MHP İzmir Milletvekili ve Grup Başkan Vekili Oktay Vural, "AKP ve BDP'yi uyarıyorum; ayrımcı bölücü dilden fitne fesat dilinden vazgeçin" dedi. Partisinin İzmir il binasında basın toplantısı düzenleyen MHP İzmir Milletvekili ve Grup Başkan Vekili Oktay Vural, İmralı görüşmelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. PKK' nın silah bırakması tehdidiyle çözüm adı adlında Türk milletine ötenazi teklif edildiğini belirten Oktay Vural, "Bizden istenen milli kimliğimiz, egemenliğimiz. Sosyolojik, tarihi ve kültürel gelişmelerle Türk milletinin milli kimliği oluştu. Siyaset terzilerinin eliyle kırpılıp biçilecek bir kimlik değil Türk kimliği. Kimseyle paylaşacak bir milli kimliğimiz yok. Duyarlılığa davet ediyorum. İnsanlarımızı gelecekten umutsuz hale dönüştürüyor. Herkesin bayrağa sahip çıkmaya davet ediyorum" dedi. Vural, BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık'ın Balkan göçmenlerine yönelik kullandığı 'sonradan bu ülkeyi vatan edinenler haddini bilecek' şeklindeki sözlerine de tepki gösterdi. Vural, "Beyefendiler sizin Anayasa'ya yazıp çizmekle bu milletin kimliği oluşmadı ki. Bugün geldiğimiz noktada, kullanılan ifadeler, 'sonradan bu ülkeyi vatan edinenler', 'herkes haddini bilecek'. AKP de BDP de haddini bilecek. Bu millet sana oyunu verdi, kimliğini değiştirmek için oy vermedi. Kimin doktor avukat olmasının önünde engel var? Siyasal Kürtçülük zihniyetinin memleketimize ve ülkemize hayrı yok. Kimsenin size laf etmeye hakkı ve haddi yoktur. PKK terör örgütünün siyasal amaçlarını meşrulaştırarak milleti etnik kimlikler çerçevesinde ayırmak ve huzursuzluk sokmak istiyorlar. Balkandan gelip vatanlarına gelmiş. Bu milletin ailesinin içine etnik kimlik sorunu ve fitne-fesat sokmak isteyenlerin nelere malolduğunu Balkanlardan buraya gelenler gayet iyi biliyor" diye konuştu. AK Parti'nin tuzağa düştüğünü, PKK ve BDP ile aynı söylemleri kullandığını dile getiren Oktay Vural, PKK terörü son bulsun diye özerkliğe giden bir çözüm yolu izlemenin tarihi sonuçları olacağı uyarısında bulundu. Vural, Türkiye'nin AK Parti-BDP ve KCK işbirliğindeki 'derin koalisyonuyla' bir girdabın içine sokulmaya çalışıldığını savundu ve şöyle konuştu: "AKP bir tuzağa düşmüştür. PKK terör örgütüyle mücadele yerine siyasal çözüm arayışıyla Barzani'nin siyasal Kürtçülük kartını oynamak suretiyle Kurdistan devletinin kurulma hayaliyle kendisine önemli imkanlar verilmiştir. Maalesef Barzani Talabani ve PKK dış devletlerin ve BOP'un himayesinde aynı hedef için çalışmaktadır. PKK terör örgütü son bulsun diye özerkliğe kadar götüren bir zihniyete yol vermek bu coğrafyada tarihin sonuçları ortaya çıkarır. Bu politikalar İzmir'de yaşayan Mardin, Urfalıları daha fazla rahatsız etmektedir. MHP olarak bugünkü koşullar değişmediği sürece uzun süreli çöküş dönemine girileceğiyle ilgili endişemizi paylaşıyoruz. Oynadığınız oyun kötü bir oyun. Şark meselesi adı altında egemenliğimiz parçalanıyor. AKP-BDP-KCK derin koalisyonu milletimizi bir girdabın içine sokmaya çalışıyor. Bu gidişat gidişat değil." MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, yerinden demokratik yönetim ve Bütünşehir yasasının amacının da ülkeyi bölmeye yönelik olduğunu söyledi. Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yerinden demokratik yönetim adı altında eyaletler sistemine yavaş geçiş var. Bütünşehir yasası ile şimdi bu yasa eyaletler sisteminin ve dolayısıyla bir başkanlık sisteminin altyapısını oluşturuyor. Bunlar onların talepleridir. Önce idamdan kurtardılar, ağırlaştırılmış müebbet hapis, şimdi hafifletilmiş, sonra ev hapsi. Televizyonu getirdiler. Telefonla da Kandil ile görüşüyor. Şimdi bir ev de yapıyorlar. Adım adım bölücülük propagandası yapılıyor. Bülent Arınç, 'ne isterlerse vereceğiz' demedi mi? Sanki babasının terekesinden veriyor. Hazmettire hazmettire bu süreç ilerletiliyor." On aydır paralarını alamayan BMC işçilerine de destek veren Oktay Vural, hükümetin de devreye girmesi gerektiğini, kendisinin görüşmeler yaptığını ve umutlu olduğunu belirtti. Vural, BMC'nin yaşatılması gerektiğini vurguladığı sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir'de üretim yapan merkezlerimiz başka illere taşınıyor. Sadece oradaki işçilerin sorunu değil. Oradaki oluşturulan katma değer ve ihracat değerleri Türk ekonomisi için önemli. Hükümetin de devreye girmesi gerekiyor. Çeşitli görüşmeler yaptım, inşallah umutluyum. On aydır maaş alamayan işçilerimizin uzun dönemli istihdamını sağlayacak olumlu gelişmelerin olabileceğine ilişkin bilgiler var. Bu ayın sonuna kadar olumlu adımlar atılacağını umut ediyoruz. Bu sorun ekseninde rant arayışı içinde değiliz. Ama BMC Türkiye'nin rekabet gücüdür ve orada çalışanların da ekmek teknesidir. BMC'yi yaşatmalıyız. İnsanlar o kadar sıkıntı içinde ki. Eli kulağında olduğunu düşünüyorum. Olumlu haber verebilmeleri umudunu muhafaza ediyorum." (HD-YHY-Y)15.02.2013 15:28:01 TSI