Feyzioğlu, Danıştayın 146. kuruluş yıldönümü töreni sonrası salondan ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, çok yapıcı bir dille konuştuğunu savundu. Konuşmasında bir tek kırıcı cümle kurmadığını ileri süren Feyzioğlu, "Bir tane yapıcı olmayan cümleyi bulsunlar, ben de 'Haklısınız, bu yapıcı değildir' diyeyim" ifadesini kullandı. Böyle bir tepki bekleyip beklemediğinin sorulması üzerine Feyzioğlu, "Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin yöneticilerinin hiçbirinden bu tepkileri beklemem. Beklersem yaşadığım Cumhuriyet'in ne kadar sertleştiğini, ne kadar üzücü hale geldiğini düşünürüm ve yola devam edemem" dedi. "Gelin sarılalım birbirimize, birlikte çözelim konuşmasıydı" Kendisinin bundan sonra da konuşmaya devam edeceğini belirten Feyzioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dinlemek isteyen dinler, gelen gelir, gelmeyen gelmez. Böyle bir tepki doğru bir tepki olmadı. Yani önceki yapılan konuşmalara bakın, daha önceki TBB Başkanlarının konuşmalarına bakın, bu 30 Mart sürecinde yaşadığımız o sertliği, o kutuplaşmayı giderecek, 'Gelin sarılalım birbirimize, birlikte çözelim' konuşmasıydı. Birlikte çözmek yerine, 'Ben istediğim şekilde çözerim, dayatırım' anlayışının son anda patladığını üzülerek görüyorum. Tercih tabii bunu yapanlarındır. Türkiye Cumhuriyeti de büyük devlettir, Türk milleti de gerçekten sağduyulu millettir. Benim ne demek istediğimi milyonlarca insanın anladığına ben eminim." Herkesi kucaklamak istediğini, ortamı germediğini ifade eden Feyzioğlu, "Sayın Başbakan anlamsız yere gerdi ve saygı sınırlarını çok zorlayan bir ifade sarf etti. Kötü söz sahibine aittir. Ben kendi temsil ettiğim makama bu cümleyi sarf edeni kınarım ama sahip olduğu makam Başbakanlık makamı olduğu için aynı kelimeyi kendisine iade etmem. Çünkü bizim devlet terbiyemiz var" diye konuştu. Kişilerle makamları birbirinden ayırdıklarını belirten Feyzioğlu, yılda bir kez Danıştay bir kez de Yargıtayda konuşma yapma imkanına sahip olduklarını, bu konuşmada da yapıcı ve sıcak üslupla düşüncelerini aktardığını savundu. Feyzioğlu, "Van ile ilgili anladığım kadarıyla takılmış. Evvelki gün Van'dan ciddi sayıda mağdur geldi. Bu mağdurlar dertlerini anlattılar. Özellikle Başbakan'a bunun iletilmesi gerektiğini söylediler. Belgelerini getirdiler. Doğrudur, yanlıştır, gidilsin araştırılsın. Ama ülkenin Başbakanı'na sosyal hukuk devletine ilişkin bir sorunu iletemeyeceksek, bizim alanımız insan hakları, ne söyleyeceğiz" ifadesini kullandı. "Cumhurbaşkanlığıyla ilgili beklentim ve talebim yok" "İsminin cumhurbaşkanlığı adaylığı için geçtiğinin" belirtilmesi üzerine Feyzioğlu, bu konulara hiç girilmemesini istedi. Feyzioğlu, kendisinin bugün Barolar Birliği Başkanının yapması gereken konuşmayı yaptığını, cumhurbaşkanlığıyla ilgili beklentisi ve talebinin olmadığını söyledi. Seçimlerin huzur içinde yürümesini dilediğini belirten Feyzioğlu, şunları kaydetti: "Cumhurbaşkanları adaylarına başarılar diliyordum. O anda Sayın Başbakan kalkarak son derece üzücü, saygı sınırlarını fersah fersah aşmış bir açıklama yapıyor. Bu konuşmanın her satırı düşünerek hazırlanmıştır, her satırı yapıcıdır. İçinde kumpasla ilgili mücadele vardır, 'Biz de destek verelim' vardır. Yolsuzluk soruşturmasında 'Yolsuzluk var' demedik, 'Yolsuzluğu ortaya çıkaracak olan da bağımsız ve tarafsız yargıdır' dedik. Neden şikayetçi olmuştur Sayın Başbakan? 'Hepimiz birbirimize kardeşçe yaklaşalım, elimizi uzatalım' dedik. Sayın Başbakan bundan mı şikayetçidir? 'Sorunları konuşarak çözebiliriz, Anayasa Mahkemesinin 367 kararı yanlıştı ama bu kararı doğrudur. AİHM içtihatlarına dayanan kararlardır. Hoşlanmayabiliriz ama saygıyla karşılamalıyız' dedik, bundan mı rahatsız olmuştur. Bunların incitici cümleler olduğunu sanmıyorum. Demokrasilerde bu sözler söylenir. Cevapları da başka ortamlarda verilir." Feyzioğlu, soru üzerine, Başbakan Erdoğan'ın sözleriyle ilgili dava açmayı düşünmediğini kaydetti. (CNTNÜRK)