Bulvar Caddesi üzerinde bulunan parti binası önüne toplanan yüzlerce kişi, BDP Hakkari Milletvekili Esat Canan, BDP Genel Merkez Yürütme Konseyi Üyesi Mihdi Perinçek, Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, BDP Hakkari Belediyebi Eş Başkan Adayları Dilek Hatipoğlu ve Nurullah Çiftçi ile birlikte davul zurna eşliğinde halay çekti. Milletvekili ve beraberindekiler, daha sonra Fakiye Teyran Kültür ve Sanat Merkezi karşısında bulunan BDP Seçim Bürosu’na doğru yürüyüşe geçti.
Burada konuşan Hakkari Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, oturmaya değil, halka hizmet etmeye geldiklerini belirterek, “Bakın zulüm yapanlara oy vermeyin, zulüm yapmayanlara oy verin. Biz burada oyları şahsa değil, düşünceye veriyoruz. Biz şeref ve namus için oylarımızı kendimize veriyoruz. Dünyada ve Türkiye’de herkesin gözü Hakkari’nin kahraman halkının üzerindedir çünkü Hakkari halkı her zaman birlik ve beraberlik içersinde hareket etmiş ve davasına sahip çıkmıştır. Sakın ola ki birlik beraberliğinizi bozup sistem partilerine oy vermeyin” dedi.
Hakkari Belediyesi Eş Başkan Adayı Dilek Hatipoğlu’nun da bir konuşma yapmasının ardından konuşan BDP Hakkari Milletvekili Esat Canan, çok önemli bir seçimle karşı karşıya olduklarını belirtti. Canan, “Bu seçim geçmişte yaşadığımız seçimlerden farklı bir seçimdir. Bunu bizim bilmemiz lazım. Çünkü 2013 nevruzunda Sayın Öcalan’ın yayınladığı deklarasyon, demokratik çözüm ve barış sürecinin ilk seçimidir. Bu süreç içerisinde yapacağımız ilk seçimdir. Dolayısıyla herkesin dikkati bu seçime yöneliktir. Onun için hiç kimse aday değerlendirmesini öne çıkarıp bu seçimin önemini lütfen göz ardı etmesin. Ben inanıyorum ki Hakkari halkı bu seçime büyük bir coşku ve büyük bir heyecanla kenetlenecek; 30 Mart günü ben öyle inanıyorum ki geçmişte yüzde 85, 90’lara varan oy oranınızı, 30 Mart seçimleriyle yüzde 100’e çıkarmış olacaktır. Bunu bir milletvekiliniz olarak bekliyorum. Bu bizim için gereklidir. Bu hem elimizin hem partimizin hem genel başkanımızın elini güçlendirecektir. Bu hem Türkiye’ye hem de bütün dünyaya Kürt halkının birliğini, demokrasiye olan özlemini ortaya koyacaktır. İşte o zaman ben inanıyorum ki 30 Mart’tan sonra şu ana kadar somut adım atamayan bir hükümet, 30 Mart’ta bu sonucu gördükten sonra kesinlikle demokratik bir ortamda ve Kürt halkının talepleri konusunda adım atmak zorunda kalacaktır. Onun için bu seçim hepimizin omzunda bir vebaldir. Herkese sorumluluk düşüyor. Yani seçim günü herkesin ama herkesin sandık başına giderek bu barış sürecine, bu özgürlük mücadelesine oy vermesi gerekiyor. Bunu özellikle talep ediyoruz” dedi.
“SİSTEM PARTİLERİ HAKKARİ DAĞLARINI VE ROBOSKİ’Yİ BOMBALADI”
BDP dışında başka partilerin de olduğunu ifade eden Esat Canan, “Hakkari halkı bunu çok iyi bilir ama bir taraftan da şunu hatırlatmakta yarar görüyorum. Hepimizi biliyoruz ki geçtiğimiz yıllarda Hakkari’nin, Şırnak’ın dağlarını bombalayan o tezkerenin, sınır ötesi adıyla çıkarılan o tezkerenin altına AKP ve diğer partilerin imzaları var. Kürdistan’ın bombalanmasını sağlayan o tezkereye oy vermek bile bence tek sebep olarak onlara oy vermemeyi gerektirir. Bunun sonucu olarak hepimizin yüreğinde yaşadığı Roboski katliamı var. Bu katliam ne için yaşandı? TBMM’den geçen tezkere sonucu ki, o tezkerenin arkasında diğer partiler ve özellikle iktidar partisi var” ifadelerini kullandı.
"Diğer partilerin Roboski katliamında imzaları olduğu için Hakkari’ye gelemediklerini" öne süren Canan, “Şırnak’ın, Hakkari’nin dağlarını bombalayan o hava hareketinin altında o tezkere var. Bu tezkereyi çıkaranlar da onlardır. Yaşanan katliam onun bir sonucudur. Bu bile Kürt halkının ona oy vermemesini gerektiren en büyük nedendir. Herkesin bunu bu şekilde görmesi gerekir. Bugün BDP’nin dışında kalan eğer çok küçük bir azınlık burada varsa bile bunu değerlendireceğine inanıyorum. Onlar da çok iyi düşünsünler. Onların tümünü Barış ve Demokrasi Partisi’ne davet ediyorum, Kürt halkının özgürlük mücadelesine katılmaya davet ediyorum” diye konuştu.
“BİZDE AŞİRETÇİLİK DİYE BİR ŞEY YOKTUR”
Bölgedeki aşiretçik konusuna da değinen Canan, “Bizde aşiretçilik yoktur. Bizde aile var. Hepimiz bir yumruk olarak birlikte bu özgürlük mücadelesini yürüteceğiz ki bizden sonra evlatlarımıza bir özgürlük, bir demokrasi, Kürt halkının özgürlüğünü bırakabilelim. Bu bizim sorumluluğumuz ve görevimizdir. Artık birbirimizle uğraşmaktan ziyade kenetlenme günüdür. İttifakımızı, dayanışmamızı daha da güçlendirerek bu seçimi geçireceğiz. Ben inanıyorum ki bu seçimde Hakkari halkı birincilik bayrağını Kürdistan’da yine kimseye kaptırmayacaktır. Yüzde 85-90 oranındaki oyunu yüzde 100’lere çıkarak bir kez daha bütün Türkiye’ye, bütün dünyaya sesini, talebini ortaya koyacaktır. Benim inancım budur” ifadelerini kullandı.
Milletvekili ve beraberindekiler daha sonra hep birlikte BDP seçim bürosunun açılışını yaptı. Kalabalık daha sonra sessiz bir şekilde dağıldı.
