BDP Merkez Yürütme Kurulu sonuç bildirgesinde Rojava'daki katliamlar ile Kürt sorununun demokratik çözümünü hızlandıracak adımların atılmamasının bağlantısı olduğuna işaret edilerek, "1 Eylül Dünya Barış Günü'nde, Sayın Öcalan'ın başlattığı demokratik çözüm sürecinin iktidar tarafından heba edilmemesi için 'Hükümet adım at' sloganıyla alanlarda olacağız. Hem Rojava'nın, hem de demokratik çözüm sürecinin geleceği için Diyarbakır, İstanbul, Mersin ve Van'da düzenlenecek merkezi mitinglerin yanı sıra her il, ilçe ve beldede bütün demokrasi ve barış güçleriyle birlikte etkinlikler düzenlenecektir" denildi.

BDP Merkez Yürütme Kurulu sonuç bildirgesi açıklandı. 13 Ağustos'ta yapılan toplantının siyasal durum, örgütlenme ve planlama gündemleriyle gerçekleştirildiğinin vurgulandığı açıklamada, demokratik çözüm sürecinin ve Rojava'daki gelişmelerin ele alındığı belirtildi. Bildirgede, "Suriye'de süren savaşta, uluslararası güç merkezlerine bağlı kamplaşmalardan uzak duran ve halkların demokratik birliğini esas alan çizgisiyle üçüncü yolu yaratan PYD, bugün El Kaide'ye bağlı El Nusra'nın hedefindedir. El Nusra çetelerinin saldırıları uluslararası güçlerden bağımsız değildir. Birçok merkezden devşirilmiş kişilerden oluşan bu mobil çeteler Kürt halkını hedef almakta, çoluk çocuk demeden buldukları her fırsatta Kürtleri katletmektedir. Bu saldırıların amacı PYD'nin yarattığı üçüncü çizgiyi yok etmek, Ortadoğu'da hakların demokratik birliğinin inşasına izin vermemek ve Ortadoğu halklarının emperyal güçlerin güdümünde birbirini boğazlamasının devamını sağlamaktır. Bu saldırıların amacı, Suriye'deki savaşı ülkenin tek çatışmasız bölgesi olan Rojava'ya kaydırmaktır. El Nusra gibi ithal örgütler ve çeteler, Kürtleri yaşadıkları topraklardan sökerek, kendi kanlı çıkarları için Rojava'da konuşlanmaya çalışmaktadır. Kürtler kendi yaşadıkları topraklarda, kimseyle çatışmadan, birlikte yaşadığı bütün halklarla demokratik bir düzen kurmaya çalışmakta, çeteler ise onların topraklarını işgal etme çabasındadır. Rojava'da yaşananların özeti budur" dedi. 

'Sınırın kapatılması kabul edilemez'

Bu açık ve net duruma rağmen Türkiye'nin El Nursa ve benzeri çetelere destek verdiği, sınırlarından da serbest geçiş sağladığına dair kuşkuların giderek güçlendiğine dikkat çekilen açıklamada, "Bunun yanında, son zamanlarda özellikle Kürt illerinden Kürt gençlerinin din adına savaşmak üzere Suriye'ye gönderildiği, ancak Rojava halkına karşı yürütülen savaşta kullanıldığı da partimizce saptanmıştır. Bu durum ileride oldukça sakıncalı ve tehlikeli sonuçlara da neden olabilecektir. Öte yandan, Kürdistan Federe Yönetimi'nin Rojava sınır kapısını ticarete ve insani yardıma kapatması kabul edilemez. Ulusal Konferans Heyeti'nin Rojava'ya gitme kararı önemlidir fakat Kürt halkının Rojava'daki kazanımlarının savunulması ancak, tüm Kürt örgütlerinin üçüncü yolda birleşmesiyle olacaktır. Partimiz dün olduğu gibi bugün de Rojava devrimini savunacak, katliamları teşhir edecek ve Rojava halkıyla dayanışmasını çeşitli eylem ve etkinliklerle sürdürecektir. Türkiye ve dünyadaki demokrasi güçlerinin dayanışmasını sağlamak için çalışacak, içerde ve dışarıda diplomatik faaliyetler yürütecektir" ifadesi kullanıldı. 

'Paketin içeriği taraflarla paylaşılmıyor'

Rojava'daki katliamlar ile Kürt sorununun demokratik çözümünü hızlandıracak adımların atılmamasının da bağlantısı olduğuna işaret edilen bildirgede, "Demokratik çözüm sürecinin birinci aşamasında Sayın Öcalan ve KCK muazzam adımlar atmıştır. Partimiz de bu adımların atılmasında hem tartışmalara katılarak, hem de İmralı-Kandil arasında bağ kurarak gerekli çabayı göstermiştir. Ancak bugüne kadar, Hükümet tarafından hem Türkiye'yi demokratikleştirecek hem de Kürt sorununun çözümünü hızlandıracak adımlar atılmamıştır. Parti heyetlerimiz hem İmralı'da hem de Kandil'de yaptığı toplantılarda Sayın Öcalan ve KCK yönetiminde bu durumun yarattığı rahatsızlığı tespit etmiştir. Nitekim demokratik çözüm sürecini başlatan Sayın Öcalan sürecin tek taraflı yürütülemeyeceğini söylemiştir. Hükümet bir reform paketi hazırlığı yaptığını söylemektedir. Ancak içeriğini taraflarla paylaşmaması, önceki paketlerin beklentileri karşılamamış olması paket hakkında kuşkulara neden olmaktadır" denildi. 

Facebook sayfalarının kapatılmasına tepki

Bildirgede, Türkiye'de değişim isteyen bütün güçler tarafından büyük bir önem taşıyan demokratik, çoğulcu ve özgürlükçü bir anayasanın komisyon çalışmalarına sıkışıp kaldığına dikkat çekilerek, "Toplumun beklentileri başkanlık sistemi tartışmalarıyla perdelenmiştir. İktidara yakın çevrelerin basında neredeyse tekel yaratması yetmemiş, Gazeteciler Sendikası'nın açıklamalarına göre sadece Gezi direnişinden sonra 80 gazeteci ya istifa etmek zorunda bırakılmış ya da işten çıkartılmıştır. İktidar bununla yetinmemiş, sosyal medyaya da müdahale etmiş, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın 'Facebook uzun zamandır Türk makamlarıyla uyumlu bir çalışma içinde bulunuyor' sözünden sonra Facebook, muhalif çizgide yayın yapan sayfaları seri bir şekilde kapatmaya başlamıştır. Bu durum sonucunda toplumdaki çeşitli görüşleri temsil eden sayfaların yanında, partimizin sayfaları ile milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız adıyla işletilen bütün sayfalar da kapatılmıştır" denildi. 

1 Eylül'de dört merkezde miting kararı

Bildirgede son olarak, "Tüm bu nedenlerden dolayı 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde, Sayın Öcalan'ın başlattığı demokratik çözüm sürecinin iktidar tarafından heba edilmemesi için 'Hükümet adım at' sloganıyla alanlarda olacağız. Hem Rojava'nın, hem de demokratik çözüm sürecinin geleceği için Diyarbakır, İstanbul, Mersin ve Van'da düzenlenecek merkezi mitinglerin yanı sıra her il, ilçe ve beldede bütün demokrasi ve barış güçleriyle birlikte etkinlikler düzenlenecektir. 1 Eylül çalışmalarıyla birlikte öncelikle köyler olmak üzere her yerde düzenlenecek halk toplantılarında Sayın Öcalan'ın sürece verdikleri destek nedeniyle halkımıza gönderdiği selam ve teşekkür mesajı paylaşılacaktır. Partimiz, BDP Gençlik Meclisi'nin başlattığı kültürel soykırıma, yozlaşma ve yozlaştırmaya, fuhuşa, uyuşturucuya ve ajanlaştırmaya karşı başlattığı kampanyayı destekleyecektir" ifadesi kullanıldı. DİHA

Editör: Wan Haber