CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, teröristbaşı Abdullah Öcalan'a televizyon verilmesi talimatıyla ilgili olarak, "Dün bana bir mektup geldi, gelir durumu kötü olan vatandaşların odasına televizyon konulmamış. Başbakan'ın talimatıyla gönderiliyor, diğer vatandaşa gönderilmiyor. Demek ki burada Başbakan bir imtiyaz tanıyor. Öcalan'a tanınan tüm hakların diğer arkadaşlara da tanınmasını istiyorum" dedi. Tanal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında İzmir'deki cezaevleri ve karakollarda yaptıkları incelemelere ilişkin bilgi verdi. Polis karakollarında işkence ve kötü muamelenin sona erdiği ve karakolların şeffaf olduğunun iddia edildiğini belirten Tanal, "Ancak kameraların belli bir standardının olmadığını, kör noktaların çok fazla olduğu ve her karakol amirinin kendi inisiyatifinde gelişigüzel yerlere konduğunu gördük" dedi. Bostanlı Karakolu'nda bir kameranın ifade alınan odada ifadesi alınan kişinin arkasına gelecek şekilde yerleştirildiğini belirten Tanal, şüphelilerin ifadelerinin kamera ile kayıt altına alındığı yönünde bilgilendirilmediğini ve bunun 'hile ve aldatma ile ifade alma yöntemi' olduğunu söyledi. Tanal, "İçişleri ve Adalet bakanlıklarının genelge ile bu yanlışları düzeltmesi gerekir" diye konuştu. "CEZAEVLERİNDE İZLENEN TELEVİZYON KANALLARINDA AYRIM YAPILIYOR" Aliağa Cezaevi'ni de ziyaret ettiklerini belirten Tanal, burada binaların mükemmel olduğunu ancak insan kalitesi faktörünün kötü durumda olduğunu söyledi. Cezaevlerinde izlenen televizyon kanalları arasında ayrım yapıldığını ve bunun kişinin öğrenme ve bilgilenme hakkını ihlal anlamına geldiğini belirten Tanal, "Çocuk koğuşunda çocuk kanalları yok. Belgesel kanalları yok. Bölge televizyonlar izlenememekte. TGRT Haber, Beyaz TV, Discovery, 24, Kanal B, Kanal D, TRT 3, TV 8, Ulusal Kanal, Kanaltürk yok. Bu ayrımı neye göre yaptılar? 20 kanal seçmişler, onun dışında hiçbirini izletmiyorlar. Bu vatandaşın haber alma hakkını engellemekte" dedi. Yemeklerin de yeterli kaloriye sahip olmadığını belirten Tanal, "Hatta kadın koğuşunda 'keşke yapmasalar, biz döküyoruz israf oluyor' dediler. Biz gittiğimizde verilen yemekler iyiydi. Mahkumlar bize, 'resmi heyetin geleceğini yemeklerden anladık' dediler" şeklinde konuştu. Cezaevinde müzik, resim, spor yapılacak alanların çok fazla olduğunu ancak hükümlü ve tutukluların yararlanamadıklarını belirten Tanal, kütüphanelerde de güncel kitap bulunmadığını söyledi. Hükümlü ve tutuklulara bilgisayar kursu verildiğini ancak savunmalarını yazmak için bilgisayarları kullanmalarına izin verilmediğini belirten Tanal, kantinlerde de listede yer alan bazı ürünlerin olmadığını, hasta hükümlü ve tutukluların da hastaneye geç gönderildiğini söyledi. Tanal, insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir konunun da tutuklu ve hükümlü kabulleri ve nakillerde yaşandığını belirterek, "Kadın, çocuk erkek fark etmiyor, nakil ve kabullerde çırılçıplak soyuluyor ve buna rağmen elle aranıyor. Bu insan haysiyetiyle bağdaşmıyor, bu ihlallerin bitmesi gerekir" dedi. Tanal, teröristbaşı Abdullah Öcalan'a televizyon verileceği şeklindeki açıklamaların sorulması üzerine, "Dün bana bir mektup geldi, gelir durumu kötü olan vatandaşların odasına televizyon konulmamış. Odalarda televizyonu olmayan vatandaşlar da eşit muameleye tabii tutulsun. Başbakan'ın talimatıyla gönderiliyor, diğer vatandaşa gönderilmiyor. Demek ki burada Başbakan bir imtiyaz tanıyor. Öcalan'a tanınan tüm hakların diğer arkadaşlara da tanınmasını istiyorum" diye konuştu. (MÜG-CC-Y)11.01.2013 14:43:14 TSI