Adana'da kendisinden boşanmak için dava açan karısını öldüren ve mahkemede kendini 'akli dengesi bozuk' olarak gösteren kocaya, 3 kez 'akıllı' raporu verildi. Merkez Seyhan ilçesi, Onur Mahallesi'nde 21 Ağustos 2011'de eşi Ezgi Köseoğlu'nu (22) öldürdükten sonra kaçan ve 8 gün sonra özel harekat polislerince yakalanıp tutuklanan Mehmet Köseoğlu'nun (32) Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi. Duruşmalarında, ilginç ifadeler verip, tuhaf hareketlerde bulunduğu için 'akıl sağlığı' yönünden Adana Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi ve İstanbul Adli Tıp Kurum'larından akıl hastası olmadığı yönünde 2 rapor verilen Köseoğlu'nun Adli Tıp Genel Kurulu'ndan istenilen 3'üncü raporu da geldi. Mahkeme başkanı, raporda katil zanlısı koca Köseoğlu'nun 'akli dengesinin yerinde olduğunun' belirtildiğini söyledi. Mahkemede yaptığı 'deli numarası' 3 ayrı 'akıllıdır' raporuyla tutmayan Köseoğlu, savunmasında eşini planlayarak ve tasarlayarak öldürdüğünü söyledi. Köseoğlu, eşinin mezarını değiştirdikten sonra teslim olacağını söyleyerek, polisten bu yüzden polisten kaçtığını savundu. Köseoğlu, "Kalabalık üzerime geliyor. Savunma yapamıyorum. Daralıyorum. İsteyerek bir şey yapmadım. Olaydan sonra firardayken, başka cinayetler de işledim. Kullanıldım" dedi. Öldürülen Ezgi'nin babası Yılmaz Daş da, kızının boşanmak için dava açtığı için kocası tarafından planlanarak öldürüldüğünü iddia ederek, "Ezgi'ye barışmaz ise, kardeşlerini ve kendisini öldüreceğini söylemiş. Deli numarası yapıyor. Akıl sağlığı yerinde olduğu raporlarla belirlendi. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu. Duruşma karar için ertelendi. Sanık Köseoğlu, işlediği başka cinayetler hakkında bilgi vermezken savcılıkta verdiği savunmasında ise eşini neden ve nasıl öldürdüğünü şöyle anlatmıştı: "Ezgi ile 8 yıl önce evlendik. Ancak 6 aydır ayrı yaşıyorduk. Ben şizofren hastasıyım. Eşim 2 yıldır başkasıyla ilişki yaşıyordu. Birlikte olduğu kişi benden çirkin, fakir ve evli olması sebebiyle öfkeye kapıldım. Olay günü de kendisiyle şehir merkezinde buluştuk. Sonra da akrabamın evine gittik. Burada konuşurken silahı gösterdim. Sesini çıkarmamasını ve benimle gelmesini söyledim. 'Ölürüm de seninle gelmem' dedi. Sonra benden sigara istedi. Çakmağı da verdim. Önümde eğilerek sigarasını yaktığı esnada 4 el ateş ettim. Zaten 4 kurşun vardı. İlk söylediğimde benimle gelseydi, kendisini ıssız bir yere götürüp diz kapaklarından vuracaktım. Yatalak olmasını sağlayıp, ona hep kendim bakacaktım. Asıl amacım öldürmek değildi." (SZP-ÖK-Y)04.02.2013 11:39:13 TSI