DSP Genel Başkanı Masum Türker, diğer sol partilerle birleşmeleri için kendilerine baskı yapıldığını söyleyerek, "Biz başka partilerle birleşmeyeceğiz. Çünkü biz program sahibiyiz, inanç sahibiyiz. O programı iktidara taşımak istiyoruz" dedi. DSP Genel Başkanı Masum Türker, Aydın Üniversitesi Siyaset Okulu'nun Hilton Otel'de düzenlediği "Geleceğin Türkiyesi ve Siyaset" konulu programda konuştu. Türkiye'nin önündeki fırsatları ve tehlikeleri iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Masum Türker, "Türkiye şu anda büyüyen ülkeler sıralamasında 17'nci sıradadır. Ancak bu AK Parti iktidarı döneminde olmamıştır. Biz iktidardayken de 17'nci sıradaydı" diye konuştu. Türkiye'de kurumsallaşmış iki siyasi partiden birinin DSP olduğunu, liderleri değişsse de bu iki partinin varlığını sürdürdüğüne dikkat çeken TÜrker, liderleri değişen diğer siyasi partilerin ise varlıklarını sürdüremediğini söyledi. DSP'nin diğer sol partilerle birleşmesi yönünde kendilerine baskılar olduğunu ifade eden Türker, bunu ise asla düşünmediklerini belirtti. Bülent Ecevit'in de partisini bırakmadığını hatırlatan Türker, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz başka partilerle birleşmeyeceğiz. Çünkü biz program sahibiyiz, inanç sahibiyiz. O programı iktidara taşımak istiyoruz. Tavsiyem, sizlerin de inancınıza, inandığınız düşünce ve programa sahip çıkmanızdır. On kişi de olsanız, beraber kalın, inancınızı, düşüncenizi iktidar yapmaya çalışın. Yakın siyasi tarihimizde bunun iki örneği var. Birisi Bülent Ecevit, diğeri Necmettin Erbakan. Bülent Ecevit isteseydi, başka bir partiden milletvekili seçilebilirdi. Ancak o bunu tercih etmedi, DSP kuruldu, baraj altında kaldı, ama inat etti, ilk seçimde barajı aştı, sonraki seçimde DSP solun birinci partisi oldu, ardından iktidar oldu. DSP kurulduğu 1985'ten sonra iki kez iktidar oldu. 56 ve 57. Hükümet'i kurdu. Bakın, CHP hala iktidar olamadı. Erbakan da yılsaydı, bıraksaydı, bugün onun düşüncesini taşıyan parti iktidar olabilir miydi?" "GENÇLERDEN ÇOK UMUTLUYUM" Öğrencilere ABD'li stratejist, George Friedman'ın 'Gelecek Yüzyıl' adlı kitabında Türkiye için öngörüleri bulunduğunu söyleyen MasumTürker, "Kitaba göre Türkiye olduğu yerde saysa bile 10. Ülke olacak. 2040 yılında savaş çıkacak. 2030 yılından sonra Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada çok ciddi yapısal değişiklikler olacak" diye konuştu. Türker ayrıca, Türkiye-Suriye ilişkilerinde yaşananların ülkeyi her geçen gün zora soktuğunu, yanlış dış politika yaklaşımları yüzünden ülkenin iyice dışa bağımlı hale geldiğini anlattı. Türkiye'de servetin el değiştirdiğine de dikkat çeken Masum Türker, yabancı sermayenin, köprüler, otoyollar ve barajlarda da egemen olduğunu, bunun ülkenin ekonomik bağımsızlığı açısından tehlike oluşturduğunu kaydetti. Gençlere "Geleceğin yönetici kadroları sizlersiniz, demokrasiyi işletebilecek demokrat kadrolar aranızdan çıkacak, sizlerden çok umutluyum" diyen Masum Türker, öğrencilerin yönelttiği soruları da yanıtladı. Masum Türker, DSP'nin bölünmesi sürecine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, DSP'nin bölünmesinde, Ecevit'in ABD'nin Irak'ı işgaline karşı çıkmasının ana etken olduğunu anlattı. Masum Türker, DSP'nin laikliğe inanan ve inançlara saygılı laiklik anlayışı ile hareket eden bir parti olduğunu, inanç sömürüsü yapmadığını ve iktidarı hedefleyerek çalışmalarını bu çerçevede sürdürdüğünü söyledi. (AT-ÖK-Y)04.02.2013 16:30:47 TSI