Yrd.Doç. Dr. Ayfer Karakaya, tarih boyunca katliamlara maruz kalan Alevilerde en fazla kadınların etkilendiğini belirterek, özgün örgütlenmesinin önemine dikkat çekti. Araştırmacı Yazar Kelime Ata ise, Alevi kadınlarının, kendilerini hiçbir zeminde Alevi kimlikleri ile var edemediklerini söyledi. Türkiye'de devlet zihniyetinin yaratmak istediği tek tipleştirmenin aracı olarak farklı etnik köken ve inanç çevrelerine uygulanan imha ve inkar politikalarından en fazla etkilenen toplulukların başında Aleviler geliyor. İktidarın kendi Alevisini yaratma yolunda mubah gördüğü tüm hukuk dışı uygulamalardan ise en fazla Alevi kadınları etkileniyor. Yaşamda kadın olmanın tüm "dezavantajları" ile var olmaya çalışan Alevi kadınlar, devletin olumsuz politikalarından iki kat daha fazla nasipleniyor. Yrd. Doç. Dr. Ayfer Karakaya ile Araştırmacı Yazar Kelime Ata, Türkiye toplumunda alevi kadınların yaşadıkları zorluklar ve sıkıntılara ilişkin DİHA'ya değerlendirmelerde bulundu. 'İktidar alevi kadınları özne olarak görmüyor' Alevilere tarih boyunca katliamların yaşatıldığını vurgulayan Karakaya, katliamlardan en fazla kadınların etkilendiğini söyledi. Alevi kurum-kuruluşları tarafından çalıştayların yapıldığını, bu çalıştayların düzenleyici ve çağırıcılarının da erkekler olduğuna dikkat çeken Karakaya, alevi kadınının özgün varlığının ele alınmasının söz konusu olmadığını, bundan böyle bu doğrultuda çalışmalar yapmak istediklerini söyledi. Karakaya, "Erkeklerin projelerinde sembol olarak bir meta haline getirilmeye devam ediyoruz" dedi. Hükümetin başörtülü kadınlarla ilgili değerlendirmelerde bulunduğunu ancak Alevi kadınlarının hiçbir şekilde ele alınmadığını vurgulayan Karakaya, "İktidar alevi kadınlarını özne olarak görmüyor" dedi. 'İktidar kadın bedeni üzerinde yoğunlaşıyor' Araştırmacı Yazar Kelime Ata ise, iktidarın kadınları üretimin ve ekonominin dışında tutarak cinsiyet üzerinden kaba güce dayalı militarist bir anlayışa sürüklediğine vurgu yaparak, iktidarın bu şekilde kendini koruyarak büyüttüğünü söyledi. Kadınların namus kisvesi altında her şeye maruz kaldıklarına vurgu yapan Ata, alevi kadınların da Alevilik kimlikleri ile yaşayamadıklarını söyledi. Ata, kadınların Alevi kurumlarında ve mensubu oldukları hareketlerde de kendilerini alevi kimlikleri ile var edemediklerini söyledi. Alevilerin kendi sorunlarını hiçbir zeminde ciddi bir şekilde ele alamadıklarını belirten Ata, söz konusu sorunların farklı şekillerde tanımlandıklarını ifade etti. Ata, "Alevilerin kendi sorunlarını algılayamamalarının nedenleri arasında tarih boyunca karşılaştıkları katliamların ve korkuların etkileri büyük. Kürt hareketinin bu etkileri aştığını görebiliyoruz. Ancak alevi hareketi henüz bu evreye gelmiş değil" diye konuştu.