<p style="color: rgb(0, 0, 0); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 22px;"><strong>İlhan Siyahtaş</strong></p> <p style="color: rgb(0, 0, 0); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 22px;"><strong> </strong></p> <p style="color: rgb(0, 0, 0); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 22px;">Basın açıklamasında ilk olarak konuşan Eski İl Başkanı Abdullah Aras “ Bizleri çetecilik ile suçlayanlar görsünler ki, bizler yine buradayız ve hizmet için buradayız, birlik için buradayız ” dedi.</p> <p style="color: rgb(0, 0, 0); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 22px;">Abdullah Aras”<strong> </strong>Bilindiği üzere AK Parti İl teşkilatından istifa etmiştik. Bugünde yeni göreve atanmış arkadaşımıza bu görevi bu binada teslim etmek için, birlikte beraberliğimizi göstermek için bir araya geldik. Arkadaşımız daha önce partimizde farklı yerlerde görev almıştır ve bu konuda kendini kanıtlayan bir dava arkadaşımızdır. Bizler bu makamların gelip geçici olduğuna inan insanlarız. Bu makamlarda dün başkaları vardı, belli bir süreliğine biz bu makamda oturduk şimdi ise bu arkadaşımız bu makamda oturacak. Bu yüzden bizler bu makamların geçici olduğunu çok iyi bir şekilde biliyoruz. Dolayısıyla bizler bu makama geldiğimiz zaman çok sevinmeyip, bu makamlardan gittiğimiz zamanda çok üzülmememiz gerekiyor. Buranın sürekli bir emanet olduğunu çok iyi bilmemiz gerekiyor. Bu anlamda önemli olan bizim bu makamları nasıl bıraktığımızdır. Bizde hamdolsun ki bütün teşkilatım olarak başta kendi şahsiyetime, teşkilatıma ve AK Parti teşkilatına hiçbir leke bırakmadan, hiçbir haram getirmeden bugün ak bir sayfa bırakmanın gururunu yaşıyor ve bunun sevinci içerisindeyiz. Adalet ve Kalkınma Partisi bu bölgenin bir gerçeğidir ve bu bölgenin olmazsa olmazıdır. Ben bu bölgede yaşayan bir Kürt olarak Adalet ve Kalkınma Partisi bu bölge için, Kürtler için büyük bir şans olduğunun bilinci içerisindeyim. Hele ki bu partinin liderinin bu bölge için gecesini gündüzüne katarak çalışması bunun en açık göstergesidir. Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de liderimiz Cumhurbaşkanı olacak ve bu bölgedeki refah en hat safhaya çıkacaktır. Bu bölge daha da ileriye gidecektir. Dolayısıyla böyle bir partide olmak, böyle bir lidere sahip olmaktan dolayı değil bu partide il başkanı olmak, bu partinin bir üyesi bile olmak büyük bir şereftir. Bizlerde hamdolsun ki 3 yıl 4 ay boyunca halkımıza hizmet ettik. Bundan sonra da bu bayrağı daha ileriye taşıyacak ve yenilikler ekleyecek arkadaşımıza da bayrağı teslim edeceğiz. Bugün dünden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Bu bölgenin diğer bölgelere göre daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. Bu anlamda kardeşliğe ihtiyacımız var. Küskünlüğe mahal vermemeliyiz. Aksi taktirde diğer muhalif partiler bunu değerlendirir ve gün geçtikçe güçlenir. Bu anlamda bizim herkesi kucaklamamız gerekiyor. Bunu yapmazsak gün geçtikçe erimeye yol açarız ve bitmeye doğru gideriz. Bizim tek temennimiz bu binaya adım attığımız zaman güler yüz ve teveccüh ile karşılanmaktır. Bu oldukça bizler her zaman gelip gideceğiz ve bu anlamda çalışacağız. Bizim bu davamız pazara kadar değil mezara kadar olacak. Biz bu davanın her zaman yanında ve arkasında olacağız. Son günlerde teşkilatım hakkında sosyal medyada çok çirkin bir olayı duyduğumdan dolayı çok üzüldüm. Bu teşkilatı çetecilik ile suçlayan insanları kınıyorum. Bu teşkilat hiçbir zaman çetecilik teşkilatı olmadı. Adalet ve Kalkınma Partisi çetecilerin ve teşkilatçıların yeri değildir. Ama biri kalkıp densizce bu teşkilatı çetecilik ile suçluyorsa yazıklar olsun diyorum. Eğer biz bu teşkilatı çetecilik teşkilatı ile yönetmiş olsaydık. Bugün bu güzel tabloyu ve bu ilki gerçekleştiremezdik. Temenni ederim bu arkadaşlarda 2009 yılında bu görevi bıraktıkları zaman onuru ve hasiyetleri ile böyle bir görevi, böyle bir toplum karşısında bu şekilde bu görevi ifşa etmiş olsalardı. Ama maalesef kendilerine makam ve mevki verilmediği takdir, kendi kulağımla duymuş olduğum şahıs ‘Hakkımı Erdoğan’a nasıl helal ederim?’ diyebilecek cürette bulunan bir insandır. Sözlerime burada son verirken, rabbim birlik ve beraberliğimizi bozmasın, bu ramazan hayrına bizi her zaman kardeş eylesin. Ben yol arkadaşımıza bu görevin kendisine hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.</p> <p style="color: rgb(0, 0, 0); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 22px;"><br>Ak Parti İl Başkanı Av. Zahir Soğanda ise<strong> “</strong>Van güzelliklere layık bir ilimizdir. Ancak bu kadar güzelliğe layık olan bir şehir ve zamanında büyük medeniyetlere başkentlik yapmış olan şehir maalesef eski hükümetler döneminde istediği noktaya gelmemiştir. Ancak 12 yıldır hükümette olan AK Parti hükümeti sayesinde Van istediği yere gelmiştir. Son seçimlerde de Van büyükşehir olmuş ve gün geçtikçe de gelişmiştir. Bu anlamda burada emeği geçen çok önemli arkadaşlarımız gelip geçmiştir ve her geçen gün Van daha da gelişmiştir ve yol almıştır. Son olarak yaklaşık olarak 3 yıl 4 aydır Abdullah Aras Bey burada hizmet vermiştir ve güzel çalışmalar yapmıştır ve bu memlekete değer katmıştır. Ben bu yüzden daha önce görev yapanlar ve vefat edenlere rahmet diliyorum. Bunun yanı sıra gelen teşkilatta görev alan arkadaşlarımıza, elini taşın altına koyan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz haftalar içerisinde alınan karar doğrultusunda teşkilat istifa etmiştir. Benim çok yakın arkadaşlarım ve ağabeylerim teşkilattan istifa istendi. Bu bir bayrak yarışıdır. Dolayısıyla zaman zaman değişikliğe ihtiyaç vardır ve bu değişiklik yapılmıştır. İstifalardan sonra sizlerin de takip ettiği gibi bir adaylık süreci başladı ve başvurular yapıldı. Ben bildiğim kadarıyla yaklaşık olarak 25-30 kişilik bir başvuru yapıldı. Yapılan kamuoyu yoklamaları, genel merkezin yapmış olduğu yoklamalar ve özgeçmişlerine bakıldıktan sonra bu arkadaşların hepsi bu görevi en iyi şekilde yapabilecek arkadaşlarımızdı. Ancak bu görev sadece bir kişiye verilecekti. Sayın Başbakanımızın, Genel Başkanımızın teveccühü ile ben Zahir Soğanda seçildim. Bende inşallah önümüzdeki dönemlerde bu görevi en iyi şekilde yerine getireceğim ve bu teşkilata layık bir üye olurum. Başbakanımız bu görevi bana verirken, Van’ı çok sevdiğini dile getirdi ve sizlere selam yolladı. Verdikleri tek mesaj ise, “Sevgi saygı içerisinde, birlik beraberlik gösterin ve herkesi kucaklayın” demesiydi. Bizde inşallah bu şekilde yapacağız ve emin adımlarla çok iyi bir şekilde yol alacağız. Hiçbir sıkıntıya mahal vermeden beraber yürüyeceğiz. Bu görev kutsal bir görevdir. Ancak biliyorum ki bu görev kutsal olduğu kadar çok ağır bir yüktür, çok ağır bir vebaldir. Dolayısıyla bu vebalin altından ak bir şekilde çıkmamız gerekiyor. Biz başta Başkanımız Abdullah Aras ve arkadaşlarını bırakmayacağız ve hep birlikte çalışacağız. Bildiğiniz üzere bir çözüm süreci sürüp geliyor. Bu süreç özellikle bölgemiz ve ilimiz için çok büyük önem arz etmektedir. Temel amaçlarımızdan bir tanesi bu sürece sahip çıkmamız gerekiyor ve bu süreci korumalıyız. Yine temel amaçlarımızdan bir tanesi STK’lar, Kamu Kurum ve Kuruşlarla, Odalarla, Derneklerle ve Basınla birlikte kardeşliği tesis edebilmenin yollarını arayacağız. Huzur ve barışın yollarının arayışı içerisinde olacağız. Bu koltuğu sadece vücut ile doldurmayacağız bu zamana kadar gelen sürecin üzerine koyarak yeni yollara adım atacağız ve ilerleyeceğiz. Bunun yanı sıra 2011 yılında iki büyük deprem yaşadık. Bu depremlerden sonra ilimiz büyük bir ekonomik krizin içine girdi. Ancak şunu da çok iyi bilmemiz gerekiyor ki hükümetimizin vatandaşlara çok büyük ve güzel teşvikleri bulunuyor. Özellikle bizim bölgemiz için bu olanaklar çok fazla yeter ki bizler kullanabilelim. Bu anlamda bütün işadamlarımız ve arkadaşlarımız ile birlikte ilimizi en iyi yere getirmemiz gerekiyor. Bu süreç ile birlikte zaman zaman bir moralsizlik oluyor. Van’ın gelişmişlik anlamında diğer illere göre gelişmişliği çok kötü bir noktada değiliz. Ancak ileriye yönelik olumsuzlukları bazen moralsizliğe neden oluyor. Biz Dünyadaki en iyi yerlerden bir tanesine sahibiz. Bu yüzden geleceğe umutlu ve ümitli bakmalıyız. Bu anlamda moralimizi yüksek tutmalıyız. Hepimizin bu anlamda üzerine düşeni yapması gerekiyor ki çok daha iyi yerlere gelebilelim. İstişare ve dayanışma içerisinde olmayız. Bunu yapalım ki geleceğe çok iyi bir şekilde yürüyeceğiz ve yolumuza devam edeceğiz. Son olarak önümüzde bir Cumhurbaşkanlığı süreci var. Bu süreç demokrasi yanlıları ile despot yanlılarının mücadelesidir. Biz bu mücadeleden başarıyla çıkmak zorundayız. Eğer ki geleceğe umutla bakıyorsak bu işi despotlara bırakmamalıyız. Sayın Başbakanımız 31 Temmuz’da Van’a gelecekler ve burada bir miting düzenleyecekler. Bütün Van halkımız mitinge davetlidir. Hepimiz o mitinge gelelim ve Başbakanımızı güzel bir şekilde karşılayalım” şeklinde konuştu.</p>