BDP Erciş belediye eş başkan adayı Diba Keskin, Sterk Tv’de Günay Aslan’ın sunduğu “Seçim 2014” programına katıldı. Aslan’ın sorularını yanıtlayan Keskin, Erciş belediyesini BDP belediyeciliği ile aile belediyesi olmaktan çıkaracaklarını ifade etti. Programda, Erciş’in birçok sorunlarına değinen Keskin, katılımcı halk belediyeciliği ile Erciş’in birçok sorununu çözeceklerini açıkladı. Yaklaşan 2014 seçimlerinde Erciş Belediye eş başkan adayı olan Diba Keskin, Avrupa’da yayın yapan Sterk Tv’de Günay Aslan’ın sunduğu “Seçim 2014” programının canlı yayın konuğu oldu. Programda Erciş’in birçok sorunlarına değinen Keskin, Erciş’le ilgili çözüm projelerini açıkladı. Erciş Belediyesinin AKP’li ailelerin aile çiftliği olduğunu aktaran Keskin, BDP belediyeciliği ile bunun önüne geçeceklerini aktardı. Ortadoğu’da yaşanan mezhep çatışmalarına da değinen Keskin bu çatışmalar için Türkiye’de karanlık güçlerin zemin hazırladıklarının farkında olduklarını, BDP olarak bunu asla fırsat vermeyeceklerini açıkladı. Keskin, “yerel yönetim anlayışımız demokratik ve halkçı bir anlayıştır, bu tür çatışmaların bölgemize ve ülkemize taşınmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’de yaşayan bütün halklarla et tırnak gibiyiz. Bizim bizden başka dostumuz olmaz. Bu nedenden bütün halkları kucaklamak asıl geleneğimizdir ”dedi. ‘Rojava’da ve Batman’da yaşananlar İslam’ın özü değil’ Programda İslam’la ilgili görüşlerini açıklayan Keskin, geçtiğimiz günlerde Batman’da 144 kadının bir diploma töreninde giydiği kıyafetlere değinen Keskin, ”O fotoğraflarda görünen ve Rojava’da yaşananlar İslam’ın özü değil, İslamın belirli guruplar tarafından kendi çıkarları amacı ile kullanılmasının fotoğrafıdır” dedi. Gerçek tolumun ve mazlumun inancının birilerini öldürmek ve zulm etmek için silah olarak kullanılmadığına dikkat çeken Keskin açıklamasına şu sözlerle devam etti.” Rojava’da islam adı altında yapılan zulmü kabuk etmek imkansız bir şeydir. Bizim inancımız bize karşı halklara karşı bir silah olarak kullanıldı” dedi. ‘Dindar kadın modeli ile Erciş’ yöneteceğiz’ Günay Aslan’ın Erciş tarihinde ilk olarak dindar bir kadın adayının Erciş ilçesinde nasıl bir algı yarattığına ilişkin sorularını yanıtlayan Keskin, şu ifadelere yer verdi. “Siyaset erkek egemenliğinde,30 yıllık mücadele içerisinde kadının kendini topluma kabul ettirmesi vardır. Fakat dindar kadının kendini ifade etmesi yeni yeni başlıyor. Kadın denilince sadece evde mutfakta çalışan kişi akla gelememelidir. Kadın fırsat verildiği durumda siyasette yapa bilir. Bizler burada bu hassasiyeti göstererek yıllardır Erciş’i yöneten erkek egemenliğinin yapamadığını kadının nasıl yapabileceğini kanıtlayacağız” dedi. ‘Yaşanan depremin ardından sadece TOKİ konutları yapıldı’ Erciş ilçesinde çocukluğunun ve gençliğinin önemli dönemleri geçtiğini aktaran Keskin, Erciş’teki sorunlara da değinerek açıklamasına şöyle devam etti. “ Erciş çok güzel bir yer, insanı ve toplumu ile çok temiz bir kent. Ama maalesef AKP yönetimi ile birlikte şu anda çöpten ve çamurdan geçemezsiniz. Daha önce göstermelik olarak yapılan alt yapılar yaşanan deprem sonrası çöktü ve bozuldu. Erciş depremden sonra şu anda harabe bir yer. Depremin ardından 3 yıl geçti fakat depremin izinin silinmesi için bu gün TOKİ konutlarından başka hiç bir şey yapılmadı. Bu TOKİ’lerde dökülmeye başlandı. Son olarak geçtiğimiz günlerde mutfak dolabının düşmesi sonucu bir çocuk öldü” dedi. Depremin ardından 3 yıl geçmesine rağmen, halen bir çalışmanın yapılmadığına dikkat çeken Keskin, “seçimlerin yaklaşması ile birlikte bir iki inşaat temeli atıldı, onlarda şu anda durmuş vaziyette” ifadesinde bulundu. ‘Erciş esnafı iflasın eşiğinde’ Yaşanan depremin ardından en büyük zararı ilçe esnafının yaşadığına dikkat Çeken keskin, “Kentsel dönüşüm adı altından bir çalışma başlatmışlar esnafı ise bu çalışmaya mahkûm etmişler maalesef 3 yıla yakın bir süredir, esnafın sorunu çözülmedi ve esnaf kan ağlıyor. Bu güne kadar esnafın elinden tutan kimse olmadı. KOSGEP kredileri adı altında esnafı borçlandırdılar. Fakat esnafın borçlarını ödemesi için bu güne kadar hiçbir imkan sağlanmadı. Esnafında geliri olmadığı için bu gün borcu ödeyemeyecek durumda, yarın icra memurlarını esnafın kapısına gönderip icraya verecekler. Sanki yaşanan bu durumdan kendileri değil esnaf sorumluymuş gibi davranacaklar” dedi. ‘Erciş Belediyesi AKP’lilerin aile şirketi gibi’ Erciş belediyesi personeline ve çevredeki müteahhit firmalara bakıldığında çoğunun AKP Van milletvekili ve belediye başkanının akrabaları ve yakınları olduğuna dikkat çeken Keskin, “Erciş belediyesi belediye olmaktan çıkmış adeta aile şirketi gibi bir durumda. Belediye yönetimine baktığında Fatih Çiftçi’nin amcasının oğlu, teyzesinin oğlu yani akrabaları. Belediyenin işlerini yapan firmalara bakıldığında ise yine aynı kişiler, Çiftçi’nin kardeşi akrabaları. Halka ait olan bu kurum Çiftçi ve AKP’lilerin aile şirketi gibi kullanılıyor. Belediyenin hafriyatı ise Fatih Çiftçi’nin Beyazıt Mahallesinde bulunan çiftliğinden geliyor. Şu da çok ilginçtir; örneğin Erciş’te bir Atatürk parkı var, burada bir hafriyat yapıldı. Hafriyatı sözde bir şirket üstlenmiş ihale usulü ile bu şirkete verilmiş fakat belediyenin araçları ve personelleri kullanılıyor. Tabi bu şirkette Çiftçi’nin akrabasının şirketi. Maalesef Erciş belediyesi bu şekilde kişisel çıkarlara kurban edilmiş durumda” diye belirtti. ‘BDP kazanacak diye belediye borçlandırılıyor’ Yaklaşan seçimlerde AKP belediye yönetimini kayıp edeceğini belirten Keskin, belediye yöneticilerinin BDP’nin kazanacağını bildiklerini ve bu nedenden son bir buçuk ay içerisinde korkunç rakamlarla borçlandırıldığını açıkladı. Keskin, “ Edindiğimiz duyumlara göre yaklaşan seçimlerde açık bir şekilde AKP’nin seçimi kayıp edeceğini bildiğini ve BDP’nin seçimleri kazanacağı psikolojisi yaşıyor. Bu nedenden ‘BDP yerel yönetimde işlevsiz kalsın’ diye korkun rakamlarla borçlandırılıyor” dedi. ‘Erciş’te depremzedeler ve depremzadeler var’ Yaşanan depremin ardından Erciş ilçesine gelen onca ödeneklere ve şu anda yapılan borçlandırmalara rağmen hiçbir hizmetin yürütülmediğini açıklayan Keskin, “yaşanan depremin ardından halk ciddi anlamda mağdur edildi. Bu mağduriyetler üzerinden yaşanan rant oyunları, bir çok insanı mağdur etti ve yine AKP’ye yakın bir çok insanı ise zengin etti. Burada depremzedeler ve depremzadeler yaratıldı. Depremzedelerin mağduriyetini devam ederken, depremzadeler ise Ercişliden çaldıkları ile batıya yatırım yaptı şu anda sefalarını sürüyor” dedi. ‘Halkla birlikte ortak kararlar alacağız’ Demokratik ve halkçı bir belediye anlayışını Erciş’te sergileyeceklerini aktaran Keskin halkçı belediye anlayışı ile Van’ı örnek göstererek şu ifadelere yer verdi. “ Bölgemizde yaşanan depremin ardından Başbakan Van belediyesine ‘malum yerlere gidiyor’ ifadelerinde bulunarak ödeme çıkarmadı. Fakat Erciş belediyesine yardımlar ve AKP tarafından ciddi ödenekler yapıldı. Bu gün dönüp Van ile Erciş belediyesi kıyaslandığında Van’da deprem neredeyse unutuldu, fakat Erciş’te depremin izi ile her gün farklı depremler yaşanıyor. Van ile Erciş belediyesi arasındaki fark şudur; Van Halkıçı belediyecilik anlayışını sergiledi, Erciş ise iktidarın belediyecilik anlayışını ortaya koydu. İşte halk belediyeciliği modeli burada ortaya çıkıyor” dedi. Yerel yönetimi aldıklarında halkı belediyeye çağıracaklarını, hatta gerekirse halkın ayaklarına gideceklerini aktaran Keskin, “biz halkın belediyesi olacağız. Bizim döneminizde Erciş aile belediyesi değil halk belediyesi olacaktır. Halka belediyeye geldiklerinde belediyenin sahibi olduklarını fark ettireceğiz” ifadesinde bulundu. ‘Halkın belediyesi olacağız’ Erciş’te yerlisi, Kürdü ve Dönemin başbakanı Turgut Özal tarafından Erciş’e yerleştirilen Kırgız Türkler olduğunu ifade eden Keskin, Erciş’te yaşayan bütün kesimleri kucaklayacaklarını ifade ederek şu açıklamada bulundu. “ Bizler halkın belediyesi olacağız, A mahallesi B mahallesi yada köyü diye hiçbir ayırım yapmayacağız. Bütün halkımızı kucaklayarak sorunlara cevap olacağız” dedi. ‘Kültürel alanları SİT alanına dönüştüreceğiz’ Erciş’te başta Selçuklu Mezarlığı olmak üzere birçok tarihi alanların olduğunu ifade eden Keskin, bu alanların Erciş için hazine olduğuna dikkat çekerek açıklamasına şöyle devam etti. “ Geçmişine sahip çıkmayan geleceğinin kıyametini bilemez. Erciş’imizde birçok medeniyetlere ait kalıntılar var ve maalesef bu kalıntılar tahrip edilmeye bırakılmış. Define avcıları belki de değeri milyon dolarlık asırlarca yıllardan bu günümüze gelen figürleri kırarak tahrip ediyorlar. Buralar turizme kazandırıla bilinir. Bu çalışmalar gerçekleştirildiği zaman bölgemiz gelişir, ticareti hızlanır ve her kesin gelir kaynağı olur” dedi. Bütün halklara kucak açacağız’ Ortadoğu’da yaşanan mezhep çatışmalarına ilişkin Aslan’ın sorularını yanıtlayan Keskin, “ daha öncede ifade ettiğim gibi bizler, halkçıyız Türki, Kürdü, Alevi’si, Arap’ı kim olursa olsun, bü ülkede et tırnak haline gelmişiz. Bizim bizden başka dostumuz olmaz olmazda. Bu ortamın hazırlandığının farkındayız. Fakat bizler buna teslim olmayacağımızın bilincindeyiz. İnadına kardeşlik, inadına halkçılık ve inadına barışı savunacağız. Herkese ve her kesime kucak açacağız. ” dedi. Erciş’le ilgili bir çok projeleri olduğunu aktaran Keskin, bu projelerin programa sığdırılmayacağını ifade ederek, “bizler söylentilerle değil, icraatlarımızla halkımıza karşısına çıkacağız” dedi