Sakarya'da, 26 Eylül 2012 tarihinde sahibi olduğu yerel yayın yapan Anadolu Gazetesi'ni denetlemeye gelen Basın İlan Kurumu çalışanlarına kurşun yağdıran Adnan Uyumaz'ın ilk mahkemesi gerçekleşti. Anadolu Gazetesini denetlemeye gelen Basın İlan Kurumu Sakarya Şube Müdürü Recep Bolat(46) ve Devrim Özergin(43)'i silahla öldüren, Mustafa Süke (36)'yi yaralayan Adnan Uyumaz, tutuklanarak Ferizli Cezaevi'ne gönderilmişti. Sakarya 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün gerçekleştirilen ilk duruşmaya tutuklu sanık Uyumaz, tutuksuz sanıklar Bahattin A, Vedat Ö, Saffet Ö. ve müştekiler Mustafa Süke, Eda Özergin ve Berrin İlkay katıldı. Duruşmada savunma yapan zanlı Adnan Uyumaz; "Basın İlan Kurumu çalışanları 3 kişi olarak gazeteye geldi, kendilerini kapıda karşıladım ve 5 dakika sonra yanlarına geleceğimi söyledim. Yaklaşık beş dakika sonra odama çıktım. Makam koltuğumda Devrim Bey oturuyordu. 20 yıl boyunca Sakarya Şoförler Odası Başkanlığı görevini yürüttüm, bir insanın makam koltuğuna oturulmaması gerektiğini iyi biliyorum. Recep Bey, sinirlendiğimi anladı. Devrim Bey'e kalkmasını söyledim. Devrim Bey, Recep Bey'e baktı, Recep Bey de kalkmasını işaret edince Recep Bey'in yanına geçti. Devrim Bey bana halen Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı yapan S.M ile iyi geçinmemiz gerektiğini söyledi. Aksi takdirde gazetemizin yaşama şansı olmadığını söyledi. 'Sen daha akıllanmadın mı' diye, benzer kelimeler sarf etti, ardından küfretmeye başladı, ben de kendisine burada kızım ve eşimin çalıştığını, bu şekilde hakaret edemeyeceğini söyleyip ayağa kalktım. O da ayağa kalktı, küfretmeye başlayınca elimle ağzını kapatmaya çalıştım.Dört yaşında babamı tek kurşunla kaybettim, bunun üzüntüsü ve korkusunu halen yaşamaktayım. O an Devrim Bey elini beline doğru götürünce silah çekeceğini zannederek, belimdeki ruhsatlı tabancayı çıkardım. Olay anında kendimi kaybetmişim. Rastgele ateş etmeye başladım, kime ateş ettiğimi hatırlamıyorum." Olaydan sonra şoförüne aracını çalıştırmasını söylediğini anlatan Uyumaz; sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha sonra arkadaşım Saffet'in dükkanına gittim. Dükkanda kardeşi Vedat Ö'ye olayı anlattım ve beni İstanbul veya İzmit'e götürmesini söyledim. Olayı duyan Vedat beni götürmeyi reddederek Beşköprü Mahallesine bıraktı. Bir saat sonra Saffet geldi. Kendisine durumu anlatınca, kaçacak durum olmadığını, teslim olmam gerektiğini söyledi, yürüyerek kendisini daha önce tanıdığım Şükrü A'nın göl kenarında bulunan bahçesindeki kulübeye gittim. Tansiyonumu ölçtürdüm, 20-22 civarındaydı. Şeker hastasıyım, şekerim 300-350 idi. İlaçlarımı kullandım ancak mide bulantım geçmedi. Gece 22.00 sıralarında polisler geldi. Polisleri görünce teslim oldum. Olaydan dolayı çok pişmanım." CEZALANDIRILSIN Olayda yaralanan Mustafa Süke ise mahkemede verdiği ifadesinde şunları söyledi: "Bilgisayarı makam koltuğunun önündeki prize takılıydı, programı açmaya çalışıyordu. 5 veya 10 dakika sonra Adnan Bey kapıyı açtı. Devrim Bey'i masasında görünce kızgın ifadeyle 'masamdan kalkar mısın' dedi. Recep Bey, 'burada da priz var' deyince, Recep Bey'in yanına oturdu. Adnan Bey, Devrim Bey'e, 'geçen yılki 19 bin lira cezayı sen mi yazdın' diye sorunca, Devrim Bey de 'ben yazdım' dedi. Adnan Bey masadan kalktı, o sırada Devrim Bey'e küfretti, üzerine yürüdü. Araya Recep Bey girdi.Adnan Bey, eliyle Devrim Bey'in ağzını kapattı, o esnada silah seslerini duydum. İlk önce Devrim Bey'in göğsüne ateş etti, Recep Bey kendisini savunmak amacıyla yüzü koyun yere yattı, sırtına birkaç kurşun geldiğini gördüm. Daha sonra bana döndü, karın bölgeme ateş etmeye başlayınca birkaç isabet aldım. Sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılmasını istiyorum." ŞİKAYETÇİYİM Öldürülen Bolat'ın eşi Berrin İlkay Bolat ise olaydan bir gün önce eşinin Uyumaz ile konuştuğunu kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü: "Adnan Bey telefonda küfürlü konuşuyordu, eşim kendisine sakin olmasını söyledi. Eşim yoğun bakımdayken sürekli yanındaydım, olayı hatırlayıp hatırlamadığını sordum, olayı hatırladığını, bilincinin açık olduğunu, yere düşünce sırtından vurulduğunu söyledi. Sanıklardan şikayetçiyim, cezalandırılmalarını istiyorum. Ben ilk başta gitmemesi gerektiğini söyledim çünkü doğum iznim bitmek üzere idi. O hafta gitmemesini, başka zaman gitmesini söyledim. Fakat gitmesi gerektiğini söyledi. Olaydan bir gün önce Sakarya'ya geldim. Akşam telefonda kendisiyle görüştük, pazar günü döneceğini söyledi. Ertesi gün ölüm olayını haber verdiler. Sanıklardan şikayetçiyim, cezalandırılmalarını istiyorum" Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Uyumaz'ın BİK Şube Müdürü Bolat ile kurum çalışanı Özergin'i kamu görevi sırasında öldürmesi nedeniyle iki kez ağırlaştırılmış müebbet, yerel gazete çalışanı Mustafa Süke'yi kamu görevi sırasında öldürmeye teşebbüs ettiğinden 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme delillerin toplanması için duruşmayı 14 Mart tarihine erteledi. İÇERİDE GERGİN HAVA YOKTU Yaşanan olayda ağır yaralı kurtulan Mustafa Süke, mahkeme çıkışı yaptığı konuşmada; "İçeride önce sanıkların ifadesi alındı sonra biz yani mağdurların ifadesi alındı, bizler şikayetçi olduğumuzu söyledik. Duruşma 14 Mart tarihine ertelendi. Hakimin sorularına Adnan Uyumaz da kendine göre bir ifade verdi. İçeride gergin bir hava yoktu. Normal bir mahkeme süreciydi" dedi. (RKO-HO-Y)14.01.2013 14:29:22 TSI