Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Barış istediğini söylerken 'başbakan Kürt kardeşlerimizi bombalıyor' diyorsun. O zaman benim kan beynime çıkar. Benim Kürt kardeşimle sorunum yok terörle sorunum var. Burada bunu söylediği zaman o zaman arkadaşlarımda ne oluyoruz diyoruz. O zaman sen bu mücadeleyi samimi vermiyorsun. Buraya gidip gelirken teröristin ve terörizmin söyleminin bırakacaksın bir parlamenter ağzıyla konuşacaksın" dedi.
Başbakan Erdoğan, Habertürk Televizyonu'nda canlı yayınlanan ''Teke Tek Özel'' programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. İmralı görüşmeleriyle ilgili olarak Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Bazıları 'adaya niye gidilir' diye bizi hesaba çekmeye çalışıyor. Biz buna hiç aldırmadan istihbarat teşkilatımı buraya gönderiyorum. Biz siyasi uzantısı olan parlamentodaki ekibe de bazı şeyleri söylüyoruz. 'Siz şu anda bölücü terör örgütünün uzantısınız. Siz de kabul ettiniz. Siz de barış istiyorsanız bu cesaret işidir. Onun için bir yerlerden korkarak iradenizi geciktirirseniz barış gecikir' diyoruz. Çünkü parlamentonun içi barışın olması için mücadelenin verilmesi gereken yer. Demokrasi bunun en önemli anahtarı. Gelin bu adımı bu şekilde atın. Silahlarla bir yere varılmaz, silahlar barışın güvencesi değildir."

"O ZAMAN BENİM KAN BEYNİME ÇIKAR"
"Şimdi adaya gönderildi, gittiler, geldiler, tabii kendilerine bakanımıza dedim ki, 'süreci koruyabilmek için çok konuşmak değil, iş yapmak önemli. Lütfen mesajlara dikkat etsinler, bizi farklı mesajlar vermeye itmesinler. Biz Paris'te ölenler için mecbur muyduk Diyarbakır'da cenaze töreni yapmaya" diyen Erdoğan, "Barış istediğini söylerken 'başbakan Kürt kardeşlerimizi bombalıyor' diyorsun. O zaman benim kan beynime çıkar. Benim Kürt kardeşimle sorunum yok terörle sorunum var. Burada bunu söylediği zaman o zaman arkadaşlarımda ne oluyoruz diyoruz. O zaman sen bu mücadeleyi samimi vermiyorsun. Buraya gidip gelirken teröristin ve terörizmin söyleminin bırakacaksın bir parlamenter ağzıyla konuşacaksın. Bir başbakan bombalayan sıfatını yakıştırırsan o kişiyi iyi niyetle bakmam. Bu söyleminin yerinde kullanacak kimse o nokta ona anlayış gösterelim. Temenni ederim ki bu umudumuz sürsün yok olamasın" diye konuştu.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Başbakan Erdoğan yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
"Başta iyi niyet ortaya koyduk. Anayasa çalışmalarında 324 milletveki ile komisyonu 3 kişi temsil ediyoruz. İlk etapta 26 paketi dillerine doladılar. Mesele şu üzümü beraber yiyelim ufak tefek yerlere takılmayalım. Bu paket millete gitti yüzde 58 ile evet dediler. Yine ufak tefek yerlere takılıyorlar. Başkanlık sistemini gündeme getirildi. Hemen bir isyan başladı. Bir defa kabul edersin veya etmezsin. Başkanlık sistemi tartışılsın. Yanlışları doğruları nelerdir neler değildir tartışılır. Başkanlık sisteminde parlamento var mıdır yok mudur? Ana muhalefet lideri Başkanlık sisteminde parlamento yoktur diyor. Biz buna rağmen 'sabredin arkadaşlar' dedik. Ama bizim Mart sonuna kadar onlar ne getiriyor, anlaştık anlaştık. Anlaşmadık illa 4'lü anlaşmamız şart değil. Anayasayı çıkaracağımız şekilde 2 partiyle anlaşabiliyorsak, azami müşterekte birleşebileceğimiz anayasayı yaparız. Bunlar olmazsa referandum için ortak ararız. Zaten bizim anayasa çalışmamız var daha da ileri götürebiliriz. Biz referanduma gidebiliriz diyen hangi partiyse oturur konuşuruz. Ortak yeni anayasayı hazırladıktan sonra Meclis'e sunarız. Milletimizden başkanlık sistemi bu gücünü alırsa çok başlılıktan kurtuluruz ve çok seri karar alma imkanını getirecektir. Diyelim yarı başkanlık sistemi. Kendine has bazı doğruları var, ABD'deki sistemin kendine has doğruları var biz de bunları alalım Türk tipi başkanlık sistemi getirelim. Bizim geleneklerimiz var, göreneklerimiz var. Burada bütün mesele asıl iradenin halkta olmasıdır. Halk seçimini yapıp istediğini indirebiliyorsa mesele bitmiştir. Halkın iradesinin üstünde bir irade biz bu sistem içerisinde tanımıyoruz. Halkın kararına herkesin saygı duyması lazım."

BELEDİYELERE YAPILAN SORUŞTURMALAR
Antalya ve Eskişehir Büyükşehir Belediyelerine yapılan soruşturmaların hatırlatılması üzerine Erdoğan şunları söyledi:
"Bu görev süremiz içersinde; partimizdeki 599 belediye, CHP'li 454, MHP'li 231, BDP'li 96 diğer belediyelerle ilgili 141 soruşturma izni verilmiş. Bizim belediyelerle ilgili olarak yolsuzluğu, çıkar ilişkileriyle adımlara hassasiyetimiz çok fazla. En fazla belediye bizde olduğu halde. En son Eskişehir ve Antalya. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ile ilgili soruşturmayı bizzat savcı kendisi davet ederek yapıyor. Ana muhalefet bu olayı bizimle ilişki kurmak suretiyle kendine göre oraya bir güç devşirmek istiyor. Burada bir sıkıntı yoksa yargıda ortaya çıkacaktır.
Ben hapse girdiğimde 7-8 dosya vardı. Biz ne zamanki partiyi kurduk dosyalarımı 58'e çıkardılar. Şimdi bu dosyalardan 3-4 tane kaldı. Partiyi kurmadan önce bunların çoğu düştü. Bunların hiçbirisinde benim imzam yok. İta amiri olmam sıfatıyla bana da bedel ödetmeye kalktılar. Ben milletvekili olduğum için dosyam duruyor. Şimdi o dosyayı zaman zaman anamuhalefet ve diğeri kullanmaya kalktı. Bizim bugünlere gelmemizin sebebi bir defa çizgiyi sağlam tuttuk. Ana muhalefet bizim Kayseri'deki belediyeye taktı. Hepsinde kendileri mahkum oldu. Belediye başkanım sürekli Kılıçdaroğlu'nu mahkum etti. Aldığı tazminatı halka sucuk ekmek olarak dağıtıyor. Şimdi benim Kılıçdaroğlu'na davalarım var. Yakında bunları kazandığımda garip gurabaya dağıtılacak."
(ÖZ-Y)

01.02.2013 21:07:52 TSI

Editör: Wan Haber