CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, paralel devlet yapılanmasıyla ilgili olarak "Darbeye güçleri yetmez ama TSK'da etkin oldukları yerler var"" dedi. CHP'nin Ergenekon'dan tutuklanıp, Balyoz davasından mahkum edilen ve 4 yılı aşkın süre hapis yatan milletvekili Dursun Çiçek, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında darbe söylentileri ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) cemaat yapılanması üzerine değerlendirmede bulundu. Çiçek, gazetecilerin, TSK'nın darbe yapacağı iddialarının ortaya atılmasını ve TSK'nın da darbe yapılmayacağı yönünde açıklama yapmasını nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine şunları söyledi: YILLARCA SİLAHLI GÜÇLERİ ELE GEÇİRMEYE ÇALIŞTI, YARGIYI ELE GEÇİRDİ "Silahlı Kuvvetler durup dururken 'Darbe yapmayacağız' diye açıklama yapmıyor. Daha çok kamuoyunda, özellikle bazı düşüncelerin, bazı siyasi grupların kalemşörlüğünü yapan bazı gazeteci arkadaşların kışkırtıcı açıklamaları sonucu, bunlara cevap olarak böyle bir açıklama yapılmıştır. Cemaat Silahlı Kuvvetlerde etkin olsaydı, darbe yapacak güce ulaşmış olsaydı bu hukuk darbesinin, kumpas davalarının hedefine Silahlı Kuvvetleri oturtmazdı. Yıllarca silahlı kuvvetleri ele geçirmeye çalıştı, yargıyı ele geçirdi, polisi ele geçirdi ama Silahlı Kuvvetleri ele geçiremediği için dış güçlerin de desteği, yönlendirmesi ile kumpas davalarının hedefine Silahlı Kuvvetleri oturttu. FETÖ denen, paralel devlet yapılanması denen örgütün Silahlı Kuvvetlerde darbe yapacak, onu ele geçirecek gücü yoktur. Ancak özellikle istihbarat, bilgisayar ve insan kaynakları yönetiminde etkin olduğu noktalar vardır. Oralardan da temizlenmesi ve biran önce Silahlı Kuvvetlerin milli ordu, cumhuriyetin ordusu vasfına yüzde yüz kavuşturulması esastır." Çiçek, Türkiye'nin Suriye'de kırmızı çizgi olarak ilan ettiği bölgeye, PYD'nin yerleşmesine yönelik iddialar olduğunun belirtilmesi üzerine de şunları kaydetti: "Türkiye'nin devlet iradesinin ortada olduğu bir süreçte PYD'nin veya PKK'nın bu amacını gerçekleştiremeyeceğini, buna gücünün yetmeyeceğini ifade etmek istiyorum. Eğer ihlal edilirse, zorlanırsa Türkiye'nin gerekirse orada kuvvet kullanabileceğini de ifade edebiliriz. Türkiye'nin güneyden kuşatılmasına, Türkiye'nin müsaade etmeyeceğini belirtmek istiyorum. Türkiye bu konuda kararlıdır. Gerekirse kuvvet de kullanabilir."