Van Büyükşehir Belediyesi Nuda Kültür ve Sanat Akademisi, kasım ayı etkinliklerinde dünyaca ünlü isimleri halkla buluşturuyor. Bu güne kadar çok sayıda sanatçı ve müzisyeni kente getiren akademi, düzenlediği atölye eğitimleri ile vatandaşlara ücretsiz eğitim veriyor. Akademi kasım ayı etkinlikleri kapsamında Amerika’da düzenlenen müzik yarışmasında En İyi World Beat Şarkısı Dalında Amerikan Bağımsız Müzik Ödülü alan perdesiz gitar sanatçısı İspanyol Efrén López’i Van’a getirdi. Dört gün boyunca perdesiz gitar atölyesinde öğrencilere gitar eğitimi veren López, atölye eğitiminin ardından düzenlenecek konserle müzikseverlerle bir araya gelecek.İspanya’nın Valencia kentinde dünyaya gelen ve ailesi ile birlikte Katalonya’ya taşınan Efrén López, sanat yaşamı ve İspanya’da yaşadığı baskı ve zorlukların çaldığı gitar ile üstesinden gelmiş. Her bir tınısı ile insanı mest ettiği gitarı ile mücadele ederek içindeki özgür bireyi ortaya çıkardığını anlatan López, Van Büyükşehir Belediyesi Nuda Kültür ve Sanat Akademisinin davetlisi olarak Van’a gelmesinin kendisini çok mutlu ettiğini söyledi. Van’da müzik ile uğraşan insanları görünce çok sevindiğini belirten López, müzik yaşamı ve müzik ile olan hayatını,’müzikle doğdum, müzik ile öleceğim’ sözleri ile dile getirdi. Perdesiz gitarda hüznü ve mutluluğu bir arada yaşadığını, müziğin büyüsüne inen sanatçılardan biri olduğunu aktaran López,”İspanya’nın Valencia kentinde dünyaya geldim. Gözlerimi müzikle açtım diyebilirim, çocukluğumdan beri elime verilen her türlü müzik aletini çalmaya çalıştım. En son kendimi gitarda ifade ettim. Müzik benim için ekmek ve su kadar kutsal olan bir uğraştır” dedi. ‘MÜZİK BİR ÖZGÜRLÜK ARACIDIR’Kendisinin müziği bir özgürlük aracı olarak gördüğünü ve müziğin insan yaşamındaki en önemli özgürlüklerden biri olduğunu vurgulayan López, özgür olan bir müzik ile dünyayı değiştirmenin mümkün olabileceğini ifade etti.Müziğin her geçen gün faşist ve iktidar sistemlerin vesayeti altına alınmaya çalıştığına dikkat çeken López, şöyle konuştu: ”Evrensel bir değer olan ve dünyada tüm kesimlere hitap eden müzik her geçen gün baskı altına alınmaya çalışıyor. Müzik ve sanattan korkan faşist zihniyetler bir şekilde müziği kendilerine göre dizginlemeye çalışıyor. Çünkü sanatçı özgür düşünlerini eserlerine yansıttığı için, toplumu her türlü ve baskıya karşı harekete geçirdiği için bu iktidar zihniyetleri korkuya sevk ediyor. Onun için sanat ve sanatçıya baskıları artırarak, ‘benim istediğim, benim gibi sanat yapacaksın’ baskısı kurmaya çalışıyor. Bu da bir yerde sanat ve sanatçıyı zor durumda bırakıyor. Ama sanatçılar bu baskılara asla boyun eğmeyecek ve özgür sanatlarını her zaman haykıracaktır.” ‘ANNEANNEM İSPANYOLCA KONUŞMADIĞI İÇİN EKMEK VERMEDİLER’İspanya’da ETA ve devlet arasında yıllarca yaşanan silahlı çatışmaya değinen López, devletin kendisinden olmayan ya da kendisi gibi düşünmeyen herkesi potansiyel bir suçlu olarak gördüğünü söyledi. Katalonya’da yaşayan anneannesinin İspanyolca konuşmadığı için kendisine ekmek verilmediğini, yıllarca baskı ve zulüm gördüğünü ifade eden López, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Yıllarca Katalonya’da birçok yasakla karşılaştık. Yine Bask bölgesinde insanlar devletin her türlü zorluğu ile karşılaştı. Bu bir süreden sonra o insanları mücadeleye sevk etti. İnsanlar yıllarca mücadele ederek, büyük bedel vererek amaçlarına ulaştı. Devletler ülkelerinde yaşayanların kültürünü ve renklerini korumalıdır, sahiplenmelidir. Çünkü bunlar ülkelerin farklılıklarıdır. Azınlık durumunda olan her bir vatandaş o ülkenin en önemli bireylerinden bir tanesidir. Devletler ülkelerinde her bir bireye eşit ve adil şekilde yaklaşmalıdır. Ancak bununla huzurlu, mutlu, barışın ve özgürlüğün olduğu bir ülke, bir yaşamdan söz edebiliriz.” ‘DOĞANIZIN TAHRİP EDİLMESİNE İZİN VERMEYİN’López, Kürt müziğine büyük bir merakı olduğunu ifade etti. Kürtleri tanımanın kendisi için büyük bir şans olduğunu dile getiren López, sözlerine şöyle devam etti: ”Kürt müziğinde en büyük ilgi duyduğum sanatçılardan biri Aram Tigran’dır. Aram Tigran’ın sesini duyunca mest oluyorum. İnsana haz veren, insanın içini ısıtan çok güzel bir ses tınısı var. Şu an Aram Tigran’ın müzikalleri üzerinde çalışıyorum. Kısa bir süre içerisinde onun parçalarını çalmak istiyorum."Bölgenin büyüleyici bir doğası olduğunu anlatan López, sözlerini şöyle tamamladı: "Halen ellenmemiş, tahrip edilmemiş nadir yerlerden bir tanesi, bu büyüleyici doğanın tahrip edilmemesi gerekiyor. Çünkü bu doğa içerisinde sizlerin kültürü, inançları, tarihsel geçmişiniz var. Van’a ilk kez geliyorum, gelmeden önce bir araştırma yaptım. Umduğumdan daha güzel bir yer olduğunu gördüm. Van’a sık sık geleceğim.”