Konuyla ilgili açıklama yapan Cumhuriyet Halk Partisi'nin önceki Van İl Başkanı Mehmet Kurukcu, 2006 yılında SHP Erçek Belde Başkanı olarak siyasete başladığını ve 2010 yılında Cumhuriyet Halk Partisi'ne geçtiğini söyleyerek, "Sırasıyla CHP Van İl Başkan yardımcılığı, CHP İpekyolu İlçe Başkanlığı yaptım. 2014 yılında CHP Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve 2018 yılında CHP Van Milletvekili adayı oldum. 2015 ile 2021 yılları arasında 6 yıl CHP Van İl Başkanlık görevini yürüttüm. 11 yıl boyunca partimizin her kademesinde görev yaptım. Birçok insanın CHP ye uğramadığı, CHP'liyim demeye ve CHP rozetini takmaya korktuğu zamanlarda bile yönetici ve partili arkadaşlarımızla beraber zor şartlarda görev yapıp Partimizin Bayrağını onurla gururla dalgalandırdık. Partimize büyük katılımlar sağlayıp 40'a yakın heyetimizi ayrı programlar halinde Van' da ağırlayıp Van sorun ve sıkıntılarını hep gündemde tuttuk. Bu süre zarfında Genel Merkezimize maddi olarak bir tane fatura bile yollamadık. Ne partimizden nede belediyelerimizden iş, aş ve ihale talebinde asla bulunmadık. İmkanlarımız dahilinde ve Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun destekleri ile partimizi, başımız dik ve alnımız ak bir şekilde bu günlere kadar getirip en şekilde temsil ettik" dedi. "14 HAZİRAN'DA BAŞKANLIK GÖREVİNDEN İSTİFA ETTİM" 14 Haziran 2021 tarihinde Genel Merkezde yaptığı bazı istişareler sonucunda CHP Van İl Başkanlık görevinden istifa ettiğini söyleyen Mehmet Kurukcu, "Genel Merkezde, partimize büyük ailelerin binlerce üyeyle katılacağı ve bunun önünü açmam gerektiğini söylendi. Bu ayrılmayı Genel Merkezimizin elini rahatlatmak adına yaptım. Denildiği gibi büyük bir katılım olacaksa hiç tereddüt etmeden ayrılacağımı ve partimin önünü tıkamayacağımı, bireysel menfaat peşinde olmadığımı, partimin menfaati için her türlü fedakarlığı yapacağımı söyledim. Benim ayrılmamın ardından CHP Van İl Başkanlığına, Partiyi 45 gün içerisinde olağanüstü kongreye götürmek için 7 kişilik geçici yönetim kurulu atandı. Büyük katılımlar beklerken, CHP'ye hiç emek vermemiş ve atandığı gün partiye üye olmuş kişilerle, altı yıl önce kongreyi kaybetmiş, kaybettiği zamandan beri partiye hiç uğramamış ve partiyi sekiz kez mahkemeye vermiş insanların geçici yönetime getirildiğini gördük. Buna rağmen bilip sinemize çektiğimiz birçok konu içimizi kanatsa da Partili olduğumuz ve kişisel hesap peşinde olmadığımız için tüm bu olup biteni sineye çekerek partimize emek vermeye devam ettik" diye konuştu. "PARTİYİ BORÇSUZ DEVRETTİM" Görevi devir teslim töreni ile yeni başkana bıraktığını anlatan Kurukcu, "Bu atamadan birkaç gün sonra partimin bütün evraklarıyla birlikte bir çiçekle devir-teslim törenine katılıp görevimi borçsuz bir şekilde mevcut il başkanına devrettim. Ben törenden ayrıldıktan sonra götürdüğümüz çiçeği bile çöpe attılar. Gelen yönetim iktidara yürüdüğümüz bu dönemde CHP'yi Van'da büyütmek, kucaklayıcı davranıp birleştirici bir dil kullanmak yerine ötekileştirici ve parçalayıcı davrandı akabinde birçok ilçe başkanlarını görevden alıp küstürdüler. Bununla da kalmayıp olağan kongreye kadar görevine devam etmesi gereken il disiplin kurulunu, her ay düzenli toplantı yapmalarına rağmen üç ay toplanmadıkları gerekçesiyle, ilgili maddeyi dayanak göstererek görevden aldılar. Amaçları, bu 9 disiplin kurul üyesinin hem kongre delegeliğini düşürmek ve altı aydır yapamadıkları olağanüstü kongrede oy kullanacak seçilmiş delegelere farklı yaftalar yapıştırıp, onların delegeliklerini düşürmekti. Partimiz zarar görmesin ve kamuoyunda yıpranmasın diye yine susmaya devam ettik" ifadelerini kullandı. "DELEGELERİMİZ, HAKSIZ YERE TEDBİRLİ DİSİPLİNE SEVK EDİLDİ" Parti delegelerinin bir kısmının haksız yere disipline sevk edildiğini vurgulayan Mehmet Kurukcu, "Nitekim düşünülende oldu. Geçici atanan il yönetimi ve atanan il disiplin kurulu, seçilmiş Delegelerimize "Başkanlığımıza verilen şikâyet dilekçesinde il başkanı, yönetim kurulu üyelerine ve Genel Merkeze toplum içerisinde hakaret ve küçük düşürücü sözler sarf etmişsiniz" diye yazılar göndererek. 18 delege arkadaşımızdan savunma istediler. Savunması istenen delegeler, kendi gurur ve kişiliklerini de hedef alan müştekilerin isimlerini talep etmelerine rağmen il yönetimi gizlilik gerekçesinin arkasına saklandılar. Akabinde tedbirli disipline sevk işlemlerine devam ettiler. Daha önce de belirttiğim gibi amaçları bu arkadaşlarımızı tedbirli disipline sevk ederek delegeliklerini düşürmek ve böylece kongre kazanmaktı. Geçici il yönetimi, Kendilerine bu zemini hazırlandıktan sonra, 45 gün içerisinde yapmaları gereken Olağanüstü Van il kongresinin zamanını uzatarak ancak 165 gün sonra, 30 Aralık 2021 tarihinde yapmaya karar verdiler. Bu arada hesap ve hinlik yaparak önceden görevden aldıkları 9 disiplin ve tedbirli disipline sevk ettikleri 18 delegenin oy kullanma haklarını olağanüstü kongreye bir gün kala yani bugün delegelik haklarını düşürdüler. Bu yapılan asla doğru değildir. Delege arkadaşlarımızın iradeleri ellerinden alınıp onurunu incitmiştir. Ama tüm Delege arkadaşlarım şunu bilmelidir ki onların haksız yere ellerinden alınan iradeleri ve kırılan gururları benim onur meselemdir. Arkadaşlarıma yapılan bu muameleye reva görmüşleri benim yaşamım boyunca unutmayacağım boynumdaki bir borcumdur" dedi. KURUKCU'DAN YENİ YÖNETİME TEPKİ… Yeni yönetime eleştirilerini sıralayan Kurukcu, "Sayın İl Başkanına ve Yönetim Kurulu Üyesi arkadaşlara şunu sormak isterim: Tedbirli disipline sevk ettiğiniz ve delegeliğini düşürdüğünüz insanlar arasında kanaat önderleri, eski belediye başkanları, ilçe başkanları ve partiye yıllarca emek vermiş üyeler ailemden bile olan insanlar var. Sırf bir kongre kazanmak uğruna; Bu insanların onuru ve gururuyla oynamak bu kadar basit mi? Emek veren bu insanlar bunu hak ediyor mu? İktidara yürüdüğümüz böylesi zorlu bir dönemde partimizi büyütmek, üye kazandırmak yerine üyeleri disipline sevk ederek onları partiden uzaklaştırmayı hatta atmayı ve delegelik haklarını ellerinden almayı etik buluyor musunuz? Bu disipline sevk ettiğiniz insanları partiye tekrar nasıl kazandıracaksınız? Parti ve partiye yıllarca emek vermiş insanlara bunu yapmayın ayıptır, yazıktır, günahtır. Bizler altı yıllık görev sürecimiz içerisinde bazı üyelerimiz partimiz aleyhine çalıştığı ve bize bu konuda şikâyetler geldiği halde bazı üyelerimiz bize hakaret etmelerine rağmen parti içerisinde kırgınlık ve ayrışma olmasın diye hiç kimseyi disipline sevk etmedik" diye konuştu. "KONGREMİZ DÜĞÜN SALONLARI YERİNE, NEDEN 25 M2'LİK PARTİ ODASINDA YAPILIYOR?" 2018 ve 2020 kongrelerini hatırlatan Kurukcu, "2018'de ve en son 2020 yılında yaptığımız iki Olağan Van İl Kongremizi de büyük bir coşku ve katılımla düğün salonlarında yaptık. Madem Van'da çok büyüdüysek, çok güçlenip üye sayımızı çok yükselttiysek, kongremizi artık düğün salonları yerine bundan sonra spor salonlarında yapmamız gerekiyorken neden kongremizi partinin 25 m2 olan bir odasında yapıyorsunuz? Cumhuriyet Halk Partisi, sosyal demokrat, kendi içerisinde demokrasiyi işleten bir partidir. Bizim kongrelerimiz, demokrasinin parti içinde işlediğinin göstergeleridir. Kongreler, hukuka ve demokratik teamüllere uygun bir şekilde, delegeler üzerinde bir baskı kurmadan onların iradelerine saygı göstererek tam bir tarafsızlıkla yapılmalıdır. Tüzüğümüzde yer alan birey hukukuna saygı gösterilmeli, delegelerin iradelerine ipotek konulmamalıdır. Geçici il yönetimini hukukun ve demokrasinin yolundan ayrılmayan CHP'ye uygun davranmalarını, hakkı-hukuku-adaleti ve demokratik kuralları çiğnememelerini, yanlış hesabın Genel Merkez ve Yargıdan geri döneceğini bildirmek isterim. Kaldı ki şaibeyle yapılacak bir kongrenin hukuksal olarak da denetlenebileceğini hatırlatmak isterim" şeklinde konuştu "PARTİLİLERİMİZİ KAYBETMEMELİYİZ" Başkan Kurukcu konuşmasının devamında, "İktidara yürüdüğümüz bu dönemde birilerini partimize kazanmaya çalışırken her şeye rağmen kimseyi kaybetmemeliyiz. Biz bugünde buradayız, yarın da burada olacağız ve olmaya da devam edeceğiz. Hz Ali'nin "Haksızlığın önünde eğilmeyiniz yoksa Hakkınız ile beraber şerefinizi de kaybedersiniz" sözü aklımızdadır ve şerefimizi kaybetmek bizim için ölmek demektir. "Haksızlık önünde susan dilsiz şeytandır" sözü aklımızdadır ve şeytanlaşmak bizim için ölmek demektir. Her iki sözde söylendiği gibi bizde haksızlığın önünde eğilmeyeceğiz ve dilsiz şeytan olmayacağız. Bizler asla eğilmeyeceğiz, susmayacağız ve haklarımızı sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Partimizin iktidarına olan olağanca inancımızla dün olduğu gibi bugünde yarında var olacağız ve sonuna kadar çalışmalarımıza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. bölgegazetesi