AK Parti Genel Başkan Yardımcısı A. Edip Uğur, Balıkesir'de esnaf teşkilatını temsil eden Oda başkanlarıyla bir araya geldi. Uğur, esnafın cemiyetin orta direği olduğunu, esnafın hem ekonomiye katkı sağladığını hem de istihdam oluşturduğunu söyledi. Edip Uğur, büyükşehirin iş, aş ve her alanda büyümek olduğunu belirtti. Balıkesir Şoförler Odası Salonunda düzenlenen toplantıya; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Edip Uğur, AK Parti İl Başkanı Avukat Mahmut Poyrazlı, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Recep Şeker, İGM başkanı Ramazan Bahçavan, Balıkesir Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (BESOB) Başkanı Mesut Aşanel, Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Fehmi Erdem ile ilçelerden başkanlar katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan BESOB Başkanı Mesut Aşanel, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Edip Uğur'un Balıkesir için bir şans olduğunu, Balıkesir'in bundan iyi bir şekilde yararlandığını belirtti. Toplantının Balıkesir'in büyükşehir olmasıyla ilgili yaşanacak değişikliklerle ilgili bilgi edinmek amacıyla yapıldığını kaydeden Aşanel, büyükşehir olmanın mutlak bir başarı olduğunu söyledi. Mesut Aşanel, "Büyükşehir olduktan sonra da bu şehirde yaşayan insanlarımızın, değerli halkımızın ne gibi değişikler olacağı merak konusu oldu. Büyükşehir olacak; Ama nasıl büyüyeceğiz? Nasıl uygulamalar olacak? Vergilerde bir değişiklik olacak mı? Basit Usul kalkıyor mu? vs. gibi bizleri de, esnafı da ilgilendiren bir çok konu var. Bunlar kafaları kurcalıyor. Herkes bir şeyler söylemeye çalışıyor. Bilen de konuşuyor, bilmeyen de konuşuyor. Onun için bu toplantı esnafın bilgilenmesi açısından çok büyük önem taşıyor. Balıkesir'in büyükşehir olma hayali yeni değil. Yıllar önce, il merkezinin Büyükşehir Belediyesi olması için bazı çalışmalar yapıldı. Konu ile ilgili iki kez Türkiye Büyük Millet Meclisine öneri sunuldu. Ancak o zamanki kriterlere göre Balıkesir'in büyükşehir olamayacağı anlaşıldı. Daha önce büyükşehir olma çabası gösterilmiş, ancak başarılı olamamış. Ama bu defa artık biz resmen büyükşehir olduk, Balıkesir olarak. O bakımdan esnafların temsilcileri olarak bu büyükşehir olmanın avantajını iyi kullanabilmemiz için bilgilenmemiz lazım" diye konuştu. UĞUR: "ESNAF CEMİYETİN ORTA DİREĞİDİR" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı A. Edip Uğur, esnaf teşkilatının memleket için büyük önem taşıdığını ifade etti. Esnafın toplumda orta direği temsil ettiğini belirten Uğur, esnafın ülke ekonomisine sağladığı katkının ve oluşturduğu istihdamın sbüyük önem arzettiğini belirtti. Edip Uğur, "Esnaf cemiyetin orta direğidir. Esnaf yapmış olduğu faaliyetle hem ekonomiye katkı sağlıyor, hem istihdam oluşturuyor. Esnafların asrın getirmiş olduğu değişim ve dönüşümden kaynaklanan sıkıntıları var. Mesela benim dedem de esnaftı. İstanbul'a gittiler orada kumaş ticareti ile meşgul olurken, konfeksiyon çıktı. Böyle bir değişimde biz Sultanhamam'daki Türkiye'nin sayılı kumaş mağazalarından birini kapatmak zorunda kaldık. Dükkanı kapattık. Ama rahmetli babamın ileri görüşlülüğü bizi alıp Balıkesir'e getirdi. Benim de Kimya Mühendisi olmam sebebiyle yağ sanayiinde bir faaliyet gösterdik, onda da başarılı olduk. Balıkesir'e hem istihdam sağladık, hem üretim sağladık, hem ihracat yaptık. Bu şekilde de bir faydamız oldu. Balıkesir'de 45 bin169 esnafımız var. AK Parti olarak 10. yılımızı iktidarda tamamladık. Şimdi 10 yıl öncenin Türkiye'si ile bugünün Türkiye'si çok farklı. Bunu nereden görüyoruz? Tabi esnaf kardeşlerimizin, sizlerin kredi ihtiyacı var, para ihtiyacı var. 10 yıl öncesiyle bugünü mukayese ettiğimizde; 10 yıl önce yüzde 47 ile 63 bin 520 esnaf kredi kullanırken, bugün yüzde 6,5 7,8 faizle 257 bin 74 esnaf şu anda kredi kullanıyor. 2002'de toplam kredi miktarı 154 milyon liraydı, bugün 6 milyar 753 milyon TL. Esnaf Kefalet Kooperatifinin Balıkesir'de bugün için kullandırdığı kredi miktarı 2012 yılı için 70 milyon 658 bin TL. Balıkesir'deki 3 bin 607 üye bu kadar kredi kullanmış. Yani, 10 yıl sonra esnafımızın kullandığı kredi faizi, kullanan esnaf sayısı, kullandığı miktar çok farklı. Yine aynı şekilde KOSGEB vasıtasıyla esnafımıza şu anda hibe kredileri veriliyor. Artık KOSGEB kredi vermiyor, hibe dağıtıyor. Yani karşılıksız bir para veriyor. 2010-2011-2012 yıllarında Balıkesir'de KOSGEB'in dağıttığı hibeler 2 milyon 38 bin 763 TL. Önümüzdeki yıl da, yine dağıtılan bu hibelerde 35 milyon ve altı cirosu altında dağıtılırken, bu 40 milyona çıkarıldı. 40 bin lira ve altında cirosu olanlar bu hibelerden yararlanmaya devam edecek. Bu dönem içerisinde sicil affı, esnaf sanatkarımızın prim borçlarının yapılandırılması, aidat borçlarına ait gecikme borçlarının affedilmesi yapılan işler hep esnafımıza hizmet için yaptığımız icraatlar arasında yer alıyor" diye konuştu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Balıkesir Milletvekili Edip Uğur, Türkiye'nin 10 yıl öncesinin Türkiye'si olmadığını, çok değiştiğini, en başta Türkiye'nin önceki yıllara göre çok daha zenginleştiğini, büyüdüğünü söyledi. Uğur, ülkede 10 yıl önce milli gelirin kişi başına 3 bin dolar iken bugün kişi başı milli gelirin 10 bin doların üstünde olduğunu, refah seviyesinin arttığını bildirdi. Uğur, sözlerini şöyle sürdürdü; "Refah seviyesinin arttığını nereden anlıyoruz? Bakın, 10 yıl önce 23 milyon cep telefonu varken, bugün 65 milyon cep telefonu abonesi var. 10 yıl önce 1 milyon internet abonesi varken, bugün 14 milyon internet abonesi var. Sicile kayıtlı ruhsatlı otomobil sayısı 10 yıl önce 4 milyon 600 bin iken, bugün 8 milyon 500 bin araç var. Hazinenin borçlanma ihtiyacı var, bakıyoruz 10 yıl önce yüzde 62,7 faizle borçlanırken, bugün yüzde 5,9 faizle devlet borçlanabiliyor. 10 yıl önce 100 lira aldığı zaman 1 yıl sonra 162 lira ödüyordu. Bugün devlet 100 lira borç aldığı zaman 105 lira 90 kuruş ödüyor. Aradaki farkı görüyorsunuz. Yine 10 yıl önce devlet 9,4 ay vade ile borçlanırken, şimdi devlet 120 ay vadeyle borçlanabiliyor. Zaten bugün gelişmiş ülkelerin, ABD'nin ekonomisinin dimdik ayakta durmasının sebebi faizi düşük borçlanıyor, vadesi uzun. ABD hazinesinin 17 trilyon borcu var, vadesi 35 yıl, faizi de düşük. 10 yıl önce vergi gelirlerinin yüzde 86'sı faize gidiyordu. Bugün vergi gelirlerinin yüzde 17'si faize gidiyor. Yüzde 86'dan yüzde 17'ye düştü. Hep diyorlar ya borçlanıyorsunuz; Tabi borçlanıyoruz. Ama bir ölçü var. Kamu borç stokunuz gayri safi yurt içi hasılaya oranı yüzde 60 olması lazım dediler. 60 olursa AB sizi alır. Peki, Türkiye'de bu şimdi kaç; yüzde 18. Borcun gayri safi yurt içi hasılaya oranı 10 yıl önce yüzde 70'lerdeyken, bugün yüzde 18'e düşmüş. Bu oran Japonya'da yüzde 236, Yunanistan yüzde 170, İtalya'nın 126, ABD'nin 107, Portekiz'in 119, Türkiye'nin 18. Düşünebiliyor musunuz? Her krizde IMF'nin kapısına dayanıyorduk. Ne oldu? IMF'ye olan 23,5 milyon dolar borç, şu anda 850 milyon dolara indi. 2013'ün ilk çeyreğinde bu da ödenecek, IMF'ye borcumuz da kalmıyor. Düşünün; dünya ekonomik krizlerle boğuşurken, Türkiye'de hiçbir banka batmıyor, IMF'ye el açmıyoruz. Yani 10 yıl önceden çok farklı bir ülke var. Merkez Bankası rezervlerinde şu anda 118 milyar dolar var. Artık devlet bankaları Halk Bankası, Ziraat Bankası görev zararı yazan, hazineden para isteyen bankalar değil. Ziraat Bankası artık kar eden, vergi ödeyen bir banka. Ziraat Bankası geçen yıl Hazine'ye 15 trilyon para vermiş. Türkiye'deki bu gelişmeler nasıl oluyor? Siyasi istikrarla oluyor. Siyasi istikrar ekonomik istikrarı getiriyor. Avrupa ülkelerine baktığımızda şu anda İtalya'da, İspanya'da siyasiler değil, bürokratlar başbakanlık yapıyor. En sonunda İtalya'yı bürokratlara teslim ettiler. Hani, nerede demokrasi; Nerede seçilmişler? Onlar demokrasiden de taviz verdiler. Ama Türkiye'de demokratik bir ortamda seçimlerimiz oluyor, demokrasinin çıtasını da biz yükselterek ekonomide de iyi neticeler alıyoruz." BÜYÜKŞEHİR BALIKESİR AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Edip Uğur, Balıkesir'in büyükşehir olmakla büyük bir atılıma gireceğini, bunun ileride yaşanarak fark edileceğini ifade etti. Esnaf teşkilatına Balıkesir ile ilgili tespit, öngörü ve düşüncelerini aktaran Edip Uğur, şöyle konuştu: "Balıkesir de 10 yıl öncesinden çok farklı bir durumda. Biz 10 yıl önce; ben Ticaret Odası Başkanlığı da yaptım. O zaman yaptığım bir konuşmaya baktım; Ne konuşmuşuz, sorunlarımız neymiş? Balıkesir köy, kasaba görünümünde bir şehir. Bursa ile İzmir arasına sıkışmış. Yatırımların hepsi Bursa'ya, İzmir'e gidiyor. Biz yatırım alamıyoruz diye şikayet ediyorduk. Peki bugün bu şikayetlerimiz kaldı mı? O zaman OSB bir türlü faaliyete geçirilemedi diye şikayet ediyorduk. Onların Sanayi Ticaret Bakanlığından yerleri tahsis edilmişti, ancak orada bir türlü fabrika bacaları tütmüyor, burada bir üretim yapılmıyor, bir istihdam sağlanmıyordu. Hep bunları şikayet ediyorduk. Bizim Balıkesirimizin çevre illerle olan yolları ne zaman yapılacak? Balıkesir-Bandırma bağlantısı ne zaman olacak? Bunları hep şikayet ediyorduk. Bugün 10. yılın sonunda Balıkesir'in Allah'a şükür bütün illerle bölünmüş yol bağlantısı şu anda kurulmuştur. Şu anda Bursa ile, İzmir ile, Çanakkale ile bağlantımız bölünmüş olarak var. En son Balıkesir-Dursunbey yol ihalesi yapıldı, inşaat devam ediyor. Oradan da Kütahya bağlantımız tamamlanmış olacak. Cenab-ı Allah bize öyle bir coğrafi konum vermiş ki; İstanbul'dan İzmir'e gidecek otoyol Balıkesir'den geçiyor. Planları, projeleri hazır, ancak ihale edilmedi. Edirne'den gelecek Çanakkale, İzmir'e gidecek otoyol yine Balıkesir'den geçiyor. Bu da Balıkesir'in değerini, önemini arttırıyor. Yani Balıkesir-İstanbul 2 saat, Balıkesir-Bursa 45 dakika, İzmir 1 saat. Hedef İstanbul-İzmir'i 3 saate indirmek. Yani Balıkesir bu yönden de çok şanslı. 10 yıl önce Tıp Fakültemiz yok diye konuşuyorduk. Şimdi Tıp Fakültemiz var. Üniversitemize 5 tane daha fakülte ilave ettik. İlçelerimizde Meslek Yüksek Okullarımızı yaptık. Şimdi Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesinin Hastanesi de bitti. 2013'ün başında faaliyete geçecek. Biz bunların hepsini konuşuyorduk. Manyas Barajı bitmedi ne olacak? Havran Barajı bitmedi ne olacak? Ardıçtepe Barajı yapılmadı, Büyük Yenice Göleti ne olacak? Köylere kentlere gittiğimizde hep bu şikayetleri alıyorduk. Ama şimdi Allah'a şükür Manyas Barajı bitti, sağ sahil sulaması yapılıyor. Oraya 90 trilyon para harcandı. Şimdi sol sahil sulaması projeleri de yapılıyor en geç nisan da ihale edilecek. İvrindili'lerin 50 yıllık rüyası Ardıçtepe Barajı çok hızlı bir şekilde inşaatı devam ediyor. Havran Barajı, o bölgenin rüyasıydı, o da yapıldı, bitti, su tuttu. Sulamaları da şimdi bitiyor. Balıkesir'in 300 kilometre kıyısı var. Marmara ve Ege Denizi'ne kıyısı var. Marmara'da 175 kilometre, Ege'de 125 kilometre kıyı şeridimiz var. Türkiye'de en fazla adaya sahip iliz. 35 tane adamız, 15 tane adacığımız var. Bizden sonra İstanbul ve Muğla'da 10-11'er ada var. Bakıyoruz 510 bin hektar tarım arazimiz, 210 bin hektar mera, çayır, 675 bin hektar da orman arazimiz var. 500 bin büyükbaş, 900 bin küçükbaş hayvan var. Yılda 1 milyon ton süt üreten, süt işleme tesislerimiz olan, 2 bin 500 ton bal üreten, termal suları, ormanları, her türlü sebze meyve üretimi olan, maden zenginliği olan, havasıyla suyuyla cennet gibi bir şehiriz. Büyükşehir demek gelişme demek, büyüme demek, imkanların artması demek. Maddi imkanlarımız da artıyor. Büyükşehir olduğumuzda Balıkesir'e 250 trilyon daha fazla para gelecek. Bunu herkes istemez mi? Balıkesir'e 250 trilyon fazla para gelsin, istemiyor musunuz? Ne olacak büyüdüğün zaman? Esnaf da bundan nemalanacak, ekonomimiz büyüyecek, ticaretimiz artacak, turizmimiz gelişecek. Balıkesir bütün Ege ve Marmara kıyılarımız turizmle yakından ilgili. Balıkesir olarak biz büyükşehire hazırız, en fazla biz hak ettik diyoruz. Bakın Körfez Havaalanı bitti, terminal inşaatı da 2013'te bitecek. Aynı şekilde biz bir havaalanı da Balıkesir merkezde yapacağız. 300 dönüm arazi üzerine bir pistle yolcu terminaline gelecek. Halalca'nın içine girmeden Balıkesir bir havaalanına kavuşmuş olacak. Yani büyükşehirle ilgili alt yapımız aşağı yukarı hazır. Büyükşehirle ilgili bir çok tenkitler alıyoruz. Deniliyor ki; büyükşehir olduğunda hizmeti nasıl ücra köşelere götüreceksiniz? Şimdi nasıl götürülüyorsa öyle gidecek. Büyükşehir olduğumuzda İl Özel İdaresi kapanıyor. Bütün Özel İdare Büyükşehire devir oluyor. Şimdi hasıl köylere hizmet götürülüyorsa o zaman da eskisinden daha iyi götürülecek. Çünkü sizin hizmet götürdüğünüz köydeki o vatandaş, hem büyükşehire hem ilçe belediyesine oy verecek. Yani hesap verebilen bir belediye olacak. Yani hizmet en ücra köşelere nasıl götürülecek diye bir sorun yok. Genel bütçe vergi gelirlerinden büyükşehir belediye sınırları için yüzde 5 ayrılırken, bu yüzde 6'ya çıkıyor. Yani gelir artıyor. Aynı şekilde ilçe belediyelerine de genel bütçe vergi gelirlerinden 2,5 olan pay yüzde 4,5'a çıkarılıyor. İlçe belediyelerinin de büyükşehirle birlikte gelirleri artıyor. Balıkesir'de artış yüzde 70. Balıkesir'e 250 trilyon daha fazla para gelecek. Bu da ne demek; İş demektir, aş demektir, büyüme demektir. Geçmişte Kocaeli ve İstanbul'da görüldü, imar bütünlüğünün sağlanması. İlçe belediyeleri üst ölçekli planlar için Ankara'nın kapısını aşındırmadan, çok yakınındaki büyükşehir belediyesi ile sorununu çözecek. Yine deniyor ki; büyükşehir belediye yasası ülkeyi federalizme götürür, ülkenin yapısını bozar. Bir kere bizim Ak Parti olarak; her zaman etnik, dinsel ve bölgesel milliyetçiliği yapmayacağız, bununla mücadele edeceğiz ve her zaman buna karşı çıkacağız dedik. Yani bu kanun tamamen belediye ile ilgili bir kanun. Yoksa ülkedeki insanımızın huzuru, güveni için, güvenlik güçlerimiz, polisimiz, askerimiz, yargımız her zaman hizmete amade. Daha öncede bunlar biz Kalkınma Ajanslarını kurarken Türkiye'yi bölüyorsunuz dediler. Türkiye'yi 24 bölgeye ayırdınız dediler. Balıkesir'deki Kalkınma Ajansında Çanakkale ile beraber olduk. Aynı şekilde bütün mülki sınırlar içine alınırken de İzmit ve İstanbul aynı iddialarda bulundular. Böyle bir şey olması da imkansızdır. Muhalefet; muhalefet yapmak için bunları söylüyor. Hizmet götürülmeyecek, vergiler artacak, üniter yapımız bozulur gibi iddialarda bulunuyorlar. Büyükşehir sınırları içinde kalan köy tüzel kişiliklerinin kaldırılmasıyla köye bağışlanmış gayrimenkuller ne olacak? Köylerin tüzel kişilikleri kalkıyor. Yine yasanın 3. maddesinin 4. fıkrasında köy tüzel kişiliklerine şartlı olarak bağışlanan taşınır ve taşınmazların bağış amacına uygun olarak kullanmalarını sağlamakta sorumludur. Köyün tüzel kişiliklerinin malı, köye ne için bağışlanmış ise o amaç için kullanılacak. Yine esnafımızın en çok merak ettiği vergilendirme ne olacak? Gerçek usulde mi olacak, yoksa vergilendirme basit usulde mi olacak? Bu kanunda yerini alıyor. 5 yıl süreyle şu anda esnafımız nasıl vergilendiriliyor ise, bu 5 yıl devam edecek. Bunda da herhangi bir endişe yok. 5 yıl sonra tekrar oturup bakılacak. Yani devam edelim mi yoksa değiştirelim mi? 5 yıl süreyle bir muafiyet var. Aynı şekilde yeni büyükşehir yasasına göre tüzel kişiliği kaldırılan köylerimizde gereken vergi, harç ve katılım payları 5 yıl süreyle alınmayacak. Özellikle turizm beldelerimiz, Edremit, Burhaniye, Ayvalık gibi yerlerde bizim çok büyük bir gelişmemiz var. Nüfusu artıyor, havaalanının yapılması, otoyolların yapılmasıyla turizm buralarda canlanacak. Tabi bizim Edremit Körfezimizi temiz tutmamız lazım. Temiz tutmamız için kanalizasyon lazım, arıtma tesisi lazım. Peki şu andaki belde belediyeleri kendi imkanlarıyla bunu sağlayabiliyorlar mı? Kanalizasyonlarını yapıp arıtmalarını çalıştırabiliyorlar mı? İşte büyükşehir bunları da yapacak. Büyükşehir çarpık yapılaşmayı önleyecek." (YU)15.12.2012 16:58:42 TSI