CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep’teki Zeugma müzesinde bir televizyon kanalında yapılan canlı bağlantıda, terör, FETÖ operasyonları, Türkiye’nin Cerablus’a gerçekleştirileceği iddia edilen sınır ötesi operasyon, IŞİD, Gaziantep’teki terör saldırısı gibi güncel konularda çarpıcı açıklamalar yaptı. Gündeme ilişkin sorulara cevap veren Kılıçdaroğlu, artan terör olayları ve üst akıl komploları ile ilgili soruya, “Bizim üzerimizde oyun oynamak isteyenler olabilir. Yapmamız gereken çalışma, bize yönelik oynanan oyunu nasıl açığa boşa çıkarabiliriz. Kan kaybını, terörü nasıl önleyebiliriz. Asıl ortaya çıkarmamız gereken budur. Komplo kuranlar olabilir. Her gün gizli operasyonlar, kapı arkası diploma gibi pek çok konu gündeme geliyor. Olabilir. Tarihin her döneminde bu tür olayları görmek mümkün. Devleti yönetenler, bu tür komplolara karşı hazır olmak zorundalar. İstihbarat kurumlarınızı güçlendirirsiniz, haber alırsınız, önlemek iççin tedbirlerini alır, gereğini yaparsınız” dedi. 15 Temmuz Darbe girişimi CHP lideri Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişimi ve öncesindeki terör saldırıları konusunda ise, “15 Temmuz’da Türkiye ciddi bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. Ama büyük bir fırsat yakalandı. Meclis’te grubu bulunan 4 parti ortak hareket etmiştir. Gerginlik uzlaşma havasına dönmüştür. Bu havayı bozmamak gerekir. Öte yandan biz demokrasimizi güçlendirebileceğimiz, yeni darbe girişimlerinin hazırlanmayacağı, Parlamenter sistemin işler hale getirebileceğimiz, ülkenin bugüne gelmesi ile ilgili ortaya çıkan sorunlar için yeni bir iradeyi ortaya koymamız gerekir. 15 Temmuz’dan önce de vardı, terör saldırıları. Türkiye bir anlamda terörle yaşamaya mahkum bir ülke konumuna geldi, bu bizi rahatsız ediyor” dedi. Gaziantep’teki bombalı saldırı Kılıçdaroğlu, “Eğer Ankara’da bir iddianameye IŞİD terör örgütlünün Gaziantep’teki düğünlerde saldırı yapabileceğine dair bilgiler, bulgular varsa ve saldırı gerçekleşiyorsa, ciddi bir zafiyet sorunu vardır. Bunu Başbakan’a söyledim. Bu bir gerçek, daha evvel bir tweet atıldığı da biliniyor. Bu tweette, bu iddianameye giren bilgiye rağmen, böyle olaylar yaşanabiliyorsa istihbarat zafiyeti vardır” ifadelerini kullandı. “70 ilden militan devşirmişler” Kılıçdaroğlu, IŞİD terör örgütü ile ilgili değerlendirmede ise, “IŞİD, 70 ilden militan devşirmişler. Böyle yapabiliyorsalar, bir taban bulmuşlardır demektir. Bu taban nasıl kuruldu. Taban kurulurken, hükümet nasıl bir önlem aldı. İş yeri açtılar, toplu eylemler yaptılar. İnternet siteleri vardı, yayın yapıyorlardı. Biz devleti yönetirken risk oluştuktan sonra önlem alma alışkanlığına sahibiz. Gerçek anlamda, riski önceden haber alır, önlemleri alınır, meseleyi bitirirsiniz. Ama risk oluşuyor, hep beraber ağıt yakıyoruz, lanet olsun, bu son olur diyoruz, bir dahaki oluyor” dedi. Sınır ötesi operasyona misilleme iddiası IŞİD’in Cerablus’a yapılacak olan istihbaratı önceden haber alıp, Gaziantep’te misilleme amaçlı saldırı düzenlendiği iddiasının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, bu konuyu Başbakan Binali Yıldırım ile konuştuklarını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Bu konuda konuştuk. Bu bilgileri paylaşmam doğru olmaz. Suriye’deki gelişmelerin sorun oluşturduğunu biliyoruz. Türkiye’nin hem kendi güvenliğini, hem komşuları ile olan ilişkilerini düzenlemesi, yeniden ele alması gerekiyor. Biz bunu söyledik” dedi. Rusya konusu Rusya’ya rağmen Suriye’ye müdahale etmenin mümkün olmayacağını belirten Kılıçdaroğlu, Rusya’nın Suriye’ye iyice yerleştiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, “Suriye Rusya’ya göre hayati önemi olan bir ülkedir. Rusya’ya rağmen Suriye’ye müdahale etmenin faturası ağır olur. Türkiye ağır fatura ödedikten sonra bu durumu fark etti. Şimdi çok güçlü bir şekilde Rusya, Suriye’ye yerleşti. ABD, Suriye’ye yerleşti, İran da yerleşti. Dışarıda kalan sadece Türkiye oldu. Cumhuriyet tarihinin en büyük yenilgisini yaşadı. Bunu telafi etmeye çalışıyorlar. İsrail’le yanlış politika güdüldü, Mavi Marmara’da büyük hatalar yapıldı. Şimdi, anlaşma yaptılar. 20 milyon dolara Türkiye’nin itibarı satılmıştır. Her türlü tavizi verdikten sonra herkes sizinle dost olur zaten. Verdiği her kararın arkasından Türkiye’den ödün bekleyecektir. Her seferinde Türkiye ödün verecektir” şeklinde konuştu. “Ortadoğu’daki bir kabilenin başkanının bile kafa tuttuğu ülke haline döndük” Kılıçdaroğlu, “Ortadoğu’daki kabile başkanlığının bile kafa tuttuğu bir ülke haline döndük. Bu benim ağrıma gidiyor. İlişkilerin düzelmesini istiyoruz. Bunun bedeli olması lazım. Ben getirmedim, siz getirmediniz, simitçi de getirmedi. Bu ülkeyi yönetenler getirdi. Parça parça hatalarına vardıklarını ifade ediyorlar. Bu hataların maliyetini de dile getirmek zorundayız” diye konuştu. Suriye’ye operasyona şartlı destek Kılıçdaroğlu, Suriye’ye yapılacak operasyona, uluslar arası hukuk çerçevesinde destek vereceklerine kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin yabancı bir ülkeye silahlı güç göndermesine doğru bulmayız. Ancak uluslararası hukukun öngördüğü koşullarda bu olabilir. Kendi güvenliğimizi sağlamalıyız. Türkiye ağırlığını koyarak, bu anlamda uluslar arası hukuk çerçevesinde her türlü desteği veririz. Uluslararası hukukun dışına çıktığınız zaman size ödetirler. Maliyetine katlanırız. Kandil’i uçaklar vuruyor, uluslararası hukukun içerisinde bir olay. Başka bir ülkenin topraklarına girdiğiniz andan itibaren bu çatışma, farklı boyutlara her an ulaşabilir. Bunun maliyeti de çok ağır olur” uyarısında bulundu. Uluslararası toplumun desteğini alarak, kendi çıkarlarını savunabilir. Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu unutmamak gerekiyor. Uluslararası alanda bir saygınlığı vardır. Haksız saldırılar olduğu zaman NATO’nun doğal olarak Türkiye’nin yanında olması, desteklemesi görevi de vardır. Ama bunları uluslararası hukuk içerisinde olduğu sürece isteme hakkımız vardır” dedi. TBMM Araştırma Komisyonu Darbeyi araştırma komisyonu kurulduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, bir komisyon üyesinin de daha önceden Fethullah Gülen’i öven bir üye olduğunu belirtti. İsim vermeyen Kılıçdaroğlu, “Araştırma komisyonu kuruldu. Tüm bu ayrıntıların ortaya çıkması lazım. Komisyonun ismini vermeyeyim, bir üyesi 15 Temmuz öncesi yazdığı köşe yazısında ‘Fethullah Gülen’in, son bin yılda yetişen en büyüklerden birisi, Türk büyüğü’ olduğunu yazdı. Bu araştırma komisyonu üyesi olarak görev yapıyor. Umarım sağlıklı görev yapar. Komisyonun amacı, siyasi ayağına bakacak. Olayın siyasi boyutunu ortaya çıkarmaktır. Darbecilerin, atanmasını kimler yaptı. Kimlerin imzasıyla atandılar. Kimler onay verdi. Bunların ortaya çıkması lazım” dedi. OHAL uygulamasında çıkan kanun ve kararnameler Kılıçdaroğlu, “OHAL uygulaması ile çıkacak kanun hükmündeki kanun ve kararnameler, o kadar zaman için geçerlidir. OHAL’de devlet yeniden inşa edilmez. Devletin inşa edileceği yer TBMM’dir. Meclis, 15 Temmuz akşamı dahil olmak üzere çok önemli bir sınav vermiştir. Darbeyi püskürtmüştür. En büyük sorumluluk TBMM’dedir. Yetki aldınız, anayasaya uygundur. Meşrudur. Ohal sonrasını düzenlerseniz, parlamentoyu devre dışında bırakıyorsunuz. O zaman orada hukuk yoktur. Bizim üzerinde durduğumuz nokta bu. OHAL sonrasını düzenleyemezsiniz. OHAL sonrası için teklifin geleceği yer TBMM’dir. Bizim şikayet ettiğimizi, hükümetin şikayet ettiği konular var. Elbette hepimiz burada yaşıyoruz. En güzel, en demokratik, insan haklarına saygılı yasaların çıkmasını istiyoruz. Yetki aldık, bu yasaları çıkarmak istiyoruz derseniz, buna karşıyız” şeklinde konuştu “Darbenin felaket olduğunu kabul edilmesi gerekiyor” Kılıçdaroğlu, darbenin felaket olduğunun kabul edilmesi gerektiğini kaydederken, darbe yasalarının kaldırılmasını istedi. Kılıçdaroğlu, “Darbenin bir ülke için felaket olduğunu hepimizin kabul etmesini gerekir. Darbeler önceki yıllarda ülkeyi geri götürdü. Biz ısrarla Türkiye darbe hukukundan arınmalı diyoruz. Darbecilerin getirdiği yasalardan arınması lazım.12 Eylül darbe hukuku, halen yürürlükte. Yasaları bırakın kaldırmayı, bu yasalar güçlendirildi. Bunların getirdiği hukukla Türkiye’yi yönetiyorsunuz. Gelin el birliği ile bu yasaları kaldıralım. Tam demokrasiyle ülkeyi yönetelim. Biz kendi özgür irademizle AB’ dayatmalarına gerek kalmadan, attığı adımları atalım. Yasalaştıralım. Şuanda bu yönde hareket etmeyen iktidar kanadı. Hiçbir partinin hakkını yemek istemem. Her parti, koşulsuz desteklemiştir. Tam demokrasiye ihtiyacımız var. Bunu yakalamak zorundayız. Türkiye’yi darbe hukukundan arındırmak zorundayız” dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapılandırılması Kılıçdaroğlu, TSK’nın yapılandırması konusunda da görüşlerini Başbakan Binali Yıldırım’a aktardığını ifade ederek, “Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapılandırması konusunda bizim de hazırlıklarımız var. Bir kısmını seçim bildirgesine koyduk. Askerlik benim uzmanlık alanıma girmiyor. Başbakan’a ‘Emininim sizin de alanınıza girmiyor’ dedik. Elbette son kararı siyasiler verecek. İşin uzmanlarının, yapılabilecekleri siyaset kanalına aktarması gerekiyor. Biz kendi çalışmamızı yapıyoruz. Sizler de benzer çalışma yapın. Parlamentoda oturalım, yapılanması ile ilgili çalışalım. Ordu’nun güçlü olması önemlidir. Hem bulunduğumuz kritik bölge için hem de hepimiz için” dedi. Darbe girişimindeki Atatürkçü Subaylar Kılıçdaroğlu, darbe girişimindeki Atatürkçü subayların darbe girişiminin seyrini değiştirdiğini savundu. Kılıçdaroğlu, “15 Temmuz darbe girişimi başarısız olmuşsa, Atatürkçü subaylarımıza borçlu olduğumuzu kimsenin unutmaması lazım. Atatürkçü subaylar, darbeye karşı çıkmışlardır. Darbecilerle bir olmamışlardır. Darbecilerin yakalanması da bu çerçeve içerisinde olmuştur. Darbe bir bütünlük içerisinde gerçekleşmedi” ifadelerine yer verdi Askeri birliklerin taşınması Kılıçdaroğlu, askeri birliklerin şehir dışına taşınması konusunu da desteklediklerini anlatarak, “Askeri birliklerin kent birliklerin taşınmasına biz de sıcak bakıyoruz. Bu alanların kente kazandırılması lazım. Binalar, beton yığınları değil, yeşil alan olarak yapılabilir.Olağanüstü güzel şeyler yapılabilir. Mevcut binalar restore edilerek, kent üniversitesi yapılabilir” şeklinde konuştu. “ Anayasa’da uzlaşma sağlandı” Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği konusunda bir çok maddede uzlaşma sağlandığını yakın bir zamanda ise gerekli değişikliklerin yapılabileceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “İlk görüşmemizde yargının bağımsızlığının çok önemli olduğunu söylediğimde kabul edildi. Anayasa paketi çalışmasında büyük ölçüde yargı meselesinde uzlaşma sağlandı. Büyük ihtimalle anayasa değişikliği yapılabilir. Uzlaşan maddeler olduğu gibi pakete konulabilir. Kapsamı biraz daha genişler. Büyük ölçüde HSYK ile ilgili Hakimler ve Savcılar Yüksek kurulu oluşması konusunda uzlaşma sağlandı, diğer konularda da büyük ihtimalle uzlaşma sağlandı diye düşünüyoruz. Yeni anayasa kavramını artık kullanmamak gerekiyor. Biz anayasanın ilk 4 maddesi ile ilgili kırmızı çizgimizi koruyoruz. Değiştirilecek hiç bir tarafı yok zaten. Belli çizgilerimiz var. Laiklik konusunda duyarlılığımız, Cumhuriyetin kurucu değerleri konusunda duyarlılıklarımız var. Bunu her platformda ifade ediyoruz. Artık siyasilerin ortak payda oluşturup, kışlaya, camiye, adliyeye siyaset bulaştırmaması lazım. Her kültürün, kendi kültürü olması lazım. Devleti devlet yapan kurumlardır. Bu işi bilen yasal hakkı olan kişiyi getirmelidirler” dedi. Dikkate alınma konusunda kaygılı Kılıçdaroğlu, iktidarın dikkate alınma konusunda kaygılarının bulunduğunu belirterek, “Daha çok dikkate alındığımız konusunda kaygılarımız var. Torba kanun uygulaması, dünyanın hiçbir parlamentosunda böyle bir şey yok. Parlamentolar kanun yapma fabrikası değildir. Az ve öz yasa çıkarır. Hukuk kendi içerisinde, o dengeyi sağlar. İçtihat oluşturur. Yargının içtihat oluşturmasına da engel oluyoruz. Parlamentonun iradesi ile alay etmektir, yetkinin kötüye kullanılması demektir. Boşlukları hukuk doldurur. Hiç kimseye verilmeyen yetki Yargıç’a verilmiştir” . Siyaset kurumunun güçlendirilmesi Başbakan Binali Yıldırım’ın siyaset kurumunu güçlendirilmesi gerektiği konusundaki söylemine destek verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Son derece doğru. Yürekten inanıyorum. Siyaset kurumunu güçlendirelim. Merkezi TBMM. Bir milletvekilinin soru önergesine 15 gün içerisinde cevap verilmezse, olmaz. Ama hiç cevap verilmeyenler de var. Bu Parlamentonun iradesinin, yürütme organı tarafından tanınmadığı demektir. Burada görev Meclis Başkanı’na düşüyor” ifadelerini kullandı. İstihbarat komisyonu Meclis’te bulunan İstihbarat ile ilgili bir komisyon bulunduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, “İstihbaratla ilgili bürokratların gelip, bilgi vermesi gerekir. Komisyon kurulduğundan beri hiçbir bürokrat gelip, bilgi vermedi. Şuana kadar kimse gelmedi. Uyarılarımız üzerine ilk komisyon toplantısında bilgi verirler umarım, arkadaşlarımız da bilgi sahibi olurlar. ABD’de FBI başkanı CIA Başkanı kongreye gider, kongre üyelerinin en acımasız sorularına cevap verir. Biz bunu niye yapmıyoruz. Başka alanlarda bu geleneğin sürdürülmesi de gerekiyor” dedi. “İstihbarat örgütü ile ilgili düzenlemeye yapılacak” Kılıçdaroğlu, istihbarat teşkilatında da düzenlemeye yapılacağını ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Başbakanımız, görüşmemiz de, İstihbarat örgütü ilgili bir düzenleme yapacaklarını ifade etti. Ayrıntılarına girmek doğru olmaz” diye konuştu. Adli yıl açılışı Adli açılışta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşacak olması, açılışın Beştepe’de yapılmasını yanlış bulduğunu belirterek, adli açılış törenine katılacağını açıkladı. Kılıçdaroğlu, “Biz katılırız, dinleriz gideriz, o kadar. Bağımsızlık ve tarafsızlığına gölge düşürecek eylem ya da söylem geliştirirsek, o yargıya bizde gölge düşürürüz. Yargıtay genel sekreterine söyledim. ‘Tekrar Saray ile görüşün, davetiyede yer aldığı gibi öngörülen otelde yapılsın. Bizler de geliriz, tarafları dinler ayrılırız’ dedim. Koltuk koltuktur. Eşit olmadığı sürece sorun vardır. Devlet bu tür ayrıntılara önem verir. Bu saygınlığı biz siyasetçiler olarak korumamız lazım. Adalet istiyorsak, oraya gideceğiz başka seçeneğimiz yok. Benim gösterdiğim tarafsızlığı ve hassasiyeti herkesin göstermesi lazım. Yoksa bir kurumu yok etmiş oluruz. Bu şekli ile tablaya baktığımızda denge fren dediğimiz mekanizmayı, devletin saygınlığı ve sürekliliği açısından önemli olduğunu kimsenin unutmaması lazım” dedi. Atamalar ile ilgili değerlendirme Kılıçdaroğlu, FETÖ operasyonlarının ardından yapılacak atamalar ile ilgili ise, “Zafiyetin olduğu ülkeyi, bu coğrafyada en kritik coğrafyadır. Kaldırılamayacak faturası olduğunun bilinmesi ve bunun bir an önce önüne geçilmesi lazım. Türkiye, tüm sorunları aşabilecek güce ve kapasite lazımdır. Hükümet her atadığı kimseyi kendi memuru olarak görüyor. Ama o devletin memurudur. Devletin hafızası, hükümette, siyasi partilerde yoktur. Bürokraside yani devlettedir. Devleti devlet yapan bu anlayıştır” değerlendirmesini yaptı. Terör sorunun tüm siyasi partilerin ortak tavırla çözebileceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Buradan yola çıkarak, sorunları çözebiliriz. Terör artık, bir siyasi partinin tek başına çözebileceği sorun olmaktan çıkmıştır. Tüm siyasi partilerin ortak tavır, ortak anlayış, geliştirerek çözebileceği bir sorundur. Geçmişte hükümet, bunu yanlış yaptı. Bugün geldiğiniz sonuç, o yanlış politikanın sonucudur. İŞİD diye bir bela yoktu. Yanlış politikanın faturası çok ağır oldu” dedi. FETÖ tehlikesinin geçmediği yönündeki söylemlerin de sorulduğu Kılıçdaroğlu, “Bu coğrafyada her türlü tehlikeye hazır olmak zorundadır, ülkeyi yönetenler. Çünkü öyle bir belayla Türkiye’ye yüz yüze getirdiniz ki, Ortadoğu, bütün sorunların kaynağıdır. Dost ülkelerimiz var, dolayısıyla ihvani kardeşliği ekseninde Ortadoğu’nun ağabeyliği anlayışı ile yola çıkıldı. Bunu Ortadoğu’nun tarihini bilmemek anlamına geliyor. Ortadoğu’ya bodoslama girildi, şimdi çıkamaya çalışılıyor. Ağır bedeller ödeyerek, Ortadoğu’dan çıkıyoruz” cevabını verdi. İHA