Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, altın ihracatının ön plana çıktığı ve ihracatı gölgede bıraktığı sorusuna sert çıkarak, "2012 ihracatımızın altının gölgesi altında kaldığını kabul etmiyorum. Niye bu yaklaşıma girdiğinizi anlamakta zorluk çekiyorum" dedi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Conrad Otel'de gerçekleştirilen "2012 İhracat Destekleri Analizi 2013 Yılı Hedefleri" konulu toplantıya katıldı. Toplantıda ihracatta devlet destekleri ve bu desteklerden yararlanan firmaları açıklayan Bakan Çağlayan basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bakan Çağlayan, "BAE inşaat demirine yönelik yüzde 5 vergi konulduğu haberi geldi, nasıl yorumluyorsunuz?" sorusu üzerine şunları söyledi: "OVP programda 2013 yılı ithalat beklentimizi söyleyeyim 253 milyar dolar. Bu yıl için 239 buçuk milyar dolar öngörümüz var. Hedef değil, öngörümüz var ama benim tahminim bizim bu tahminin altında kalacağımızdır. Yani 237-238 milyar dolar civarında bir ithalat ki bu ay sonu zaten açıklanacak birlikte göreceğiz. Dolayısı ile cari açıkta da çok önemli bir gelişme olacak. 10 ayda cari açığımız 41, 1 milyar dolar. Ben 2012 cari açığımızın 50 milyar dolar seviyesinde olacağını düşünüyorum. Zaman zaman bir çok ülkede pazara giriş konusunda engellerle karşı karşıya kalıyoruz. Bu konuda Dünya Ticaret Örgütü'nün koymuş olduğu kurallar var. Biz de ülke olarak üreticimizin bize başvurması halinde ve firmanın Türkiye'deki başı ağrımamış tek ülke diyebilirim. Bu konuda demir, çelik ürünlerinde bilhassa Mısır'da şu anda bir ilave vergi uygulaması var. BAE ve bazı ülkelerde de gerek demir çelik ürünlerinde gerek çeşitli ürünlerde kendi üreticilerinin başvurusu üzerine onlarda bir takım tedbirler alma konusunda uygulama yapıyorlar. Bu konuda biz bir kere öncelikle ben kendi muhataplarımla çok önemli görüşmeler yapıyorum. DTÖ kurallarına uygunluk varsa söylenecek bir şey yok. Demir çelik ürünlerinde sıklıkla karşılaşıyoruz ancak, şunu da ifade edeyim ki çok çabuk da bunları ortadan kaldırıyoruz. Yaptığımız girişimler ve uyarılarla tek bir nokta gibi çalışıyoruz". Altın ihracatının ön plana çıktığı ve ihracatı gölgede bıraktığı sorusu üzerine Bakan Çağlayan, "2012 ihracatımızın altının gölgesi altında kaldığını kabul etmiyorum" dedi. Çağlayan "Daha evvel de talihsiz bir açıklama yapılmıştı. Biz altını İran'a bir ödeme aracı olarak kullanıyormuşuz. Böyle birşey doğru değil. Altını çizerek söylüyorum. Çünkü biz altını Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak İran Cumhuriyetine satmıyoruz. Altın devletten devlete yapılan bir satış değildir. Altın 20 binden fazla üründen ihracat yapan bir ülkenin bu ürünlerinden bir tanesi. Ben altın da satarım, demir de satarım, bakır da satarım. Dolayısıyla biz bu ürünü bizden kim isterse bal gibi satarız. Niye satmayayım ? Benim işim bu. Bu ürünün satışından da bu sene Türkiye 5 milyar dolar dış ticaret fazlası vermiş. Şimdi geçen sene altın ithalatı yaptık. 5 milyar dolar dış ticaret açığı verdik. O zaman gölge yoktu satınca mı gölge oluyor? Bizi hiçbir kuvvet bu ticareti yapmaktan alıkoyamaz ve yapacağız. Dünyanın neresinde hangi müşteri varsa satacağız" dedi. Rakamlar da veren Çağlayan " 11 ayda 12.7 milyar dolarlık altın ihracatı yaptık. 7.3 milyar dolar ithalat yaptık ve 5.4 milyar dolar fazla verdik" dedi. Eximbank kredilerinin marka kredi programı oluşturduğunu da ifade eden Bakan Çağlayan şunları söyledi: "Söz konu kredi destek programı çerçevesinde Türkiye'de yerleşik bir Türk firmasın sahip firmaları yurt dışında yerleşik marka satın alması için yeni bir kredi programı. Kredi de 2 yıl anapara gelir ödemesiz, 10 yıla kadar vade uygulanabiliyor." (MH-ET-E)04.01.2013 13:44:16 TSI