Merkür Haber Gazetesi'nden Necdet Tam'ın özel haberine göre; 1. Etap ihalesini Tuna Van İnşaatın aldığı ve 1 yıldır mahkeme kararı ile bekletilerek atıl duruma düşen Fidanlık kompleksi’nde 2. Etabı Suryol Firması alarak 2016’nın Nisan ayında çalışmalarına başladı. 1.Etabı 2014’te ihale edilen ve 2015’in Ağustos ayında yapımı mahkeme tarafından durdurulan çalışmaların bitme aşamasından mahkemeye taşınması ile 1. Etaptaki 200 kamelya çürümeye tek edildi. 2014 yılında 4 milyon 700 bin TL’ye Tuna Van İnşaat tarafından ihalesi alınan ve çalışmalarının yüzde 80’i bitirilen 1. Etap daha sonra firma ve belediye arasında meydana gelen anlaşmazlıklarla birlikte 2015 yılının Ağustos ayında Firma tarafından mahkemeye taşınarak durduruldu. 1 yıldır bitirilemeyen 1. Etap çürümeye terk edildi. Belediye ve Tuna Van İnşaat arasında yaşanan ve 1 yıldır çivi çakılmayan 1. Etapta 200 kamelya yapılması için bataklık ve sazlık alanlar kurutuldu. 70 cm dolgu yapılan alana komple drenaj, Kano kanalı, yürüme yolları, yürüyüş parkurları, çocuk oyun alanları, Anfi tiyatro, aydınlatma, çim ve peyzaj işleri yapıldı. EKOLOJİ MECLİSİ’NDE ALİ KALÇIK VE 6 EŞBAŞKANA İHRAÇ Yer konusunda aralarında Van Çevder Başkanı ve Ekoloji Meclisi üyesi Ali Kalçık’ın bulunduğu 6 eşbaşkanının Ekoloji meclisinden ihraç edildiği iddia ediliyor. 1. ve 2. etaptan oluşan ve Fidanlıkta yapılan projeye karşı çıkan çevreciler, ağaç katliamının yaşanacağı endişesi ile birlikte, bataklık sazlık ve üreme alanlarının kurutulacağını ifade ettiklerinden dolayı Belediye bürokratları ve Diyarbakır’dan gelen Ekoloji hareketi tarafından ihraç edildikleri iddia ediliyor. Ekoloji Meclisi’nden ihraç edilen isimlerden bu güne kadar herhangi bir açıklama yapılmazken sessiz kalmaları ise dikkatlerden kaçmadı. Daha önce Erciş’te kesilen TOKİ tarafından kesilen ağaçlar gündeme geldiğinde ihraç edildiği iddia edilen isimlerin yanı sıra TMMOB, Van Gölü Aktivistleri ve benzeri çevreciler kıyameti koparmış gündemi işgal etmişlerdi. İhraç edildiği iddia edilen isimlerden şuana kadar herhangi bir açıklama yapılmadı. 2. ETAP ÇALIŞMALARI HIZLA DEVAM EDİYOR 2015 yılı Ağustos ayında ihaleye çıkarılan Van Fidanlık 2. Etap Park düzenleme ve yapım İşi Eylül ayında Diyarbakır Suryol Firmasının Bedeli 45 milyon 450 bin TL olan ihaleye 7 firma arasında en düşük teklifi vererek 30 milyon 824 bin 87 TL ile ihaleyi alarak 2016’nın Nisan ayında Van Büyükşehir Belediyesi ile Suryol Firmasının sözleşmeleri karşılıklı olarak imzalamasından sonra firma çalışmalarının startını verdi. Van’a kazandırılacak en büyük projelerden biri olan Van Fidanlık kompleksinin 2. Etap çalışmaları yoğun olarak devam ediyor. Firma yetkililerinin yoğun çalışmasıyla inşaattaki hareketlilik sürerken İnşaat mühendisi ve proje kontrol şefi Altan Daldal gazetemize Fidanlık Kompleksi ile ilgili açıklamalarda bulundu. 1 Nisan itibariyle çalışmalara başladıklarını ve 55 gündür çalıştıklarını belirten İnşaat mühendisi ve proje şefi, Altan Daldal, iş programlarına göre 90 gündür iş yaptıklarını yapılan işlerin hızlı olmasından kaynaklı 35-40 günlük bir süre ile işin ilerisinde olduklarını kaydetti. Çevreye daha az zarar verebilecek şekilde çalıştıklarını ve bunu prensip edindiklerini söyleyen Daldal; “Çalışmalarımızda biz şu prensibi edindik; kaliteli, çevreye duyarlı çevreye az zarar verebilecek şekilde bütün teknik ekiple, kontrol şefleri ile müteahhittin mühendisleriyle ve müteahhit’in ekibi ile birlikte hızlı ve gönüllü bir şekilde devam ediyoruz. Tabi ki bunda söz sahibi müteahhit’in göstermiş olduğu önem zamanında malzemelerin gelmesi işçilerin zamanında istihdam sağlaması, ödemelerinde zamanında yapılması. Bu hızlı ve kaliteli çalışmanın temel prensiplerindir.”diye konuştu İhaleyi 30 milyon 824 Bin TL ile aldıklarını ve İhalenin 2015 yılı Ağustos ayında yapıldığını aktaran Daldal; “Eylül ayında sonuçlandı bizim ihale bedelimiz 45 milyon 450 bin TL’ydi. 7 firma teklif verdi en düşük avantajlı teklif Suryol firması tarafından 30 milyon 824 bin 87 TL olarak teklif edildi. Tabi bildiğiniz gibi 4 aylık bir süreçte koşulların uygun olamadığından dolayı inşaat çalışmaları Van’da yapılamıyor. Çalışmalar için nisan ayını bekledik ve Nisan ayında da çalışmalara başladık.”şeklinde konuştu. 189 ağacın kesilmeden kökleri ile birlikte ziraat mühendisleri tarafından taşındığını ve kesinlikle Ağaç kesmediklerini ifade eden Daldal; “Belediyenin bu kadar büyük alanı başka bir yerde yoktu. Hem parkın hem ekolojik köyün, bir çok spor kompleksinin, koşullarının gençlik kamplarının, misafirhanelerinin konferans salonlarının, nikah salonlarının, atölyelerinin, kütüphanelerinin, erkek, kadın ve çocuk destekleme merkezlerinin bunların bir arada bulunacağı mesir alanı için en uygun burayı seçtiler. Burayı seçerken de ilk etapta afet sınırı söz konusu değildi. Afet sınırı söz konusu olunca hayır illa afete sınırının ilerisinde yapacaksınız altına düşemezsiniz denilince tabi projeler ağaçlık alanlarımıza denk geldi. Projeyi ihale ettik ihaleyi firma aldıktan sonra yapılarımıza kaç ağaç denk geliyor ilk tespitlerde 700’dü daha sonraki revizede 300’e düştü. Van ekoloji tarafından uyarılınca onların katkılarıyla, çalışmalarımızla 157 ağaca düştü. Bu şekilde onların katkılarıyla yaptık. Bütün teknik ekip bütün belediye ve müteahhitlerle birlikte çalışma alanlarıyla da denk gelen ön görülemeyen toplam 189 ağacımız kesilmeden kökleri ile birlikte ziraat mühendisleri tarafından taşındı ve transfer adildi. Ekoloji köyü olduğu yeşil alana transfer ettik.” dedi. Betonlama yapının 12 bloktan oluştuğunu ve ahşap yapıların ise 22 bloktan oluştuğunun aktaran Daldal, “1 adet güneş evimiz var, 2 adet güneş evinin ısını sağlayan ısı duvar evlerimiz var, birde onun etrafında 2 adet de saman bayılı evlerimiz var. Hemen iskelemiz köşelerinde 2 adet kafeteryalarımız var iskelemizde 24 bin metre karedir. Göle giren iskelede 3 adettir. Projenin içerisinde futbol sahası, basketbol sahası mevcuttur. 2 adet parkurumuz var 400 metrelik standart koşu parkuru var birde parkın ortasından geçen yaklaşık 1200 metre uzunluğunda da koşu parkuru var. Bisiklet parkuru olarak ta kullanılıyor. İlk etapta ekolojik köyümüz permakültür olarak 12 dönümlük bir arazi üzerindeydi. Daha sonraki revize çalışmalarımızdan ve ihtiyaç duyulmasında kaynaklı 40 bin metre karelik alana yayılmış durumda. Dağ ve tırmanıcılık federasyonu tarafından onların standartlarına uygun kolay, orta ve zorluk derecelerine göre de kullanma duvarları var. Belediye bununda yarışmalarını düzenleyecek. 1.etap zaten mahkemelik olduğu için bilgiyi vermek gerekirse piknik alanı var, çocuk alanları var, süs havuzu var tribün dediğimiz sahne alanı var.”açıklamasında bulundu. 1. ETAPTA MÜTEAHHİT ZARAR ETTİ ÇALIŞMALAR DURDURULDU 1.Etabın mahkemelik olduğunu sebebinin müteahhit’in ön göremediği, yanlış hesapla olduğu açıklayan Daldal: “ ihale bedelinin çok düşük olmasından dolayı. Tabi ki belediye yasa gereği en avantajlı teklife verme şartı ile verdiği için müteahhit’in tabiri ile zarar ettiği için bu konuda belediye ye yardım etmesini belediyede anahtar teslim olduğu için işi bitirmesini kendi ihale bedeli üzerinde de para almasını talep etti. Bunu reddedince de bu durum mahkemeye gitti ve şuanda mahkemeliktir. 2 etaptır, 1. Etap 120 dönüm, 2. Etap ta iskelesiyle birlikte, bataklıkla birlikte 530 dönümdür. Toplam 650 dönüm üzerinde.” ÇALIŞMALARA DENK GELEN AĞAÇLARI TAŞIDIK HİÇ BİR AĞAÇ KESMEDİK Ağaçların kesilmediğini ve hiçbir şekilde kıyım yapmadığını ne belediye nede insani değerlerinin doğrultusunda bunu kabul edilemez olduğunu altını cizen Daldal; “Dediğim gibi projenin bizde olmasının temel sebebi ağaçların kesilmemesi veya bunların kurtulması adınadır. Bizim ahşap yapılarımızdan ziyade betonname yapılarımızın afet sınırlarından dolayı yukarı kaydırınca denk gelen ağaçlar olmuş. İlk etapta ilk sayıda belirlenen sayı 700 ağaçtı. Arkadaşlarımızın yapmış olduğu çalışmada 320’ye düştü. En son ki çalışama da ekolojiz arkadaşlarında katılımıyla onların fikir ve düşüncelerinden kaynaklı tabi bununla beraber asparagaz haberlerde çıktı işte ağaçlar kesildi katliam yapılıyor ve biz o güne kadar da biz hiçbir ağacı kesmemiştik. Arkadaşların önermiş olduğu yapılara denk gelen ağaçları da ekolojik olan köyün olduğu alana taşıyalım. Tabi ki bunu ziraadi olarak taşıyalım ve teknik olarak neyse kök budamamsıydı ağaç budamamsıydı hem de yaşlı değil genç ağaçlarımız taşınsın ki tekrardan yeşersin ve meyve versin diye. Bu konuda çalışma oldu ve Toplam 157 ağaca düştü yapılarımıza denk gelen. Yapılarımızın hepsinin yerlerini değiştirme zorunda kaldık. Mimarlarımızın ve mühendislerimizin katkılarıyla bu çalışmayı gerçekleştirdik. 157 idi ve 189 çıkmasının sebebi çalışma alanlarına denk gelen ağaçlarda oldu. Size de sahada gösterdiğim gibi ağaçları yerlerine taşıdık tabi bunları teknik ekip ve ziraatçiler tarafından taşındı. Gördüğünüz gibi hepsi yeşillendi ve hiçbir ağaçta kesilmedi. Yalnız nikah salonuna denk gelen ağaçlar vardı hatta afet sınırını 3-5 metre geçtik ve orayı da doldurduk. Yeşil alana 7 bin 654 a sınırı var bunun altına düşmedik diye. 3 ya da 4 tane daha önceden kurulmuş içini haya fotoğraflandırdılar da videoları da çekildi bunların onlar taşınmıyordu zaten bir tek bunlar kesildi bunu dışında ağaç kesilmedi. Proje öncesi harita alanlarında olsun, proje sonrası betonarme yapılarımıza gelen ağaçların yerleri olsun taşındıktan sonraki ağaçların sayıları olsun bunların hepsi kayıt altındadır zaten şeffaf altında da gelip incelenebilir.” İfadelerini kullandı. Mahallelinin projeyi çok beğendiğini, aynı zamanda büyük bir tepki aldıklarını vurgulayan Daldal; “onları getirip sahamızda gösterdik, sunumlar yaptık seminerler yaptık proje mühelifi tarafından da bu yapıldı. Bilgilendirilince insanların tepkisi azaldı. Tabi onlara göre haklılar ve hiçbir tane ağaç yerinde taşınmasın bende o fikri savunuyorum. Ama proje yapılmış ihalesi yapılmış. Biz bu yanlışı ne zaman düzeltebiliriz? Ağaçlar zaten ziraat olarak, peyzaş olarak teknik bir şekilde taşındı. Ben şuna inanıyorum Mahallelinin tepkisi ekolojilerin çalışması olmasaydı bu 189 ağaç değil 300 küsur ağaç taşınacaktı. Geldiler ağaçların taşmasını da gördüler ve memnun kaldılar.”diye söyledi. Ekolojisizlerin ilk bakış açılarının asparagast olduğunu ve bütün ağaçların katledildiklerini aktaran Daldal; “Gelin dedim bir sahaya bakalım, geldiler ve dediler aldığımız bir kararla çalışma yapılmayacaktır. 10 gün bekledik ve 10 gün boyunca bir çalışma yapamadık. 50 gündür çalışıyoruz be bizim 10 günümüz ekolojisizler tarafından durduruldu. 10 günün sonucunda onarın katkılarıyla, onların bize verdiği fikir ve düşüncelerle biz bu çalışmayı yaptık. Biz her türlü eleştiriye açığız hiçbir canlının hayatı tehlikeye atılmadan biz doğal yaşamı koruyalım biz zaten bunun mücadelesini veren bir belediyeyiz ve partiyiz bunu bizde yaparsak kendimizle çelişmiş oluruz.” şeklinde konuştu.