AK Parti Kayseri Milletvekili Ahmet Öksüzkaya, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası'nda (SGK) yapılan önemli değişiklikler hakkında açıklamalarda bulundu. Öksüzkaya açıklamasında, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası'nda önemli değişiklikler olduğunu, bu değişikliklerin kamuoyu tarafından bilinmesi gerektiğinin altını çizdi. Kayseri Milletvekili, Plan ve Bütçe Komisyonu Sözcüsü Ahmet Öksüzkaya, yapılan değişiklikle, kamuda çalışan emeklilier için başvuru şartının kaldırıldığını bildirdi. Öksüzkaya, ''Emekli olduktan sonra kamuya ait veya kamu ortaklığı bulunan bir işte çalışanların aylıklarının kesilmesi gerekmektedir. Düzenlemeyle, kesilmesi gereken aylıkların, tekrar başlatılması için gerekli olan yazılı talep şartı kaldırılmakta, bu şekilde kamuda işe başlama tarihi ile yazılı talep tarihi arasındaki aylığın değil, sadece kamuda fiili olarak çalışılan döneme ait aylığın kesilmesi ve borç çıkarılması sağlanacaktır'' dedi. Açıklamasında, liseyi bitiren öğrencilerden 18 yaşını dolduranların, aynı yıl üniversiteye girseler bile yaz aylarında genel sağlık sigortasına alındıklarını ifade eden Öksüzkaya, şöyle devam etti: ''Böylece kendileri için prim borcu çıkıyordu. Yeni düzenleme ile, ana veya babaları üzerinden sağlık yardımı alan veya yetim aylığı alan erkek çocukların liseyi bitirdikleri tarihten itibaren 120 gün daha sağlık hizmetlerinden faydalanması sağlanacaktır. Bu şekilde liseyi bitirip üniversiteyi kazanan erkek çocukların Haziran-Ekim ayı arasında gelir testine girmeden sağlıktan faydalanmaları sağlanarak yaşanan mağduriyetler önlenecek.'' Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası'nda yapılan değişiklikle, İstiklal savaşı, Kore ve Kıbrıs gazileri ve eşlerinin, güvenlik ve asayiş görevleri nedeniyle vazife malulü olanlar ve hak sahipleri ile harp malulü olanlar ve bunların hak sahiplerinin özel hastanelerden fark ödemeden yararlanmaları için gerekli olan kamu hastanelerinden sevk şartının kaldırıldığını bildiren Öksüzkaya, ''Değişiklikten önce doğrudan sevksiz özel hastaneye gidilmesi durumunda fark ödenmesi gerekmekte idi'' dedi. Değişiklikle ayrıca, Esnaf ve Tarım Bağ-Kur'luların Bağ-Kur'a ilk defa kayıt oldukları tarihteki basamaklarının esas alınmasının sağlanacağını vurgulayan Öksüzkaya, ''Bu şekilde ilk kayıttan önce SSK veya Emekli Sandığı çalışmaları olanların başlangıç basamağının değişmesi ve sigortalılarımıza emeklilik aşamasında sürpriz borçlar çıkması önlenecektir. Zaten 2008 yılında basamaklar kaldırılmıştır ve bu tarihten önce kişiler 12. Basamağa kadar istedikleri basamaktan başlama hakkına sahiptir. Ayrıca 12. Basamağa kadar kişi talepte bulunmasa bile basamaklar kendiliğinden her yıl artırılmaktadır. Burada herhangi bir hak kaybı olmaması için maddenin yürürlük tarihi ileri alınarak dosyaların incelenmesi sağlanacaktır'' ifadelerini kullandı. Açıklamasında, ''Kendi sigortalılığı bulunduğu halde ana-baba veya çocuğu üzerinden sağlık hizmetlerinden yararlanmış olanlara 2012/Ocak ayına kadar çıkarılan veya çıkarılacak sağlık harcamalarına ilişkin borçlar affedilmektedir'' diyen Öksüzkaya, şunları kaydetti: ''Bu kapsamda özellikle 4/b sigortalılarından prim borcu nedeniyle sağlıktan yararlanamayacak olup da başka bir yakınının üzerinden sağlık yardımlarını alanlar bulunmaktadır. 2012 Ocak ayında SGK'nın sağlık provizyon ve aktivasyon sistemi (SPAS) devreye girdiğinden, bu tarihten sonra artık bütün sistemler karşılıklı birbirini gördüğü için bu şekilde başkasının üzerinden yararlanma olamayacaktır. Emekli olduktan sonra ticaret yapan veya şirket ortağı olan emeklilere sosyal güvenlik destek prim borcu çıkıyordu. Yeni düzenleme bu borcun faizini affederken ana parayı 36 aya kadar taksitlendirmesi amaçlanmıştır. Emeklilik sonrası kamuda çalışan emeklilerin aylıkları kesiliyor ve kendilerine borç çıkarılıyordu. Yeni düzenlemeyle sadece kişinin ilgili kamu kurumunda çalıştığı süre için aylığı kesilecek. Ayrıca şu ana kadar çıkarılmış olan borçların faizi affediliyor ve yine 36 aya kadar taksitlendirilmektedir.'' Öksüzkaya, açıklamasında, ''Basın ve gazetecilik mesleğinde 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Kanuna tabi olarak çalışan sigortalılardan Basın Kartı Yönetmeliğine göre basın kartı sahibi olmak suretiyle çalışanların hizmet sürelerine eklenecek fiili hizmet zammı süreleri düzenlenmiştir. 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce 506 sayılı Kanunun ek 5 inci maddesi ile 5953 sayılı Kanun kapsamında çalışan sigortalılar ile Basın Kartı Yönetmeliğine göre basın kartına sahip olarak gazetecilik yaparken kamu kurumlarına giren ve bu kurumlarda meslekleriyle ilgili görevlerde istihdam edilen sigortalılardan basın müşavirliklerinde çalışanlar hakkında bu işlerde en az 3600 gün çalışmaları ve " (%9 sigortalı, işveren hissesi) oranında malullük yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödenmesi halinde söz konusu hizmetlerin ¼ ü itibari hizmet süresi olarak sigortalılık sürelerine ilave edilerek hizmetlerin en fazla 5 yıla kadar olan bölümü emeklilik yaş hadlerinden indirilmiştir'' dedi. Öksüzkaya açıklamasına şöyle devam etti: ''5434 sayılı Kanunun 32'nci maddesinin (i) fıkrasının ikinci bendinde, Basın Kartı Yönetmeliğine göre basın kartı sahibi olmak sureti ile gazetecilik yapanlardan memurluğa girip, meslekleri ile ilgili görevlerde istihdam edilen basın müşavirlerinin bu görevde geçen her yılına 3 ay fiili hizmet süresi zammı verilerek bu süreler sekiz yılı geçmemek üzere emeklilik yaş hadlerinden indirilmiş ve bu sürelerin emekli keseneği ve kurum karşılığı, ait olduğu yılın son aylığının emeklilik keseneğine esas aylığı üzerinden yüzde 36 oranında kurumlarca ödenmiştir. 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra ise basın ve gazetecilik mesleğinde çalışanların fiili hizmet süresi zammından yararlandırılmalarına son verilmiştir. Yapılan düzenleme ile fiili hizmet zammı kapsamından çıkarılan basın ve gazetecilik mesleği ve bu işyerlerinde çalışanların fiili hizmet zammından yararlanmalarına imkan sağlanmıştır. Yeni uygulama 1 Ekim 2008'den geçerli olacağı için, kanunun yürürlük tarihinden 1 Ekim 2008 yılına kadar geriye dönük prim farkını basın ve gazetecilik mesleğinde çalışanların kendileri Kanunun yürürlük tarihinden sonra ise işverenler prim farkını SGK'ya ödeyeceklerdir.'' Kısa vadeli prim oranının da yüzde 1-6,5 arasında değiştiğini, tehlike sınıf derecesine göre belirlenen bu oranın, uygulamada sıkıntılara yol açtığını kaydeden Öksüzkaya, ''Bu kapsamda uygulamada kolaylık olması ve iş yükünün hafiflemesi için yüzde 2 oranında sabitlenmesi amaçlanmıştır'' dedi. (ZB-Y)18.01.2013 10:32:18 TSI