Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayram’ında genç işsizliği değerlendirdi. Değerlendirmede, genç işsizliği (15-24 yaş) yüzde 18,6 olarak gerçekleştiği, tarım dışı genç işsizliğin ise yüzde 20,8 olarak gerçekleştiği yer aldı. Genç işsiz sayısı son iki yılda 117 bin artarak 877 bine ulaştığı belirtilen değerlendirmede genç kadın işsizliğinin yüzde 20,7’ye tarım dışı genç kadın işsizliği ise yüzde 24,4’e ulaştığı ifade edildi. Son iki yılda 181 bin üniversite mezunu işsiz kaldığı kaydedilen açıklamada üniversite mezunu işsizlerin sayısının 670 bine ulaştığı, üniversiteli işsizlikte iki yıllık artışın yüzde 35 oldu vurgulandı. ‘Genç istihdamı bir önceki döneme göre 120 bin arttı’ Değerlendirmede, genç işsizliği Şubat 2016 döneminde yüzde 18,6 olarak gerçekleştiği, 2015 yılında göre gerileyen genç işsizliğin 2014 yılına göre ise artış gösterdiği, 2014 Şubat ayında yüzde 17 olan genç işsizliği Şubat 2016’da yüzde 18,6’ya yükseldiği, tarım dışı genç işsizliği ise yüzde 20,8 ile daha da yükseldiği yer aldı. Genç istihdamı bir önceki döneme göre 120 bin artarak 3 milyon 837 bin olarak gerçekleştiği belirtilen değerlendirmede genç işçi sayısı ise 877 bin olduğu belirtildi. Genç kadın işsizliği ortalamanın üzerinde Tarım dışı genç işsizliği genel olarak yüzde 20,8 olarak gerçekleşirken, genç kadın işsizliği 20,7 ve tarım dışı genç kadın işsizliği yüzde 24,4 olarak gerçekleştiği belirtildi. Şubat 2016’da yüzde 20,7 olarak gerçekleşen genç kadın işsizliği ortalama genç işsizlik oranının oldukça üzerinde. Yüksek öğrenimli işsiz sayısı 669 bine ulaştı Yüksek öğrenimli işgücünde işsizlik 2014 Şubat ayında yüzde 9 iken 2016 Şubat ayında yüzde 9,9’a çıktı. “Yüksek öğrenimli işsizlik artış eğilimi ürkütücü boyuttadır” denilen açıklamada şunlar ifade edildi: “Şubat 2016’da yüksek öğrenimli işsiz sayısı 669 bine ulaştı. Şubat 2014’ten bu yana tam 181 bin üniversite mezunu işsiz ordusuna katıldı. Yüksek öğrenimli işsiz sayısı son iki yılda yüzde 35 oranında arttı. Yüksek öğrenimdeki işsizlik son yıllarda yapay biçimde artırılan yüksek öğrenim kapasitesinin bir sonucu olarak da görülebilir.”