Kasım ayı 'Sanayi Üretim Endeksi' verilerini değerlendiren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, "Çift haneli bir beklentimiz vardı, son rakamlar beklentilerin de üzerinde gerçekleşti" dedi. Yazılı bir açıklama yapan Bakan Ergün, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan (TÜİK) Kasım 2012 Sanayi Üretim Endeksi rakamlarını değerlendirdi. Kasım ayında sanayi üretiminde çift haneli rakamlara ulaşma yönünde bir beklenti olduğunu belirten Ergün, "Bu durum beklentilerin de üzerinde gerçekleşti. Bu sevindirici bir şey. Şu açıdan sevindirici; bizim ekonomik bölgemizde büyük bir durgunluk hakim. Bir kısım ülkelerde çok önemli siyasi olaylar var, bundan dolayı problemler var. Avrupa ülkelerinde büyük ekonomik dalgalanmalar var, bundan dolayı büyük bir durgunluk yaşanıyor ve herkesin büyüme konusunda sıkıntı yaşadığı bir atmosferdeyiz. Bu atmosferin içerisinde bir büyüme hamlesi içinde olabilmek Türkiye açısından önemli bir şey, bu kayda değer bir husus" değerlendirmesinde bulundu. "Türkiye, 2012 yılının tamamı için yüzde 3'ün üzerinde bir büyüme öngörüsüne sahip" diyen Bakan Ergün, şunları kaydetti: "4. çeyrekte sanayi üretimi bir öncü rakamdır. Öncü rakamlar bize Türkiye büyümesinin bu hedefine ulaşabileceğini işaret ediyor. Yani, 2012'deki büyüme hedefine ulaşabiliriz. Aralık'ta gelecek rakamlar biraz daha bunu teyit edecek olan rakamlar olduğunda bu hedeflere ulaşabiliriz. Bu Türkiye için iyi bir şey. 2013 yılı biraz daha iyi olacak. Çünkü 2012'deki bu büyüme rakamı, sanayi üretimindeki bu artışlar daha çok dışarıya dönük oldu, yani ihracat odaklı bir büyüme oldu. 2013 yılında iç tüketim de bir miktar daha artacaktır. Bunun da bazı mekanizmaları, kredi mekanizmaları biraz daha genişledi. Zaten faiz oranları ciddi manada düşme eğilimi içerisinde. Bunlar içeride de tüketimi etkileyecek olan hususlar. Bu da, büyüme rakamlarının, sanayi üretiminin 2013 yılında biraz daha toparlanacağını, biraz daha iyi olacağını bize göstermektedir. Ama sonuç olarak şunu söyleyelim ki; bir ülke ekonomisinin gerçek bir ekonomi olması için sanayi üretimine dayanması lazım. Sanayi üretiminin olmadığı ülkelerde gerçek bir ekonomi olmaz, çok spekülatif olur her şey. Her an birtakım dalgalanmalara maruz kalabilirsiniz. Sanayi üretimi, sizin teknolojiyi geliştirmenizde, bilimsel araştırmalar yapmanızda da öncülük eden bir unsurdur. Çünkü, bilginin teknolojiye dönüşmesi için sanayiyle buluşması lazım. O bilgiyi sanayiyle buluşturursanız teknolojiye dönüştürebilirsiniz. Ortada sanayiniz yoksa o zaman bilgileriniz hep başka alanlara kayacaktır, başka alanlara transfer olacaktır. O sizin işinize yaramaktan çok, başkasının işine yarayacaktır. Bütün bu bilgilerin kendi işimize yaraması için, dünyanın işine yaraması için ortada sanayiyle buluşması ve bir teknolojiye dönüşmesini sağlamamız gerekiyor. Onun için sanayi üretimi vazgeçilmez bir şeydir. Mesela, bazı komşularımız bundan vazgeçtikleri için şimdi büyük sıkıntılar yaşıyorlar; mesela Yunanistan. Üretim yapma kabiliyetinizi kaybediyorsunuz. Bu tür kabiliyetler kolay kazanılmıyor, Türkiye sanayi üretimiyle ilgili kabiliyetini son 100 yıl içerisinde sanayiye verdiği önemle kazandı. Bu kabiliyet çok önemli bir kabiliyet. Bunu kazandınız mı geliştirmesi kolay. Üretim gücü ve kabiliyeti kazanmak sanayiyle mümkündür. Bir ülke sanayiyi terk edemez, sanayiyi terk ettiği zaman aslında gerçekçi olmayan bir dünyaya doğru yönelmiş demektir." (SU-OK-E)08.01.2013 14:20:25 TSI