Burada bir konuşma yapan DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Kürdistan’ın cennetin yeryüzündeki yeri olduğunu, ama bu cennetin bugün büyük bir cehenneme dönüştürüldüğünü ifade etti. Mezopotamya Ekoloji Hareketi 1’nci Genel Konferansı Van'da başladı. Konferansa DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Hatice Çoban, Bekir Kaya, Dersim Ovacık Belediye Başkanı F. Mehmet Malkoçoğlu ile birçok ilden delegeler katıldı. Saygı duruşunun ardından konferansın açılış bildirgesi okundu. Eş Başkan Çoban: Savaş dünyadaki en ağır ekolojik tahribattır Ekoloji Konferansının açılış konuşmasını yapan Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Hatice Çoban, halkların, kentlerin ve bu coğrafyada var olan tüm kültürel birikimlerin büyük bir tehlike altında olduğu bir dönemde bu konferansın yapıldığını belirterek, "Yaşamın her gün önümüze acı bir tabloyu çıkardığı, her saban insan ölümlerinin istatistiki bilgilere dönüştürüldüğü bir güne uyanıyoruz. Yaşanan bu acı haritası maalesef halklarımızı yıllardır özlemini duyduğu barış duygusundan her gün biraz daha uzaklaştırmaktadır. Her gün insanlarımız sokak ortalarında yaşamlarını yitiriyor, kentlerimiz kendi değerlerinden koparılıyor, yaşadığımız tüm alanlar geri döndürülemez tahribatlara uğruyor. Üstüne kentlerin bellekleri olan tarih, kültürel yapılarımız, sokaklarımız, evlerimiz bir anda dozerlerle yıktırılıp alelacele 'kamulaştırma' politikalarıyla kentlerimizin belleğine beton döktürülmek isteniyor. Savaşın dünyadaki en ağır ekolojik tahribat olduğunu bir kez daha bu politikalarla görmüş olduk. Umarım öncelikle bu savaş, ardından da kentlerimiz üzerinde yapılmak istenen 'özden koparılma' süreci sona erer. Umuyor ve diliyoruz ki, halklarımızın barış duygusu çok daha tahrip olmadan müzakere ve barış iklimine geri dönülür" dedi. Çoban: Sözü ve fikri olan herkesi bekliyoruz 2014 Aralık ayında yapılan 'Yerel yönetimler Konferansı'nda Van'ın 'Ekolojik Kent' olarak ilan edildiğini hatırlatan Çoban, "Kentimizde yapılacak tüm çalışmalarda ekolojik felsefemizin öncü rol oynaması ve bu felsefemiz ekseninde var etme süreçlerinin ortaya konmasına karar verilmişti. Aslında yıllardır her konferansta belirlediğimiz ve halkımıza açıkladığımız, katılımcı, demokratik, ekolojik, cinsiyet özgürlükçü, eşitlikçi paradigmamızın inşası için önemli bir aşama kaydettiğimizi düşünüyorum. Bu politikaların yaşam bulması için de bir temeli zaten attığımı düşünüyorum. Kentimizin ekolojik kent ilan edilmesinin ardından yerel yönetimler olarak bunun gereklerini yerine getirmek için kısa, orta ve uzun vadeli politikalar oluşturmaya başladık. Kısa vadeli bazı çalışmaları halkımızın hizmetine sunduk, orta ve uzun vadeli olarak yapacağımız çalışmalar üzerinde de bir tartışma süreci yaşıyoruz. Sizler de takdir edersiniz ki, 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde ortaya çıkan kent, kentlilik gerçeğini, bir anda yeniden kurgulama gücüne sahip değiliz. Ancak olgunlaşmaya başlayan bu politik sürecimizin iyi bir şekilde yol alacağını düşünüyorum. Bu nedenle 'Yeni bir yaşam inşası' sürecinde önümüzde duran yerel yönetim politikalarının doğru bir tarzda uygulanması için herkese ihtiyacımız var. Sözü ve fikri olan herkesin bu konuda katkısını bekliyoruz" dedi. "Ekolojik paradigmamız çerçevesinde çalışmalar yürüteceğiz" Yerel yönetimler olarak, köylerinden koparılan yada hala köylerimizde yaşayanlar için, ekolojik-ekonomik tarım modellerini hayata geçirme çalışmaları yaptıklarını belirten Çoban, "Doğaya saygılı ve yerelin ürün çeşitliliğinin artması için yaptığımız çalışmaların da önemli olduğunu düşünüyorum. Kent merkezine yerleşen ve ekonomik geliri olmayan halkımız için birçok noktada 'Seralar' kurduk. Bu seralarda birçok ailemiz hem farklı ürünler yetiştiriyor hem de bu ürünleri satarak önemli bir geçim kaynağına sahip oluyor. Ama en önemlisi ise insanlarımız bir üretim faaliyeti ortaya koyarak, kendi kendine yeten bir duruma geliyorlar. Yine birçok köyümüzde, özellikle kadınların öncülüğünde Sarımsak, Badem ve birçok alternatif ürün yetiştiriciliği için belediye olarak önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Geçen yıl başlattığımız bu çalışmalarımızın bu yıl mahsulünü o köylerde bulunan kadın arkadaşlarımızla birlikte alacağız. Bu ve buna benzer birçok çalışmayı ekolojik paradigma çerçevesinde yürütmeye çalışacağız" dedi. "Bundan sonra da yerel yönetimler olarak yapacağımız tüm planlamalarımızı ekolojik temelde yapmak için çalışacağız. Halkımızın isteği ve talebiyle yaptığımız tüm park, yeşil alan çalışmalarımızı bundan sonra da halkımızın katılımıyla gerçekleştirmenin çabasını ortaya koyacağız' diyen Çoban konuşmasını yarın 30'uncu yıldönümü olan Çernobil Nükleer felaketinde hayatlarını kaybedenleri anarak bitirdi. Dicle: Dünya genelinde yaşanan çevresel sorunlar artık felakete dönüştü Çoban'dan sonra konuşan DTK Eş Genel Başkanı, konferansı selamlayarak konuşmasına başladı. Konferansta konuşan Dicle, Kürdistan’da yarattığı paradigma ve ekoloji harekatının öncülüğünü yapan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a selam gönderdi. Dünya genelinde yaşanan çevresel ve ekolojik sorunlara değinen Dicle, dünya genelinde yaşanan çevresel sorunların artık bir felakete dönüştüğünü söyledi. Kapitalizmin son 200 yıldan bu yanadır, çevrede büyük bir tahribat yaratığını aktaran Dicle, "Bu yıkıcı güç, sadece çevreye değil aynı zaman da bitki ve hayvan dünyasında da büyük bir kıyımı meydana getirmiştir. Kapitalist modernite ekolojinin yıkım anlamını gelmektedir. Sermaye tekellerinin kar hırsları ekolojiye büyük bir zarar vermektedir” dedi. Dicle: Kürdistan cennetin yeryüzündeki yeridir Öcalan’ın ekoloji harekatı için,”örgütlülük ve eylemliklerinizi kent merkezlerinden kırsala taşıyın” sözlerini hatırlatan Dicle, bunun için de tüm ekoloji harekatlarına çağrı yaparak, Öcalan’ın bu çağrısının hayata geçirilmesini istedi. Yine bölge de yaşanan yıkım ve talana değinen Dicle, Kürdistan’ın cennetin yeryüzünde ki yeri olduğunu, ama bu cennetin bugün büyük bir cehenneme dönüştürüldüğünü ifade etti. 40 yıllık savaş sürecinde Kürdistan’da büyük bir tahribatın meydana getirildiğini aktaran Dicle, bu tahribatın önüne geçmek için herkesin üzerine büyük bir mücadelenin düştüğünü dile getirdi. Konuşmaların ardından konferans basına kapalı olarak devam etti. Konferans yarın da devam edecek. Wan Haber Merkezi