İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fuzuli Aydoğdu tarafından hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıkmaya başladı. İddianamedeki bir ifadeye göre futbolcular Arif Erdem ve Emre Belözoğlu evlenmeden önce eşlerini 'abilerine' götürerek icazet aldıkları iddia edildi.
Şike kumpası davası iddianamesinde futbolcu Emre Belözoğlu da yer aldı.

Hürriyet gazetesinden Damla Güler’in haberine göre, iddianamede bir dönem Gülen Cemaati içerisinde etkin rol oynayan Sait Alpsoy’un ifadesine de yer verildi. 2000 yılında Galatasaray futbol takımının UEFA kadrosunda bulunan bazı futbolcularla samimiyet kurmaya başladığını anlatan Alpsoy, “Sarı İsmail lakaplı İsmail Demiriz ve Uğur Tütüneker ile yakınlaştık. İsmail Foça’da yaşayan ağabeyinin yanına gidip gelirdi. Ağabeyi de paralel yapı içerisindedir. Bu vesile ile kendisiyle tanıştık” dedi. Alpsoy ilerleyen zamanlarda, Tütüneker ve Demiriz’in yanı sıra, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Emre Belözoğlu ve Okan Buruk’un da sohbetlere katıldığını anlattı.

‘FENERBAHÇE VE BEŞİKTAŞ’TAN KATILAN OLMADI’

İsmail Demiriz’in ön ayak olmasıyla İstanbullu futbolcularla da sohbete başladığını anlatan Alpsoy, “Futbolculardan hatırladığım isim yok. Fakat Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan katılım gösteren olmadı. Ders de düzenlemedik. Zaten Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan cemaat adına kazanılmış kimse de yoktu” ifadelerini kullandı.

EŞLERİ İÇİN İCAZET ALMIŞLAR

Futbolcuların kendisine saygı duyduğunu ve güvendiğini anlatan Alpsoy, Arif Erdem ve Emre Belözoğlu’nun eşlerini evlenmeden önce kendisiyle tanıştırdığını ve evlenmelerinin uygun olup olmadığını sorduklarını anlattı. Alpsoy ifadesinde, “Arif Erdem bir tarihte bana kız arkadaşıyla birlikte geldi. O bayan ile evlenmesinin uygun olup olmayacağını danıştı. Aynı şey Emre Belözoğlu ile de yaşandı” dedi.

‘EMRE’NİN İMAM NİKAHINI BEN KIYDIM’

2006 yılına kadar bir daha futbolcularla görüşmediğini anlatan Alpsoy, “2006 yılında Emre Belözoğlu beni aradı. Eşi ile imam nikahlarını kıymamı istedi. Ben de evlerine gidip imam nikahlarını kıydım” dedi. Sait Alpsoy Emre Belözoğlu’nun en son 2009 yılında kendisiyle iletişime geçerek, “Cemaatten hiçbir hizmet alamadıklarını, bundan dolayı herkesin uzaklaştığını anlattı. Kendisinin teklifi ile cemaate bilgi vermeden kendisinin ayarlayacağı toplantılarda hocalık yapmamı istedi. Kabul ettim. Ancak cemaatin haberi oldu ki Emre bir anda ortalıktan kayboldu. Hiçbir sohbet yapamadık” dedi.

Kaynak: Gazeteduvar

Editör: Wan Haber