Diyarbakır'da terör örgütü PKK tarafından 3 Ocak 2008 tarihinde bir dershanenin önüne yerleştirilen bombanın patlaması sonucunda hayatını kaybeden 6'sı öğrenci 7 kişi düzenlenen törenle anıldı. Terör örgütü PKK tarafından askeri aracın geçişi esnasında patlatılmak istenilen bomba 7 sivilin ölümüne neden olmuştu. Olayın 5. yılında ölenler düzenlenen törenle anıldı. Bombanın patladığı noktaya karanfil bırakan ölenlerin yakınları ve Diyarbakırlılar gözyaşlarına hakim olmadı. Çok sayıda kişinin katıldığı anma gününe bombalama olayında oğlunu kaybeden AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven ve ölenlerin yakınları katıldı. Duygulu anların yaşandığı anma töreninde bombanın patladığı yere yüzlerce karanfil bırakıldı. Patlamada hayatını kaybeden 7 kişinin fotoğrafları yakınları tarafından taşındı. Ölenler anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan anma töreni gün boyu düzenlenen çeşitli etkinliklerle devam edecek. "VİCDANIMIZ RAHATLADI" Olayda oğlu Rıdvan Süer'i kaybeden Şemsettin Süer, terörle bir yere varılamayacağını ifade ederek, olayın emrini veren teröristin öldürülmesinden dolayı vicdanlarının rahatladığını söyledi. Süer, "İkinci kezdir anma törenine katılıyorum. Ankara'dan geliyorum. Bizim için çok hüzünlü bir andır. Ben burada 7 yıl görev yaptım. Diyarbakır'ı çok seviyorum. Buraya her gelişimde buruk bir sevinç yaşıyorum. Artık kan dökülmelerinin bitmesini istiyorum. Bunlarla hiçbir yere varılmaz ve varılmayacaktır. Bu nedenle terör olaylarının bitmesini istiyorum. Annelerin, babaların canları yanmasın. Yuvalara ateş artık düşmesin. Buna son verilsin. Bu terörle bir yere varılmaz. Olayın emrini verenin öldürüldüğünü duyduk. Eğer doğruysa cezasını çekmiştir. Bizim de vicdanımız rahatladı. Huzuru mahşerde Cenab-ı Allah onların cezasını verecektir. Masum, günahsız kişileri katletmenin dinimizde yeri yoktur" dedi. "ÖLÜM KORKUSUNU KAYBETTİM" Yaşanan patlama esnasında yaralanan Vedat Boran, olaydan sonra ölüm korkusunu kaybettiğini söyledi. Geleceğe dair bir çok hayalinin olduğunu anlatan Boran, bombalamaya maruz kalmasıyla hayatın gerçek yüzünü gördüğünü ifade etti. Olayın yaşandığı esnada 14 yaşında olduğunu belirten Vedat Boran, terörün çocukları eylemlerine alet etmesinin akla sığmadığını belirterek, "O dönemde kafamda bir çok şey geçiyordu. Hayata, geleceğe dair çok şey planlamıştım. O bomba bana çok farklı şeyleri gösterdi. Hayatın gerçek yüzünü gördüm. Hiçbir şeyin garantisi olmadığını gördüm. Geçen yıl fen lisesinde mezun oldum. Sınava girdim istediğim bölüm gelmediği için bu yıl daha fazla ders çalışıyorum. Bu sene kısmet olursa hedeflediğim üniversiteye gideceğim. Bombalamadan sonra ölüm korkusunu kaybettim. İçimde böyle bir korku yok artık. Daha da önemlisi dış görünüşün hiç şey ifade etmediğini anladım. Çünkü olaydan önceki ben ile olaydan sonraki ben arasında çok fark var. Aynadaki ben ile karşılaştığım vakit yıkılmıştım. İnsanlar bana bakınca yüzlerini eğiyordu. Olayın arkasında bir çok yanlış ve eksik şey söylenilebilir. Daha net bir şey var ortada, çocukların canına kast söz konusudur. Olayın yaşandığı esnada 14 yaşındaydım. Bir çocuğu böylesi bir eyleme alet etmek, hiçbir akla sığmıyor. Öldürürsünüz bir amacınız olur, düşmanınız olur, bir davanız olur ama bir çocuğu öldürmek kabul edilmez. Terörün yüzüyle karşı karşıya kaldım. Şehrimizi yıpratıyor böylesi şeyler. Hastaneden ilk çıktığım vakit, çok kötü etkileniyordum. Arkadaşlarla bilgisayar oyunu oynadığım vakit, çok kötü bir şekilde etkileniyordum. Artık o oyunları oynamıyorum. İçimde öfke, kırgınlık, hırs vardı" şeklinde konuştu. (ÜN-AKK-AŞ-Y)03.01.2013 13:13:04 TSI