Van’da 2011 yılında yaşanan depremler sonrası konteyner kentlere yerleştirilen ve gidecek başka bir yeri olmayan vatandaşlar, elektrik ile sularının kesilmesiyle birlikte açlık grevine girdi. Anadolu, Kayaçelebi ve Tahirpaşa Konteynır Kentlerinde kalan vatandaşlar, başlattıkları grevle yetkililerin sorunlarına çözüm getirmelerini istiyor. Anadolu Konteynır Kenti’nin girişinde, "7,2 deprem mağdurları karanlıktayız, barınacak insanca aydınlık bir yuva istiyoruz. Bu nedenle açlık grevindeyiz" yazılı pankart asan konteyner kent sakinleri, çözüm getirilinceye kadar grevlerinin süreceğini kaydetti. Çaresizlikten dolayı bu açlık grevine girdiklerini ifade eden kent sakinlerinden Özlem Çiçek, “Elektrikler kesildi. Bu insanlar sıcak bir yuvaya hasretken, bu çocukların hiçbir suçu, hiçbir günahı yok. Böyle bir insanlık olamaz. Hadi biz büyüğüz, bu çocukların suçu ne? Bir haftadan fazla oldu, bu çocukların başına su değmemiş, çocuklarımızı yıkayamıyoruz. Bacılarımızın karanlıkta hep elleri yanmış, dışarıda ateş yaka yaka. Bu insanlık mıdır? Ben sizlere soruyorum. Eğer çare yoksa biz şiddet uygulayacağız” ifadelerini kullandı. Devletin kendilerine konut yapıp hibe olarak vermesini isteyen Nesricihan Aşar ise eşinin çalışamadığını ve hiçbir gelirlerinin olmadığını belirtti. Barınacak yer taleplerini sürdüreceklerini anlatan Aşar, “2 yıldan beridir konteynırda yaşıyoruz. Benim eşim dar gelirli, hiçbir şekilde biz devletin verdiği konutları ödeyecek durumda değiliz. Biz bugün konteynırda yaşamak zorundayız. Elektrik de gitse, su da gitse yaşamak zorundayız çünkü bizim gidecek hiçbir yerimiz yok, bizim gelirimiz yok” ifadelerini kullandı. Minik Yasemin Bayıt da önceki valinin kendilerini kandırdığını öne sürerek, “Bizim elektriğimiz yok, bizim hiçbir şeyimiz yok. Zenginler kendi paralarıyla ev alabiliyor ama günahsızlar alamıyor” şeklinde konuştu. Açlık grevi sözcüsü Ali Ahi ise Anadolu, Kayaçelebi ve Tahirpaşa Konteynır Kentlerinde kalan vatandaşlar olarak burada 2 senedir ikamet ettiklerini belirterek, “Bu süre zarfında sağ olsun devletimiz de ekmeğimizi, suyumuzu ve kiramızı karşıladı. Biz nankör insanlar değiliz. Bizim istediğimiz kalıcı barınacak yerlerdir. Bizim başka bir amacımız yoktur. Tek amacımız barınacak yer. Buradaki vatandaşlarımız da dar gelirli, geliri olmayan insanlardan oluşmaktadır” dedi.