Bir yıl boyunca kırsalda koyun yünü toplayan kadınlar kurdukları kooperatifte, eski usulle yün eğirip, elde ettikleriyle de yün çoraplar, bez bebekler, yöresel kıyafetler yapıyor. Muhtar Kına, "Sandıklarımızı açtık ve eski ürünlerimizi çıkardık. Hep hazıra koşuyorduk şimdi biz ne üretebiliriz diye düşünüyoruz. Annelerimizi buraya alıyoruz, burada onlarda yeni kuşağa aktarıyorlar" diye konuştu. Küçükbaş hayvancılığın yaygın olarak yapıldığı Van ve bölge illerinde kadınların yaptığı eski bir gelenek olan yün eğirme ve kış aylarında herkesin giydiği yün çoraplar teknolojinin gelişmesiyle unutuldu. Edremit İlçesi'ne bağlı Kavurma Mahallesi Muhtarı Melek Kına ise bu geleneğin tekrar gün yüzüne çıkması ve yeni nesillere aktarılması adına Mimoza Girişimci Kadın Kooperatifini kurdu. Yaşları 20 ile 70 arası 50 kursiyerin, 5 hocanın ve bir tekstil mühendisinin bulunduğu kooperatifte kadınlar eski gelenekleri devam ettiriyor. Bir yıl boyunca kırsalda yün toplayan kadınlar burada eski usullerde yün eğiriyor, yün çoraplar, bez bebekler ve yöresel kıyafetler yapıyor. Bu geleneği bilen kadınlar da burada gençlere bildiklerini aktarıyor. BU GELENEK GENÇLERE AKTARILIYOR Kına, muhtar olmadan önce kendisinin de usta öğretici olduğunu belirterek, muhtar olduktan sonra kadınlar için bu kooperatifi kurmaya karar verdiğini söyledi. Türkiye'nin en fazla küçükbaş yetiştirilen kentlerinden olan Van'da yüne ağırlık verdiklerini ifade eden Muhtar Kına, "Kadınlarımız şuan örekelerle yün eğiriyor, çorap örüyor, bu geleneği genç üniversiteli kızlarımıza aktarıyorlar. Biz evlerden alan taramaları yaparak kadınlarımızı topladık. Açtığımız günden bu yana başarı elde ettik. Yünümüz ön plana çıktı. Ayrıca giyim hocalarımız geleneksel el sanatlarını diktikleri kıyafetlerin üzerine nakış hocalarımız da nakışını yapıyor. Ve birbirlerini tamamlıyorlar" dedi. , 'SANDIKLARIMIZI AÇTIK ESKİ ÜRÜNLERİMİZİ ÇIKARTTIK' Muhtar Kına, "Kadınlar burada yaptıkları işten keyif alıyor çünkü unutulmaya yüz tutmuş işlerimiz var ve bunlarda gün yüzüne çıkması lazım diye düşünüyorum. Bu kadar kadınla çalıştığım için çok mutluyum. Hep hazıra koşuyorduk şimdi biz ne üretebiliriz diye düşünüyoruz. Annelerimizi burada bu geleneği yeni kuşağa aktarıyor. Sandıklarımızı açtık ve eski ürünlerimizi çıkardık. 5 hoca ile 50 ye yakın kursiyerimiz var. Ayrıca meslek edindirme için çırak yetiştiriyoruz. Bunlarda 6-7 ay sonra kalifiye eleman olarak Van'a ve Türkiye'ye daha fazla katkı sunacaklar. Bizim isteğimiz önümüzdeki uzun yolda yünlerimizin köylerden alınıp yıkamasından iplik olmasına kadar o arada çok fazla zamanız gidiyor. Biz bir yıl boyunca kırsalda onlarca kişiyle görüştük. Çokta mutlu olduk çok güzel geri dönüşler aldık. Biz tek kazanmayacağız, çiftçisi, emekçisi, çobanı yani zincirleme bir kazanç sağlayacağız" diye konuştu. Kooperatifte olan kadınlar eskiden soğuk kış günlerinde kendi veya büyüklerinin yaptıkları yün çorapları giydiklerini, zamanla bunun unutulduğunu ama artık eski usulleri tekrar gün yüzüne çıkarttıklarını söyledi. Eski usulleri öğrenmek için annesiyle birlikte gelen 24 yaşındaki üniversite öğrencisi Kübra Altıntaş ise "Üniversite öğrencisiyim. Bu işi öğrenmeye geldim. Çok merak ediyordum. Annemle birlikte buraya gelip bunları yapmayı öğreniyorum" diye konuştu.DHA