Faki Teyran Parkı önünde basın açıklaması yapan DİVES Genel Sekreteri Zeynel Abidin Keleş, insanların ana dili sayesinde üyesi bulunduğu toplumla ilişki kurduğunu ve ancak ana diliyle o toplumun bir parçası olduğunu belirtti. Birden fazla dil konuşulan ülkelerde doğan ve büyüyen ya da değişik uluslardan anne ve babanın çocuğu olarak dünyaya gelen insanların da tek bir ana dilinin olduğuna dikkat çeken Keleş, “İnsanlar ancak ana diliyle bilinçaltına kadar inebilir, duygu ve düşüncelerini ifade edebilir” dedi. Her konuda insan haklarına saygı gösterilmesini emreden İslam dininin toplumların renklerine ve dillerine de büyük önem verdiğini vurgulayan Keleş, “Yeryüzünde 3 ile 5 bin dilin varlığından söz edilmektedir. Bu dillerin her biri yüce Allah’ın birer mucizesidir. Dilin varlığına sadece maddi açıdan bakarsak dinimizce mucize olarak idraki istendiği halde bu emri inkar etmiş oluruz. Dil, insanların kendi aralarında ve toplumla anlaşmasını sağlayan doğal iletişim aracıdır” ifadelerini kullandı. Herkesin ana dilde din öğretimi almasının, tüm inançların eşitliği ve özgürlüğünü savunmak ve bunu hayata geçirmekle mümkün olacağını belirten Keleş, “Ana dilde vaaz ve hutbe talebi evrensel bir taleptir. Her ne kadar hükümet ve diyanet bürokrasisi tarafından ana dilde vaaz ve hutbe konusunda birkaç defa olumlu açıklamalar yapıldı ise de bize göre bunlar herhangi bir güvence teşkil etmiş olamaz” ifadelerini kullandı. Son günlerde İmralı ile devlet arasında yapılan görüşmelere de değinen Keleş, “Akan kanın durması, memleketimizin bir an önce huzura ve refaha kavuşabilmesi adına olumlu bir gelişme olarak görüyor ve bu adımı samimiyetimizle destekliyoruz” şeklinde konuştu.