CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, İmralı süreci ve Anayasa çalışmalarıyla ilgili değerlendirmesinde "Biz masadan kaçmadık. Anayasa konusunda ise bunların samimiyetlerinde tereddüdümüz var" dedi. Bülent Tezcan, CHP iktidarında kapanan belde belediyelerinin yeniden açılacağını söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, gezi ve ziyaretler amacıyla Aydın'ın Didim İlçesine geldi. Tezcan, ilçe teşkilatının düzenlediği basın toplantısında gazeteciler ve partililerle bir araya geldi. Tezcan'a CHP'li Didim Belediye Başkanı Mümin Kamacı, CHP'li Akbük Belediye Başkanı Erçin Sandalcı, CHP Didim İlçe Başkanı Şavgu Aydın, İlçe Yöneticileri, İl Genel ve Belediye Meclisi üyeleri eşlik etti. Didim'de bir restoranda düzenlenen toplantıda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan CHP İlçe Başkanı Şavgu Aydın, Tezcan'ın Aydın örgütlenmesinin içinden gelen bir isim olmasının Didim ve Aydın'ın sorunlarını bilmesi açısından avantaj olduğunu belirti. CHP'li Belediye Başkanı Mümin Kamacı ise, Tezcan'ın Aydın'ın ismini başarı ile temsil ettiğini belirterek şunları söyledi: "İlçemizin genelinde seçim çalışmaları sürüyor. Didim seçime hazır, yarın seçim olsun hazırız. Turizm kenti Didim'i dünya kenti yapma yolunda çalışmalarımız sürecek" Akbük Belde Başkanı Mehmet Erçin Sandalcı ise CHP'nin Büyükşehir yasası ile belde belediyelerinin kapanmasını öngören düzenleme karşısında dik duruş gösterdiğini ve kendilerinin bu doğrultuda anayasa mahkemesine başvuruda bulunduklarını belirterek "CHP iktidarında kapanan belde belediyelerinin CHP iktidarı döneminde açılacak olması bizleri gururlandırıyor" dedi. İPEKÇİ'NİN ÖLÜMÜ CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ise konuşmasına Antalya'da yaşanan sel felaketinden dolayı 'Geçmiş olsun' dilekleri ile başladı. Gazeteci yazar Abdi İpekçi'yi ölüm yıldönümünde anan Tezcan, İpekçi'nin ölümünün uluslararası terörün boyutunun yorumlanması açısından önemli olduğunu belirterek, insan hak ve özgürlükleri ile düşünce özgürlüğüne yönelik saldırıların sürdüğünü söyledi. Tezcan, Uluslararası PEN Yazarlar Derneği sıralamasında ülkemizin basın özgürlüğü anlamında 190 ülke arasında 154. sıraya gerilediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sıralamada ülkemiz 2002 yılında 90., 2008 yılında 146. sıraya geriledi. Şimdi gelinen nokta da gazeteciler, yazarlar, öğrenciler ve televizyon kurmak isteyenler hapishanede. Gazete, kitap gibi düşünce ürünlerinin terör aleti olarak nitelendiği bir dönemde basın özgürlüğünden söz etmek mümkün değil" BELEDİYEYE YÖNELİK SALDIRILAR SÜRECEK CHP iktidarında kapanan belde belediyelerinin yeniden açılacağını belirten Tezcan, belediyelere yönelik operasyonları eleştirerek "Siz de bunun yakın örneğini yaşadınız. Belediye Başkanı Mümin Kamacı da 4 ay görevden alındı. Belediye başkanlarımızın dürüstlüğünden ve hizmet aşkından tereddüdümüz yok" dedi. İmralı süreciyle ilgili bir soruyu cevaplayan Tezcan, şunları söyledi: "İmralı süreciyle ilgili Genel Başkanımız dört şey söyledi; samimi olun; kişisel siyasi ajandanız olmasın, halka anlatamayacağınız şeylerin içine girmeyin. Yaptıklarını ve yapacaklarınızı Anamuhalefete, halka ve millete anlatın ve bu bilinsin. İktidarın ise böyle bir derdi yok. Başbakan bu sorunu çözmekten çok pazarlık malzemesi olarak kullanmaya çalışıyor. Samimiyetlerinde tereddütlerimiz var." CHP olarak samimi olduklarını anlatan Tezcan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz 12 Eylül rejimine ve Sivil Darbe rejimine de karşıyız. İnsanların düşüncesinden dolayı cezaevinde bulunmadığı hukuk devletinden yanayız. Başbakan başkanlık rejimini getirip tek yetkili bir Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Tüm hesaplarını buna göre yapıyor. Türkiye'nin iç ve dış sorunlarını buna göre ayarlıyor. 330 referandum sayısını yakalamaya çalışıyor. Özgürlükçü anayasa yapma derdi yok. Başbakan bizim masasından kaçmamızı bekliyordu. Biz onların niyetini masanın başında teşhir ettik. Bir Başbakan başka bir devletin siyasi otoritesinin görüşünü nasıl iç sorunu çözmekte kullanabilir. Hiçbir devlet adamı yabancı otoriteyi siyasi işlerimizde kabul görmemiştir. Bu yeni mandacılıktır" CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güner'in açıklamasına yönelik soruya da Tezcan, şöyle karşılık verdi: "CHP'nin ulus ve millet kavramına nasıl baktığı açıkça ortadadır. Atatürk Milliyetçiliğine bağlıyız, etnik mezhep ayrılığına bakılmaksızın gönül ulus birliğine bağlılığı açıkça vurgulanmıştır. Arkadaşımız da bu yönde açıklamasını yapmıştır" CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, askeri casusluk, kafes eylem ve balyoz davalarında tutuklu bulunanlarla ilgili şunları söyledi: "Halep oradaysa arşın burada, gelin Meclis'e düzenlemeyi getirelim geçirelim. Biz başından beri bu yargılamaların haksız olduğunu yargının siyaset tarafından kuşatıldığını ve Türkiye'de bir tasfiye süreci yaşandığını söyledik. Türkiye'de 'Darbelerle mücadele ediyoruz' adı altında bir sivil darbe yapıldı. BOP proje dahilinde Türkiye ve bölge yeniden şekillendiriliyor, buna karşı direnecek güçlerde iftiralarla Silivri toplama kampına toplandı. Bu bir iftira sürecidir. TSK bir Mondros'la tasfiye edilmişti 1918 de, bu ikinci tasfiye sürecidir. Akdeniz'in en güçlü donanmasında şimdi komutan bulunamaz hale geldi." (HÇ-İK-HO-Y)01.02.2013 16:14:17 TSI