Çatışmaların en yoğun yaşandığı Savaş, Fatih Paşa, Hasırlı Mahalleleri caddenin sol bölümünde kalıyor. Dağkapı (Şeyh Sait) Meydanı etrafındaki polis barikatları, TOMA ve zırhlı araçlar hala duruyor. Cadde üzerinde polislerin kum torbalarından yaptığı barikatlarla sık sık karşılaşılıyor. Dün yasağın kalkmasına rağmen, Gazi Caddesi üzerinde bulunan çok az dükkan açık durumda. Kamer’in görüştüğü esnaf, yasağın değil, yasağın kaldırılmasının geçici olduğunu düşünüyor. Bir önceki 17 saatlik arayı hatırlatan birçok esnaf, polisin barikatları kalkmadan, yasağın tamamen kalkmayacağına inanıyor. Cadde üzerindeki esnaflardan biri, dükkanı açtığını ama tezgahı kurmadığını söylüyor ve “Bugün hem ayın hem de yılın sonu, bankaların işi var. Bugünkü göstermelik bir açılış. Ne zaman ki polisler barikatları tamamen kaldırdı o zaman yasak tamamen bitmiş olacak” diyor. Nebi Cami önündeki yaklaşık 30 ayakkabı boyacısından sadece dördü tezgahı açmış. Sabahtan beri iş yapmadıklarını söylüyor iki esnaftan bir can sıkıntısından geldiğini söylüyor, diğeri de “bir iki ekmek parası kazanmak için” geldiğini ifade ediyor. Her ikisi de Sur’un on yolda toparlanmayacağına inandığını belirtiyor. Yine aynı esnaf, “Hepimiz mağduruz, kıt kanaat geçiniyoruz. Ama ekmeğimizin derdini unuttuk, can derdine düştük. İnsanımız ölmesin diye dua ediyoruz ama maalesef her şey hepten kötüye gidiyor” diyor. Dörtyol’un yarısı açık yarısı kapalıDörtyol’dan Hz. Süleyman Camisi’ne doğru giden cadde ise hala kapalı. Polis barikatlarının önünde toplanan onlarca kişi içeriye gitmek için bekliyor.Birçoğunun elinde nüfus cüzdanı, polisin izin vermesi için dil döküyorlar. Barikatın arka tarafında ise yasak boyunca orada kalan akrabaları var. “Burası Kıbrıs Rum sınırı değil, Dağkapı Dörtyol” Kamer, kalabalıktan birinin “Batı Şeria bile böyle değildi” diyerek tepki gösterdiğini aktarıyor. Bir diğer kişi ise çekim yaptığını gören Kamer’e “Çek kızım çek, burası Kıbrıs Rum sınırı değil, Dağkapı Dörtyol!” diyor. 12 kişilik ailesi olduğunu söyleyen Ali Saka ise, son yasağın ilanından hemen sonra sadece üst baş kıyafetleriyle evden çıkabildiklerini ve Toki’de kiraladıkları bir evde kaldıklarını söylüyor. Kamer’in yasak kalktıktan sonra geri dönüp dönmeyeceğini sorusuna cevabı ‘hayır’ oluyor. “Güvercinlerim inşallah ölmemiştir”“Bu son yasakta çok daha şiddetli çatışmalar oldu, top mermileri kullanıldı. Bombalar patladı. Her iki evin son hali nedir diye gidip bakacağım. Muhtemelen taş üstünde taş kalmamıştır ama ne yaparsın, yine de görmek istiyorum ama artık Sur’a dönemeyeceğiz” diyor. Remziye isimli vatandaş ise 6 yaşındaki kızı Sevgi’nin elinden tutmuş, barikatlardan geçmek istediğini belirtiyor. Fatih Paşa Mahallesi’nde yaşadıklarını söyleyen genç kadın, kızını hastaneye götürmüş. “Bir aydır o patlamalardan hepimizin psikolojisi bozuldu. Hepimiz hastalandık. Kızım soğuk almış, çocuklarım çok korktu. Evde beş aylık bir bebeğim var, Kızımı doktora gösterdim, ilaçlarını alıp şimdi eve gidiyorum” diyerek diğerleri gibi evine gitmek için izin verilmesini bekliyor. Kamer, Paşa Hamamı civarında yaşayan ve barikatların arkasında kalan Veysi isimli vatandaş’ın yaşlı babası da elinde kimliği ile oğlunun yanına geçmek istediğini aktarıyor. Veysi isimli kişi, yasak boyunca eşi ve çocuklarıyla evden hiç çıkamadıklarını söylüyor. İki genç ise, Liluz Otel’in karşısında bir dükkanda beslediği güvercinlerine yem vermek için barikatı geçmek istediğini söylüyor: “İnşallah ölmemişlerdir. Bir ay olacak. Umarım yemleri ve suları yeterli gelmiştir” Kamer , kalabalığın gittikçe arttığını, içerden zırhlı araçlar çıkıyor ve vinçler girmeye başladığını belirtiyor ve ekliyor: Polislerin çoğu maskeli. Fotoğrafların çekilmesini istemiyorlar. “Sanki kendi evimize değil bir başka ülkeye geçiyoruz”Dörtyol’un Balıkçılarbaşı Caddesi’ne doğru gitmek isteyenler, caddenin girişindeki arama noktasında, aramadan geçtikten sonra gidebiliyorlar. İlçenin yasak olmayan bölümünde bir aydır bu uygulama devam ediyor ve orda yaşayan herkes bu uygulamaya tabi. Kamer, arama noktasından geçen bir adam “Bak hele, ne hale döndük. Kendi evimize değil, sanki bir başka ülkeye geçiyoruz” dediğini ve Polis Merkezi civarında birçok polis, barikatlarda yaktıkları sobalara odun taşıdığını aktarıyor. Trafiğe kapalı caddede vızır vızır geçen zırhlı araçların ve arada gele patlama sesleri Sur’da hiçbir şeyin değişmediğini gösterdiğini belirtiyor. Hasan Paşa Hanı’nın kapısı açık olmasına rağmen, bir iki dükkan dışında her yerin kapalı olduğu aktarılırken, hanın yanındaki dükkanlardan birinin sahibi olan Ömer Ak, “Mevcut manzara yasağın kaldırılmasının geçici olduğunu gösteriyor zaten. Perişan olduk. Aşağı mahallelerde aileler yaşıyor, bebekler, yaşlılar ve hastalar var. Bu olayların bitmesi lazım. Her şey Erdoğan’ın iki dudağı arasında ve bence burayla ilgili ona yanlış bilgiler gidiyor. Bu manzarayı kendi gözleriyle görse o da bu durumun hiç kimseye hizmet etmeyeceğini bilir” diyor. (BBC Türkçe, Fotoğraf: AP)