2023 haziran ayında yapılması planlanan seçimlere hazırlık devam ederken bir yandan da seçim ittifakı tartışmaları yapılıyor. Cumhur İttifakı, ‘Altılı Masa’ çalışması, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın ardından henüz ittifaklara dahil olmayan diğer partilerin nasıl yol yürüyeceği de merak ediliyor. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, yüksek ihtimalle seçime tek başına ve kendi cumhurbaşkanı adaylarıyla gireceklerini ifade etti.

İktidar kanadından “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Tayyip Bey’e destek olsanız” yönünde kendileriyle temasa geçildiğini söyleyen Erbakan, Gazete Duvar’a konuştu. ‘Biz Yeniden Refah Partisi olarak anahtar parti konumundayız diyebilirim. Çünkü ittifaklar belli’ diyen Erbakan, “Anketlerde de bizim yaptırdığımız ankette de en güçlü parti olarak Yeniden Refah Partisi gözüküyor.

Dolayısıyla partimizin tavrı çok önemli ve belirleyici olacak. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı belli. Biz ikisinde de olmayan bir parti olarak anahtar parti konumundayız. Biz kendimiz seçime girmek ve kendi cumhurbaşkanı adayımızı çıkarmak üzerine yoğunlaşmış durumdayız. Her iki ittifaktan da uzağız. Seçmenlerle, halkla buluştuğumuzda da, “İki ittifaka da girmediniz, çok iyi yaptınız” ifadelerini duyuyoruz. Bazı araştırmalar yapıldı ve seçmenin yüzde 40’ı iki ittifaktan da memnun değil. Kararsızların çok yüksek olması da bunu gösteriyor. AK Parti’den ciddi kopuşlar oluyor ama bunlar ‘Altılı Masa’ya da gitmiyor. İki ittifakta olmayan bir parti olarak kendimizi avantajlı görüyorum.” dedi.

“GEMİ BATARKEN ORTAK OLMAK MANTIKLI DEĞİL”
Yeniden Refah Partisi olarak kendi adaylarını çıkarma düşüncesinde olduklarını dile getiren Erbakan, resmi üye sayılarının 300 bine yaklaştığına dikkat çekti. Yaşanan ekonomik sorunlara da değinen Erbakan şöyle dedi:

“Cumhur İttifakı’yla ilgili, 20 yılın faturasına tam da gemi batarken ortak olmak mantıklı değil. En son Antep’teydik. İnsanların artık boğazına kadar gelmiş, bıçak kemiğe dayanmış. “Ne yaparsanız yapın bizi bunlardan kurtarın” diyorlar. Sadece bizim tabanımız veya seçmen olacaklar değil her kesimden insan bunu söylüyor. Ekonomik kriz ve adaletsizlikler insanları canından bezdirmiş. Battığı açık olan gemiye binmek ve 20 yılın faturasına ortak olmak doğru değil.”

“İTTİFAK DÜŞÜK BİR İHTİMAL”
İttifaklara dahil olmalarının düşük bir ihtimal olduğuna vurgu yapan Erbakan şöyle konuştu:

“Siyasette tabii yüzde 100 kesin bir şey yok. Hele Türkiye siyasetinde. O zaman da şartları değerlendirmek gerekir. Milletin, ülkenin menfaatlerine, Millî Görüş’ün temel prensiplerine uygun bir yapı oluşturulsa, birbirine benzemez değil tabanları birbirine yakın partiler bir araya gelme şeklinde olursa tekrardan kurullarımızda görüşüp, parti içinde bir karar verilebilir. Ama şu anda düşük bir ihtimal olarak gözüküyor.”

İktidarın ekonomi konusunda yirmi seneden beri çok ciddi yanlışın içerisinde olduklarını kaydeden Yeniden Refah Partisi Lideri, “Biz buna borç ve faiz ekonomisi, zam- vergi ekonomisi diyoruz. İhtiyaç lazım olduğunda borç al, o borcun faizini de zamla ve vergiyle millete ödet. Devletin ve milletin varlıklarıyla o faizi öde. Bugüne kadar 520 milyar dolar faiz ödemişler. Açıkladıkları Orta vadeli Program’da da, önümüzdeki üç senede de 2 trilyon lira daha faiz ödeyeceğiz diyorlar. Millî Görüş’ün kitabında borç almak ve faiz ödemek diye bir şey yok. Bunun yanında imtiyazlı holdingler dediğimiz, 5 tane holdinge kaynakların aktarılması konusu var. 1 dolarlık işin 10 dolara ihale edilmesi, vergi muafiyetleri çıkartılması, kamudaki israf çok korkunç durumda.” şeklinde konuştu.

KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIĞI İHTİMALİ
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığıyla ilgili de konuşan Erbakan, “Biz kendimiz aday çıkartıp aday olduğumuzda Sayın Kılıçdaroğlu’na destek verme gibi bir durum söz konusu olmaz. O nedenle net. CHP’nin ideolojik olarak bizim kabul edemeyeceğimiz tavırları var. En son Milletvekili Kani Beko, “5 yaşındaki çocuklara Diyanet musallat oluyor, Kuran öğretmek istiyor, bu bir Orta Çağ zihniyetidir” diyerek açıklaması oldu. Daha önce de buna benzer açıklamalar yapıldı. CHP’nin genetik bir yapısı var.

Bazı makyajlar yapılsa da, kıyafetler değiştirilse de genetik yapı tezahür ediyor. Yine İstanbul Sözleşmesi konusu. Kılıçdaroğlu’nun, “Gelir gelmez yeniden yürürlüğe sokacağız” demesi. Bunlar aslında o masada bulunan başta Saadet Partisi olmak üzere partiler açısından da çok büyük sıkıntı. O nedenle “benzemezler bir araya gelince problemler oluyor” diyorum. Bunları nasıl kabulleniyorlar? Orada nasıl duruyorlar? Bunlara da şaşırıyoruz? Bütün adaylar bizim rakibimiz olmuş olacak. Altı ay ya da bir sene önce Kılıçdaroğlu’nun adaylığı çok söz konusu değildi ama son dönemde bazı anketlerde de kendisini Tayyip Bey’e karşı kazanıyor gördüğü için, ‘Altılı Masa’nın da oy anlamında en büyük bileşeni olduğu için doğal olarak kendisi de aday olmak istiyor. İsteyebilir tabii.” ifadelerini kullandı.

“CUMHUR İTTİFAKI’NI YÜZDE 50+1’E TAŞIMASI MÜMKÜN DEĞİL”
Ekonomik sorunların ciddi bir boyuta geldiğinden bahseden Erbakan şunları söyledi:

“Doğal gaz, elektrik faturaları, enflasyon. İş yerlerinin faturaları altından kalkılamaz hale gelmiş durumda. Tarımla uğraşan kesimi ilgilendiren mazot ve elektrik dünyanın oransal olarak en pahalı mazot ve elektriğini kullanıyorlar. Birkaç palyatif (köklü olmayan) tedbirle krizin üstesinden gelmeleri mümkün gözükmüyor. Anketlerde de oy oranları yüzde 30’un da altına inmiş durumda. Ben daha da giderek aşağıya ineceğini düşünüyorum. Belki bu palyatif tedbirler bazı kesimler üzerinde bir takım etki yapıp o düşüşün hızını yavaşlatır ama AK Parti’yi, Cumhur İttifakı’nı yüzde 50+1’e taşıması mümkün değil. Çünkü yangın çok büyük.”

Partilerine en çok katılımının yüzde 70’le Ak Parti’den olduğunu paylaşan Erbakan, “Üyelerden bunu görüyoruz. Bir parti üyeliği varsa önce onu sildirmeniz lazım. Bir kısmı da kararsızlarda kalmış durumda. AK Parti’den ayrılan partiler özellikle çok beklenen etkiyi oluşturmadılar. Biz bunu sahada da görüyoruz. AK Parti’den kopanlardan oraya çok yönelme olmadığını da görüyoruz. Bize ciddi bir yönelme var. Bir kısmı da hâlâ kararsızlar da. Onlar da bu korku siyasetinden etkileniyor diye düşünüyorum.

“Kazanımlarımız elden gider mi, AK Parti’den başka partiye verirsek CHP gelir mi, 28 Şubat tekrar hortlar mı?” gibi kararsızlarda korku siyasetinin etkisi olduğunu düşünüyorum. Halbuki AK Parti gittiği zaman, “Türkiye elden gidecek, terörle mücadele yapılmayacak, dış politikada milli çıkarlar korunmayacak” gibi şeyler bilimsel de mantıklı da değil. Maalesef bu korku siyasetini yürütüyorlar. Kazanımların da elden gitmesi diye bir şey söz konusu olamaz çünkü alternatif var. Yeniden Refah Partisi var” dedi.

“YÜZDE 2-3’ÜN ÜZERİNDE OY ALACAĞIZ”
Yaptırdıkları anket sonuçlarıyla ilgili de bilgiler veren Erbakan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gittiğimiz yerlerde destek olacağını, oy vereceğini söyleyenler çok fazla. Boynumuza sarılanlar, dua edenler, mutlaka destek olacağını söyleyenler… Biz ilkbahar aylarında üç tane anket yaptırdık.

Biri İstanbul’un ilçelerinde, biri Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’daki 15 ilde, bir tane de Türkiye genelinde idi. Bunların sonuçları sırasıyla yüzde 9, yüzde 9,5 ve yüzde 10 çıkmıştı. Sonbaharda bir anket daha yaptırmayı planlıyoruz. Biz anketlerde gösterilen yüzde 2, 3’ün çok üzerinde oy alacağımızı sahada görüyoruz. Üye sayılarımız da anketlerimizi doğruluyor. Baraj kaygısı olmayan güçlü bir aktör olarak seçime gireceğiz İnşallah.”

KARAR

Editör: Wan Haber