Bir televizyon kanalında yer alan habere göre bilim insanları aşının hızlı bir şekilde geliştirilmesinin, aslında onların güvenilirliğini etkilemediğini vurgulayarak yaşanan sürece ilişkin faktörleri açıkladı.

Bilim insanlarının ortak kanısına göre bir aşının geliştirilmesi geleneksel bir şekilde yavaş İlerleyen bir süreç olarak nitelendirilmektedir. İngiliz hükümeti baş bilim danışması Patrick Vallence yeni tip koronavirüsü pandemisinden önce yeni bir aşı geliştirmenin En az 10 sene sürdüğünü ve bu sürecin 5 yıldan daha kısa bir sürede tamamlanmasının mümkün olmadığını dile getirdi.

Londra hijyen ve tropikal Tıp okulundan epidemiyoloji profesörü  Stephen Evans göz önünde bulundurulması gereken önemli hususun ilaç firmalarının karşılaştığı normal finansal endişeleri bir kenara bırakmasını sağlayan kamu ve özel sektörden gelen nakit akışı olduğunun altını çizdi.

Evans, dünya devletlerinin geliştirilen aşırları önceden satın alması, aşı geliştirme konusunda faaliyet gösteren bilim insanlarının önceki faaliyetlerinden daha büyük riskler almasını ve bu durumun daha hızlı bir süreci beraberinde getirdiğini açıkladı.

Daha da önemlisi yeni tip covid-19 virüse karşı bir aşıya karşı talebin ve aciliyet durumunun göz önünde bulundurularak aslında kısa süre içerisinde aşı geliştirmesinin ancak bu şekilde mümkün olduğunu dile getirdi.

En son olarak ise teknolojideki meydana gelen pozitif yönlü gelişmeler, veri kayıtlarını kolay bir hale getirirken sosyal medya uygulamalarının ortaya çıkışı firmaların aşağıyı deneyeceği gönüllüleri bulmasını da kolaylaştırmış bulunmaktadır.

Bristol Üniversitesi’nde aşı uzmanı ve oksford/Astrazeneca denemelerinde araştırmacı olan bilim insanı Prof. Adam Finn, “ Bir çalışmaya katılımcı bulmak normalde haftalar ve aylar sürer, fakat bir gecede oksford/Astra denemesine katılacak öğrenci sayısına ulaştık.” Açıklamalarında bulundu.

Editör: Wan Haber