Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP Milletvekilleri Altan Tan, Ahmet Türk ve Aysel TuğlukKürdistan Bölgesel Yönetimi'ndeki Süleymaniye’ye saat 3:30'da gitti. İstanbul Havaalanı'nda gazetecilerin sorulanı yanıtlayan Demirtaş, "Biz mektubu başka yöntemlerle gönderdik. Mektup ulaşmış diye düşünüyorum. Mektubun cevabı aynı yöntemlerle geri gelirse biz de cevabı İmralı’ya ulaşması için katkı sağlayacağız sadece" dedi. Demirtaş, uzun değil bir iki günlük bir seyahat olduğunu, programın gidişatına göre Erbil ziyareti de olabileceğini orada Kürdistan hükümetinin ve değişik partilerin temsilcileriyle bir araya geleceklerini söyledi. "Hem mektup gidiyor, hem bomba yağıyor" Demirtaş, Kandil'e yapılan hava operasyonu ile ilgili ise şöyle dedi: "Sayın Başbakan çoğu zaman yaptığı çağrılarda, 'Silahlarını alıp ülkenin dışına çıksın' diye bir ifade kullanıyor. Ama ülkenin dışında bulunanlara, Kandil'e sürekli hava saldırıları oluyor. Bugün de biliyorsunuz bir hava operasyonu gerçekleştirildi. Böylesi bir tutum, böylesi bir politikayı biz çok tehlikeli olarak değerlendiririz. "Eğer Sayın Başbakan, ortada bir eylem hazırlığı yokken, PKK'nin bir eylem girişimi yokken, buna rağmen bu tip şeyleri onaylıyor, bizzat emir vererek yaptırıyorsa, bu çok tehlikeli bir iştir. Böylesi süreçler için en ciddi güven bunalımı yaratacak, en ciddi kaygı yaratacak girişimler bu girişimlerdir diye düşünüyoruz. Bir yandan çözüm için mektup gidiyor Kandil'e, öbür taraftan da hava saldırısı için savaş uçakları gidiyor. İkisi aynı anda ciddi bir tutarsızlık, çelişkidir diye düşünüyoruz.'' BDP heyetini Süleymaniye'de uçak korkusu olduğu için Habur Sınır Kapısı'ndan gelen BDP İstanbul Milletvekili Önder ile BDP'nin Erbil Temsilcisi Cemal Coşkun karşıladı. Heyet daha sonra konaklayacağı otele geçti. Dün basına yansıyan haberlere göre, mektubu Sırrı Süreyya Önder'in Kandil'e ilettiği öne sürülmüştü. BİANET