Saadet Partisi Van İl Başkanlığı'nda düzenlenen basın toplantısında basın mensuplarıyla bir araya gelen Saadet Partisi GİK üyeleri Fesih Bozan ve beraberindeki heyet, ülke ve kent gündemiyle ilgili açıklamalarda bulundu. GİK üyeleri Muhittin Aytunç, Muhammed Sabır Fırat, Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan ve partililerin katılım sağladı toplantıda açıklamalarda bulunan Saadet Partisi GİK Üyesi Fesih Bozan, ülkenin her anlamda zor bir süreçten geçtiğini ifade etti.

İLHAN: "TÜM İL VE İLÇE MERKEZLERİ TARANACAK"

Basın açıklamasında ilk olarak söz alan Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, "Saadet Partisi Halkla İlişkiler Başkanlığımız Türkiye genelinde bir çalışma başlattı. 81 il ve 970 küsur ilçemizde 1 ay içerisinde tüm il ve ilçe merkezleri taranacak, hem seçime hazırlık çalışması hem de bu anlamda sivil toplum kuruluşları, esnaf ziyaretleri, şahıs ziyaretleri şeklinde bu süreci başlatmış bulunuyoruz. Bu anlamda da Genel İdare Kurulu üyelerimiz Fesih Bozan, Muhittin Aytunç ve Muhammed Sabır Fırat ilimize geldi" dedi.

BOZAN: "VAN'DA GENÇ İŞSİZLİĞİN %35'LERDE OLDUĞU TAHMİN EDİLİYOR"

Daha sonra gelen hayat adına açıklamalarda bulunan Saadet Partisi GİK Üyesi Fesih Bozan, siyasette, ekonomide, dış politikada, tarımda, sağlıkta, eğitimde adalet mekanizmasında ve diğer alanlarda ciddi sıkıntıların yaşandığını belirterek, "Türkiye'nin genelinde olduğu gibi, Van'da da gençlerimizin çoğu işsiz. Bugün TÜİK'in açıkladığı rakamlara göre bile, işsiz oranları %11,2, genç işsizlik oranı %22,3, bu kapsamda Van'a baktığımızda bununun %35'lerde olduğu tahmin ediliyor. Gençlerimiz maalesef okullarını bitiriyorlar, anne-babalar yemeden, içmeden onlara eğitim desteği sunuyor. Ama sonrasında mezun olan 3 gencimizden 1 tanesi şu anda işsiz durumda.

Gençlerimiz kendi memleketlerinde iş bulamıyorlar. Uzak diyarlara gidip, inşaatlarda ve farklı sektörlerde çalışıyorlar. Bununla beraber aile bölünüyor, sıkıntılar yaşanıyor. Zaman zaman da acı haberler ve çocuklarımızın cenazeleri geliyor. Geçmişte Erbakan Hocamızın Van'da yapmış olduğu kundura fabrikası, yem fabrikası, süt fabrikası, şeker fabrikası aktif halde olsa ve gençlerimiz yabancı ellere gideceğine burada çalışıp, evlerine huzur içinde gidebilirdi.

Bugün cenazelerinin yerine, kendileri olur ve aile daha mutlu şekilde yaşamını sürdürürdü. Gençlerimiz işsizlikten dolayı bugün evlenemiyorlar. Gelecekle ilgili bir umutları yok. Özellikle yarın gençlerimizin bir iş kuracağım, evleneceğim, önümüzdeki süreç için bir plan, projeye ortaya koyamaz hale gelmiştir" diye konuştu.

"MEVCUT İKTİDAR, ÜLKEMİZİ GİTTİKÇE FAKİRLEŞTİRİYOR"

Tarım ve hayvancılıkta girdi maliyetlerinin de çok yüksek olduğundan dolayı, çiftçilerin ekim yapamaz, hayvan besleyemez hale geldiğini belirten Bozan, "Gübre, elektrik, ilaçlama maliyetleri her geçen gün artıyor. Bundan dolayı bugün etin kilosunu 150 ile 170 TL arasında alıyoruz. Yine bir kilo peynirin kilosu 150-170 TL'ye arasında değişiyor. Başta Van olmak üzere, Doğu Anadolu Bölgesi hayvancılık merkezidir. Niye biz bu hale geldik. Tarım ve hayvancılıkta kendi kendimize yeten bir ülkeyken, bugün maalesef bütünüyle dışa bağımlı hale gelmişiz.

Maliyetlerin fazla olmasından dolayı bugün hem inekleri, hem de dişi hayvanların satılması, kesilmesinden dolayı yeni üretim olamamakta ve yakın zamanda hem süt hem süt ürünleri ithalatında hem de et ithalatında dışa bağımlı geleceğiz. Tabii ki iktidarın başvurduğu ve bildiği tek yol, plan, program ve zamanında tedbir almak yerine,  gümrüksüz ithalata başvurmaktır.

Tabi ki, her ithalat ta, Hans'ı desteklemek Hasan'ı ezme demektir. Mevcut iktidar ülkemizi gittikçe fakirleştiriyor. Haydi, sanayide teknolojide dışa bağlamlıyız anladık. Bari tarımda ayaklarımız üzerinde duralım diyoruz. Ama Maalesef AKP iktidarının böyle bir derdinin olmadığını ve gerekli önemi vermediğini görüyoruz. Örneğin; 2022'de faize ayrılan bütçe: 240 Milyar TL, 2023 için Faize ayrılan bütçe: 565,6 Milyara TL. 2022'de destekleme 42 milyardan, 2023 yılı için sadece 54 milyara yükseltmiş. Hâlbuki AKP'nin çıkarttığı yasaya göre, en az ödenmesi gereken, Milli Gelirin %1'i olan 186 Milyardır. Kur koruma, ilk 10 ayda 91,6 Milyar TL" ifadelerini kullandı.

"VATANDAŞIMIZ ZAMLARIN ALTINDA SİLİNDİR GİBİ EZİLİYOR"

Türkiye'nin toplam dış borcunun artışına dikkat çeken Bozan, "Borç alan emir de alıyor. Borç alan bağımsız karar da veremiyor. Bugün burada dış politikayı da şekillendiren bu borçlardır. Bir ülkede eğer üretime dayalı bir ekonomi anlayışı olmazsa, israf ve savurganlık almış başını gidiyorsa, bu ülke bağımsız bir şekilde hareket edemez. Enflasyon ve hayat pahalılığına baktığımız zaman, maalesef Ak Parti'nin iş bilmezliğin yüzünden bugün vatandaşımız zamların altında silindi gibi eziliyor. Vatandaş dün 5 liraya aldığını bugün 10 liraya alıyor.

Enflasyon TÜİK'in rakamlarına göre her ne kadar %84 olsa da çarşı pazarda yüzde 300 civarında olduğunu görüyoruz. Bir avuç sermaye her gün zenginleşirken, vatandaşlarımızın her gün fakirleştiğini görüyoruz. Ekonomi Bakanı Nebati, 2002 yılında 1 milyon haneye sosyal yardım yapıldığı ifade ederken, 2021 yılında bu rakamın 4,3 milyona ulaştığı açıkladı. Bunu fertlere çarptığınız zaman 15-16 milyon kişi Türkiye'de farklı isimler adı altında sosyal yardımlar alıyor. Milli Gelirin  %67'sini yüzde 10'luk kesim alırken, 2021'de %54'lük milli gelirin %4'nü de %50 paylaşıyor. Milli gelirin 100 lirasının 67 lirasını 10 yiyor, 100 liranın 4 lirasını ise 50 kişi paylaşıyor. Böyle dengesiz bir milli gelir paylaşımı var" dedi.

"DEVLETİ AYAKTA TUTANIN ADALET OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİYORUZ"

4 temel hedeflerinin olduğunu ifade eden Bozan, "Yaşanabilir, bir il hedefliyoruz. Herkes kendi ilinde güven içinde yaşayabilsin, iş ve aşını kendi ilinde sağlasın, gurbet ellere gitmesin. Yaşanabilir, bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye, yeni ve adil bir dünya. Biz Saadet Partisi olarak reel politik değil, ilke ve değerler siyaseti yürütüyoruz. Biz milli görüşçüleriz. İslam'ı, Müslümanların yanlışlarına kurban edemeyiz! Devleti ayakta tutanın adalet olduğunu çok iyi biliyoruz. Devleti değil, devleti ayakta tutan adaleti ve vatandaşı önceliyoruz. İnancımızın gereği olarak, insanların temel hak ve özgürlüklerini kutsal sayar; hiçbir pazarlığa konu edilmesine rıza göstermeyiz! Yargı mekanizması üzerinde yürütmenin ciddi baskılarının olduğunu birçok alınan kararda görüyoruz. Bu kabul edilemez. Biz, adaletin yerli yerine oturtulması için gayret gösteriyoruz.

Bizim korumamız gereken şey adalettir, mazlumların, mağdurların ve mazlumların hakkıdır. İktidar Sakinleri ise kendi bekaları için adalet mekanizmasıyla istedikleri gibi oynamakta, yargıyı muhalefet parti ve muhalif seslere bir baskı aracı olarak kullanmakta çekinmemektedir. Her şeyi alınacak oyları tartarak hesap edenlerin aksine bizler, zalimlerin ve güç sahiplerin karşısında, her daim mazlum ve mağdurun yanında yer almaya devam edeceğiz. İnancımız bize bunu emreder, oy alacağız diye inancımızın gerekliliklerini asla çiğnemeyiz.İktidardakiler ile aramızdaki temel fark da budur" dedi.

"VATANDAŞ YARDIMA MUHTAÇ HALE GETİRİLDİ"

Vatandaş zam ve hayat pahalılığı altında ezilirken, her gün yeni bir gündemle kalkıp oturduklarını belirten Bozan, "Vatandaşın mutfağında alev var, vatandaşın alım gücü her geçen gün biraz daha düşmekte ve yoksulluğu artmakta; buna çözüm üretmesi gereken AKP iktidarı ise sürekli gündem değiştirmekte ve algıyı yönetmenin peşinde koşuyor. Seçim yaklaştıkça her hafta sözde yeni bir müjde açıklıyorlar. Seçim yaklaştıkça, iktidar her gün sözde müjdeler açıklayıp vatandaşta bir algı oluşturma derdinde.

Öğrenci bursları, asgari ücret, emekli maaşı, sosyal yardımlar, TOKİ vs. Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklarla mücadele sözüyle iktidara gelen AK Parti bunları kaldırmak yerine, vatandaşa daha da katmerlisini yaşatmaktadır. Ak Parti vatandaşı her gün biraz daha yoksullaştırarak yardıma muhtaç hale getirdi. AK Parti'nin 20 yıldır ülkeyi nereden nereye getirdiğine hepimiz şahidiz" diye konuştu.

"ÖNÜMÜZDEKİ İKTİDARIN MAYASI VE RUHU OLACAĞIZ"

2023 seçimlerinde algılara değil, olgulara dikkat çekilmesi gerektiğini söyleyen Bozan, "Gerçekleri, hakikatleri görmemiz lazımdır. AK Parti'nin yaptığı algı operasyonlarına kanmadan, birlik ve beraberliğin sağlanması açısından Saadet Partisi'nin çalışmalarını takip etmeleri ve gerekli olan desteği vatandaşlarımızdan istiyoruz. Şahısların menfaatlerini değil, milletin menfaatini gözetecek bir iktidar gelmelidir ve inşallah gelecektir.

Önümüzdeki iktidarın mayası ve ruhu olacağız. Saadet Partisi nerede olursa olsun, hayra motor, şerre fren olacak bir pozisyondadır. 6'lı masa bir ihtiyaçtan dolayı ortaya çıkmıştır. Şöyle bir söz var; Eğer ceylan ile aslan aynı tarafa koşuyorsa, bilin ki ormanda yangın var. Ülkede yaşanan sorunlar bu 6 altı partiyi bir araya getirme durumuna getirmiştir. Birde siyasi partilerin şuan ki yasaya göre %51 seçim yasası mecburiyetinden dolayı bir araya gelme zorunluluğu var. Dolayısıyla %7 barajı var.

Bugün bu altı parti, ülkemizin geleceği ve bütünlüğü anlamında 6-7 tane komisyon çalışmaktadır. 9 ana başlık 72 alt başlık üzerinde çalışmalar devam ediyor. Ocak ayından itibaren inşallah Cumhurbaşkanı adayı kim olacağı üzerinde istişareler yapılacak. Burada halkımız endişelenmesin. İlke ve prensipler ortaya konulacak ve seçilecek Cumhurbaşkanı buna göre hareket edecek.

Saadet Partisi olarak bugün biz de Van'dayız. Van'ı ve ilçelerini ziyaret edeceğiz. Halkımızla buluşacağız. Onların sorun ve sıkıntılarını dinleyeceğiz" ifadelerini kullandı. Bozan, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Her partilinin kendi liderlerinin Cumhurbaşkanı adayı olmasını istemesinin doğal olduğunu belirten Bozan, Saadet Partisi olarak kendilerinin de Temel Karamollaoğlu'nu Cumhurbaşkanı adayı olarak görmek istediklerini vurguladı.

Van Bölge Gazetesi

Editör: Wan Haber