Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyaya hızla yayılan yeni tip korona virüs, insanlar için önemli bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Aktif olarak kanser tedavisi alan hastalar ise diğer vatandaşlara göre daha fazla risk taşırken kemoterapiye bağlı olarak vücut direnci düşen hastalarda enfeksiyonun gelişmesi durumunda, hastalık daha ağır seyredebiliyor.

Konuya ilişkin açıklama yapan Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, bu dönemde kanser hastalarının kendilerine çeşitli sorular sormak için hastaneye müracaat ettiklerini belirtti. Coşkun, kanser tedavilerini tamamlamış ve tedavileri bittikten sonra şifa durumunda izlenen ve belli aralıklarla kontrole gelen hastaların büyük çoğunluğunun diğer sağlıklı bireylerle aynı risk durumunda olduğunu söyledi.

Çevre ile temas ettikten sonra en az 20 saniye süre ile ellerin sabun ve suyla yıkanması gerektiğini hatırlatan Coşkun, “Ellerin yıkanmadan ağız, burun ve göz ile temas edilmemesi, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkollü antiseptik veya kolonya kullanılması, mümkün olduğunca kalabalık ortamlara çıkılmaması gibi Sağlık Bakanlığı tarafından önerilen tedbirler büyük oranda koruma sağlar. Bu hastaların mevcut durumda kontrol tetkik ve muayenelerini yaptırmalarına engel bir olmamakla birlikte, hastanelerdeki yoğunluk ve bulaş riski göz önüne alındığında randevu ve kontrolleri doktorlarına danışarak gerek görülürse ertelenebilir. Fakat özellikle bu grup kanser hastalarından 60 yaş üzerinde olanlar ile daha genç yaşta olup eşlik eden Diyabet, KOAH veya kalp yetmezliği gibi kronik hastalıkları bulunanlarının 3 ay, 6 ay veya yıllık kontrol tetkiklerini doktorlarına danışarak 2-3 ay sonraya ertelemeleri uygun olacaktır” dedi.

Kanser tedavisi devam eden hastalara ilişkin değerlendirmede bulunan Coşkun, “Aktif olarak kanser tedavisi almakta olan hastalar ile lenfoma, lösemi ve myelom gibi hematolojik hastalıkları bulunan bireylerin riski yukarıdaki gruba göre daha fazladır. Özellikle kemoterapiye bağlı olarak vücut direnci düşen hastalarda enfeksiyonun gelişmesi durumunda, hastalık daha ağır seyredebilir. Aktif kanser tedavisi gören hastaların büyük çoğunluğunda tedavinin uygulanması zorunludur, ertelenmesi mümkün değildir. Bu hastaların bu süreçte, yukarıdaki tedbirlere ilave olarak mümkün oldukça kalabalık saatlerde toplu taşıma araçları ile seyahat etmemeleri, tedavi süreci dışında mümkün oldukça evlerinden dışarı çıkmamaları ve ev hijyenine daha fazla önem vermeleri gerekmektedir. Kemoterapi alan ve dolayısıyla vücut direnci düşen bu hasta grubunda, gerek kamu gerekse özel sağlık kuruluşlarında ilave tedbirler alınması faydalı olacaktır. Bu hastalarda günün koşullarına göre tedavi planlamasındaki kararları hastayı takip eden onkoloji doktorları tarafından verilerek en uygun şeklide yapılacaktır. Hastaların kendilerini takip eden doktorlarla iletişim içerisinde olmaları önemlidir” ifadelerini kullandı.İHA

Kaynak: iha