Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin "En büyük sorunumuz istatistiki veriler. Ev işlerinde çalışan kadınlarla ilgili kayıt dışılıkla mücadelede istatistiki bilgilere ulaşmakta zorlanıyoruz. Kayıt dışılığı azaltmak aslında beraberinde kadın istihdamını artırmadır. Bu alanda kadınların yüzde 60 civarında kayıt dışında çalıştığını biliyoruz" dedi.
Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) Türkiye Temsilciliği tarafından düzenlenen Ev İşçileri İçin İnsana Yakışan İş Ulusal Konferansı'na katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Güldal Akşit, İLO Türkiye Temsilcisi Deniz Efendioğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Ali Kemal Sayın ile STK temsilcileri katıldı.
"2023 HEDEFİNİ BAŞARMANIN YOLU BEŞERİ SERMAYE"
"Bir anne olarak, bir kadın olarak, işçilikten gelen bir bakan olarak çok önemsediğim bir alan" olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, hükümet olarak ülkenin kaynakları ve ekonomik kalkınmayı sağlayabilmek için krizi fırsata dönüştürmek gerektiğini gördüklerini söyleyerek "Dünyada kriz yokken bunları yapmaya çalıştığımız zaman aslında insanlar çokta ne olduğunu anlayamadı. Dünyada 2008'de bir kriz olduğu zaman en az zararla doğru zamanda doğru işi yaptığımız için en az zararla ülkemizi o tsunamiden koruduğumuzu gördük. Bir taraftan dünyanın 16. büyük ekonomisisiniz, 10. ekonomiye gitme hedefiniz var, bu koyduğunuz ekonomik büyüme hedefini başarmanın tek yolu da beşeri sermaye. Yani, insan gücünün bütün potansiyelini kullanmak. Kadın, erkek, engelli, engelsiz, genç, yaşlı herkesin bu ülkenin potansiyeline katacak çok önemli bir değeri var" diye konuştu.
"İŞÇİ OLMADAN İŞVEREN OLMAZ"
Ekonomik başarının temelinde işçilerin olduğunu ifade eden Fatma Şahin, "Her doğandır insandır, insan onuruna yakışan bir şekilde yaşamalıdır, fırsat eşitliğinden istifade etmelidir, çalışma koşulları da insan onuruna yaraşır şekilde olmalıdır. İşçi olmadan işveren olmaz, OSB'ler ile ihracatımız ile öğünüyorsak bunun temeli işçidir. Fabrikada çalışan işçide aynıdır, evde çalışan işçide onurlu ve şereflidir. Evimizi açtığımız, çocuğumuzu, yaşlımızı teslim ettiğimiz bu alanda huzur ve barış istiyorsak evin bireyi olan kişinin de huzurlu olması gerekiyor. Yanımızda çalışan kardeşimiz 1 saat geç kaldığı zaman evin düzeninin nasıl bozulduğunu biliyoruz. Örgütlenememeler, hakkını hukukunu aramada tarafların bir araya gelmemesinden kaynaklı bir takım sorunlar yaşanıyor. Bunu başarmak zorundayız" şeklinde konuştu.
Ev işçilerinin kayıt dışı çalışmaları nedeniyle bir istatistiki çalışmanın yapılamadığını söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Ali Kemal Sayın, insana yakışır iş kavramının bütün çalışanları kapsayan bir kavram olduğunu belirtti. Ali Kemal Sayın, 4817 sayılı Yabancı Çalıştırma İzinleri Hakkındaki Kanun ile ilgili bilgi vererek, yabancı gözmen işçilerin çalışma izni almaları gerektiğini söyledi. Sayın, "Ev hizmetlerinde çalışanların örgütlenme ve toplu sözleşme yapma zorlukları var. Kayıt dışılığı aşmadığımız sürece bu zorlukları yaşayacağız" dedi.
İLO verilerine göre dünyadaki ücretli işçilerin yüzde 3.6'sının ev işçilerinden oluştuğunu söyleyen İLO Türkiye Temsilcisi Deniz Efendioğlu, dünyadaki ev işçilerinin son 10 yılda oldukça arttığını ve 53 milyona ulaştığını ifade etti. Türkiye'de de çok sayıda kadının gündelikçi, hasta bakıcı ve çocuk bakıcısı olarak çalıştığını altını çizen Efendioğlu, "Göçmen kadınların sayısı giderek artmakta. Sektörün istihdam kapasitesi ve çalışma koşulları hakkında bütünlüklü bir bilgi bulunmamaktadır. Bu boşluğu doldurmak için Türkiye'de Ev İşçileri Taslak Raporu bugün tartışmaya açılacak" diye konuştu.
8 yıldır ev işçisi olarak çalıştığını söyleyen ev işçisi Hoşgül Mehmet, ev işçilerinin çalışma hayatında yaşadıkları sorunların oldukça fazla olduğunu söyledi. Kendi yaptıkları iş üzerinde kontrol sahibi olmadıklarını ve belirli bir iş tanımlarının olmadığını belirten Hoşgül Mehmet, "Bir iş tanımımız olmadığı zaman hep bir şeyler eksik olarak görülüyor. Zamanımız üzerinde kontrol sahibi değiliz. İşe gidiş ve geliş saatlerini ve izinlerimizi kendimiz belirleyemiyoruz. İşverenimiz herhangi bir gerekçe göstermeden bizi işten çıkartabildiği için geleceğimizi güvence altına alamıyoruz. Ev işçilerinin sosyal güvence altına girebilmeleri için farkındalık çalışmalarını yapmaya hazırız" şeklinde konuştu.
(DY-ÖK-Y)

20.02.2013 13:07:08 TSI

Editör: Wan Haber