Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları kınadığını belirterek, "Şifa dağıtacak ellere yumruk sıkılırsa, bıçak, silah sıkılırsa bunun affedilir yanı yoktur" dedi.
Başbakan Erdoğan, Sağlık Bakanlığı'nın kara ambulansı, UMKE aracı ve ambulans botlardan oluşan 486 araçlık filosunun hizmete alım törenine katıldı. TÜYAP Fuar Alanı otoparkında yapılan törene Erdoğan'ın yanı sıra Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Beylikdüzü Belediye Başkanı Yusuf Uzun, Milletvekili Hakan Şükür ve çok sayıda kişi katıldı.
Törende konuşan Erdoğan, eski ve yeni Sağlık Bakanlarına teşekkür ederek, "Gerek Recep Bey'e, gerekse Mehmet Bey'e bugüne kadar verdikleri hizmet ve bundan sonraki hizmetleri için şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Sağlık çalışanlarına yönelik saldırılara değinen Başbakan Erdoğan, "Zaman zaman bazı hastanelerimizde, bazı sağlık kuruluşlarımızda gerek doktorlarımıza, gerek hemşirelerimize, gerek sağlık görevlilerimize karşı yapılan insani olmayan saldırılar sebebiyle vahşet sebebiyle ben burada özellikle kınamamı ifade etmek istiyorum. Zira doktorlarımız, hemşirelerimiz, sağlık görevlilerimiz her zaman her yerde, hastalarımız için yaralılarımız için hep şifa dağıtmaya gayret ederlerken o şifa ellerini uzatmaya çalışırken, şifa dağıtacak ellere yumruk sıkılırsa, bıçak, silah sıkılırsa bunun affedilir yanı yoktur. İnanıyorum ki milletçe bu tür yaklaşım içinde olanlara tavrımızı çok açık net koymalıyız. Hastalık bizim içindir. Her hastaneye giden oradan sağlıklı çıkacak diye bir matematik olayı yoktur. Doktor, hemşire elinden geleni yapar ama neticesi şüphesiz ki Allah'tandır" diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye'nin çok zor dönemlerden geçtiğini ifade ederek, "Milletçe her alanda çok büyük yokluklar çok büyük yoksullar çekti ama böyle bir süreçte doktorlarımıza yapılan bu saldırıları görmezden gelmek mümkün değil. Ben vazife şehitlerine Allah'tan rahmet, yaralılarımıza şifa diliyorum" şeklinde konuştu.
Sağlık alanında Türkiye'nin son 10 yılda çok büyük ilerleme kaydettiğini dile getiren Erdoğan, adeta sessiz bir devrim gerçekleştirdiklerini dile getirdi. Erdoğan, 10 yıl önce insanların hastalığın ızdırabını çektikleri kadar sağlık hizmetleri ve hastanenin de ızdırabını çektiklerini ifade ederek, şöyle devam etti;
"Biz ambulans sirenini çok nadir duyuyor, ambulansı sokaklarda, caddelerde ayda, yılda bir görüyorduk. Allah vermesin acil bir durumda kimsenin aklına ambulans çağırmak gelmiyordu. Zira o ambulansın vaktinde ulaşacağına dair kimsenin umudu yoktu. Bunu bir Başbakan olarak ben geçmişte yaşadım. Bizi, 3 yaralı arkadaşımızı trafik kazasından ambulansa adeta istifleme koyarak hastaneye götürdüler, yanımızda hemşire bile yoktu. Damdan düştük. Bunun için de dedik ki 'biz göreve geldiğimizde bunu milletimize yaşatmayacağız.' Hasta bin bir zorlukla sokağa indiriliyor, otobüsle, dolmuşla, bulunabilirse, para varsa taksiyle karga tulumba hastaneye gidiliyordu. Ama asıl çile hastaneye ulaşınca başlıyordu. Acil servisler tıka basa dolu, odalar dolu, yataklar dolu, doktor sayısı, hemşire sayısı yetersiz, ilaç sayısı yetersiz. Hastalar odadan odaya, hatta hastaneden hastaneye dolaşıyordu. İş en son ilaç almaya gelince orada da karmaşa yaşanıyor, ilaç bulunamıyor, her hastaneye gidilemiyor, hastane kadar da eczane çilesi yaşanıyordu. Yani hastaneye sağlam giren hasta çıkıyordu ve reçetenizde yazılan ilaçların yarısı var, yarısı yok. Bazıları hastaneye giriyor, orada rehin tutuluyor, iyileşse bile parasını ödeyinceye kadar hastaneden çıkamıyordu. Hatta bazılarının ölüleri bile rehin tutuluyordu. Bunlar bizim büyükşehirlerde yaşadığımız çilelerin sadece bir kısmı. Büyükşehirlerden uzaklaştıkça sağlık çilesi daha da artıyordu, katlanıyordu."
Son 10 yılda sağlık alanındaki manzarayı tersine çevirdiklerini anlatan Erdoğan, "Biz yurt dışına gittiğimizde, gelişmiş ülkelere gittiğimizde 24 saat caddelerde siren sesi duyuyorduk. Ambulanslar, itfaiye 24 saat çalışıyor, şehrin her yerine ulaşıyordu. Bırakın insanları ağaçta kalmış kedileri kurtarmak için seferber oluyorlardı. Bizim insanımız bunu neden yaşamasın. Bizim insanımız nerede olursa olsun bir telefonla neden ambulansa ulaşamasın?"
Erdoğan, bugün hizmete alınan sağlık araçları hakkında da bilgiler vererek, "İşte bugün de bu törende 486 ambulansı devreye alıyoruz, gücümüze ayrı bir güç katıyor, hizmeti çok daha yaygınlaştırıyoruz. 486 ambulansın 336'sı döner sermaye geliriyle alındı, 154 tanesini genel bütçeden yaptığımız harcamayla aldık. 486 ambulanstan 254 tanesi normal ambulans, 75 tanesi kar paletli, 4x4 ambulansı bugün hizmete alıyoruz. 20 tane 4 sedyeli ambulans ve 60 tane obez ambulansı da yine bugün hizmete giriyor. Bunların dışında 45 tane 4x4 ambulansı, 30 tane amarok aracını devreye alıyoruz.
Erdoğan, Beylikdüzü'nde yapılması planlanan hastaneyle ilgili arazi sorununu çözdüklerini ifade ederek, "Beylikdüzü'ne sözüm var. Burada bir hastane demiştim. Ne yazık ki arazi noktasında bizi çok uğraştırdılar. Şu anda bu işi haletlik. İnşallah TOKİ ihalesini yapmak suretiyle bu hastanemizin inşasına başlayıp Beylikdüzü'ne sağlık bakanlığımız hastanesini kavuşturacaktır. Bizler 5-6 yıl önce şehir hastaneleri projemiz vardı. Maalesef burada da yargı ile devamlı mücadele içinde olduk. Kayseri'de temel attık yarıda kaldı, Ankara'da başlayamadık, Olimpiyat Stadı yanında başlayamadık. Şimdi yasal bir düzenlemeyle inşallah bu adımları atacağız. Şehir hastanelerini ülkemizde ilk olarak 26 büyükşehire kazandıracağız" dedi.
Paradan 6 sıfırın atıldığı dönemde yapılan eleştirilere değinen Erdoğan, "Birileri 'Taksim Meydanı'nda çıkar eşek gibi anırırım' dedi. Ben bu köşe yazarlarını çok merak ediyorum ama onlar hiçbir zaman sözlerinin sahibi olamadı, olamazlar. Sözlerinin sahibi olanlar burada. O bol sıfırlı paralar unutuldu, hayal gerçeğe döndü" diye konuştu.
Son 10 yılda yapılan hizmetlere değinen Başbakan Erdoğan, "Siz yolsuzluk hortumlarını keserseniz, mafyayı çeteleri çökertirseniz, işte o bir yerlere giden paralar bu milletin kasasına, bu milletin cebine gelir" dedi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasında birlik mesajları da vererek, şunları söyledi;
"Bizi bölmek isteyenlere, bizi ayırmak isteyenlere biz, 'hadi oradan çekilin, siz bu millete düşmansınız' diyeceğiz. Bu millet inşallah bu birliğini, beraberliğini bu ayrılıkçılara feda etmeyecektir, ben buna inanıyorum. Ana muhalefetin yaklaşım tarzı, anlayış tarzı bizim anlayışımızla mukayese edilemez. Yola çıkarken tek millet dedik, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dedik. Etnik, cinsel, bölgesel milletçiliğe, hayır dedik. Çünkü biz etnik milliyetçilik yapamayız. Bizde dinsel milliyetçilik de olmayacak, olamaz, olmayacak. Çünkü bizim iktidarımız her türlü inanç grubunu güvence altına alan bir iktidardır. Böyle yola çıktık, böyle devam ediyoruz."
"Ne içerden, ne de dışardan hiçbir saldırının bizi zayıflatmasına, bizi yolumuzdan alıkoymasına izin vermeyeceğiz" diyen Erdoğan, "Başta terör olmak üzere bugün devam eden bazı sorunlar sadece ve sadece Türkiye'nin büyümesini engellemeye, Türkiye'nin ilerlemesini yavaşlatmaya dönük gelişmelerdir" ifadelerini kullandı.
(VK-ÇK-Y)

01.02.2013 16:28:38 TSI

Editör: Wan Haber