtti. Önce kabakların üzerindeki kabuğu, pası, küfü silmek için suya soktuğunu, temizledikten sonra kabağın kurumasını beklediğini söyleyen Baş, "Sonra ise kabağın şekline göre bir desen tasarlıyorum kafamda. Üzerine istediğim motifleri çiziyorum. Kabağın şekline, büyüklüğüne, küçüklüğüne göre karanfil, geometrik desenler veya minyatür bir resim yapıyorum. Sonra desenlerin üzerinden matkapla küçük delikler açıyorum. Kabağın içine bir ampul yerleştiriyorum. En son işlem olarak da ince bir vernik vuruyorum" diye konuştu. Kabaklarının bazılarını kendi yetiştirdiğini, bazılarını da satın aldığını dile getiren Baş, "Güneydoğu Anadolu bölgesinin en büyük atölyesini kurduk. Kabakları ektik, biçtik, kuruttuk ve bu şekle getirdik. Bu bir merak meselesi. Bu işin tozunu yutan bir daha bırakamıyor. Kabağa hat yazılarını aktardık. Delme şeklinde desen çalışmalarını tamamladıktan sonra kullanılır hale getiriyoruz. Kabak işlerken aldığım heyecanı tarif edemem. Her kabağın ayrı bir motifi ve heyecanı var. Eskiden sabah 11'de uyanırdık. Şimdi 8'de uyanıyoruz. Bu meslek bizi iyice sardı" ifadelerini kullandı. Baş, bir kabağın kurutulduktan sonra ortalama 3 günde hediyelik eşya haline geldiğini anlatarak, en kısa zamanda ürünlerini yurt dışına ihraç etmeyi hedeflediğini de sözlerine ekledi. (YS-SO-Y)05.02.2013 14:19:48 TSI