Bir restaurantta düzenlenen basın toplantısında basın mensuplarıyla bir araya gelen Van Ticaret ve Sanayi Odası Adayı Zahir Kandaşoğlu, geride kalan ama tamamlanmayan seçimlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Necdet Takva’dan sonra, Zahir Kandaşoğlu da sadece 1. Grupta değil,  tüm gruplarda seçimlerin tekrarlanması gerektiğini ifade etti.

Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri sonrası çıkan tartışmalar devam ediyor. Tartışmalı seçimlerle ilgili basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Zahir Kandaşoğlu, seçimin tümüyle iptal edilmesini isteyerek, ‘hodri meydan’ ifadesini kullandı. 22 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirilen seçim sonrası resmi olmayan sonuçlara göre; Beyaz Liste 10 grupta, Mavi liste ise 9 grupta galip gelmişti. Seçim sonrası Mavi listenin yaptığı itirazlar; önce ilçe, ardından il seçim kurulu tarafından kabul edilerek, 1. Gruptaki seçimin tekrarlanması kararı verildi.

KANDAŞOĞLU: “HALKIMIZ, TÜCCARIMIZ BU SÜRECİ HAK ETMEMİŞTİR”

Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yıldönümünü kutlayarak açıklamasına başlayan Kandaşoğlu, “Bugün çok üzülerek basın açıklaması yapıyorum. Üzüntümün nedeni ilimizde ticaret yapan, iş yapan, yatırım yapan insanlarımız adına üzülüyorum. Halkımız, tüccarımız bu süreci hak etmemiştir. 7 bin yıllık tarihi bulunan, birçok medeniyete başkentlik yapmış Van kesinlikle bunu hak etmemiştir.

Böyle bir süreç hiçbir yerde yaşanmadı. Ülkemizde bulunan 365 oda ve borsanın yüzde 70’i seçimini herhangi bir sıkıntı yaşanmadan yapıp bitirmiştir ama maalesef Van Ticaret ve Sanayi Odası’nın seçimlerinde büyük oyunlarla karşılaştık. Bununda acısını ve üzüntüsünü derin bir şekilde yaşamaktayız. Bütün hemşehrilerimizden yüz bin kere özür diliyorum.

Şuan mecburiyetten dolayı basın açıklaması yapıyorum. Normalde beyaz liste olarak karar almıştık. Hiçbir basın açıklaması yapmayacağız ama maalesef üzülerek ifade etmeliyim ki o şahsın nasıl o odaya girdiğini, bu odaya eleman olarak nasıl alındığını, kimlerin sebep olduğunu ve en sonunda basın toplantısında çıkarak benim ona yaptığım vefayı, büyüklüğü, liderliği hiçe sayarak bir beyefendi diye hitap etmesi gerçekten büyük bir hakaret olarak kabul ediyorum. Tabi ki bu cümleyi de o kişinin kişiliğine bağlıyorum. Van halkının takdirine bırakıyorum. Bu arkadaşın bu odaya nasıl alındığını anlatmak zorundayım. Çünkü herkesin bunları öğrenmeye hakkı var” dedi.

“VAN TİCARET VE SANAYİ ODASI, ESNAFIN AYNASIDIR”

Oda başkanıyken Necdet Takva maddi ve manevi anlamda çok ciddi desteklerde bulunduklarını söyleyen Kandaşoğlu, “Bu arkadaş Van’ın bir evladıydı. Odaya müracaat etti, birkaç kıramadığımız tüccarımız, esnafımız devreye girdi. Bu arkadaşın çok zor durumda olduğunu, iki tane çocuğunu okuttuğunu ve iş sahibi yapmamızı istedi. Bizde bu arkadaşımızı alıp müracaatını kabul ettik.

Van Ticaret ve Sanayi Odası’na personel almamız meclisin yetkisindedir. Mecliste toplandık, durumu izah ettim ama kabul edilmedi. İkinci kez yine başka tüccarlar, işadamları devreye girerek ricada bulundu. Bizde meclisi toplayarak işe alınmasını sağladık. Odamızın en yetkili mercilerine oturttuk. Her türlü maddi ve manevi destekte bulunduk. Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda yolsuzluk iddiası oldu.

Yine sahip çıktık, mağdur olmasına izin vermedik. Arkasında şerefli bir şekilde dik durduk. Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde desteğimizi vererek başkan yaptık. Van Ticaret ve Sanayi Odası esnafın aynasıdır. Kimliğidir, gururudur. Van esnafının başvuracağı ilk yer Van Ticaret ve Sanayi Odasıdır. Onun için Van Ticaret ve Sanayi Odasında görev yapan ben dahil kim olursa olsun tüccara ve esnafa karşı dürüst olmak zorundadır. Çünkü Van Ticaret ve Sanayi Odası ilimizin en büyük meslek örgütüdür. Tarımın, turizmin, istihdamın, ithalat, ihracat ve tüm sektörlerin öncüsüdür. Odada görevli herkes bu bilinçle hareket etmeli. Van Ticaret ve Sanayi Odası hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmadan tüccar ve esnafın haklarını savunmak zorundadır. Odanın görevi de misyonu da budur” diye konuştu.

“SEÇİMDE SAHTE BELGE KULLANILMIŞSA, SEBEBİ YÖNETİM KURULU VE BAŞKANDIR”

Seçimlerden sorumlu tek kişinin mevcut yönetim kurulu olduğunu belirten Kandaşoğlu, “Bu şahıs birkaç gün önce açıklamalarda bulundu. Hepimiz bu memlekete doğduk büyüdük. Seçimlerden sorumlu tek kişi mevcut yönetim kuruludur.

NACE kodları ve yetki belgelerinden şu anki yönetim kurulu sorumludur. Onlar işini doğru düzgün yaptı mı? Kamu kurumlarını ciddi bir şekilde zan altında bırakıyorlar. Şuan eğer seçimde sahte belge kullanılmışsa bunun sebebi yönetim kurulu ve başkandır. 500 sahte yetki belgesinin seçimde kullanıldığını söylüyor. Bana göre bu rakam bindir. 6 aydır biz arkadaşlarımızla sahada seçim çalışması yürütüyoruz. Allah aşkına Van’da kaç esnaf Necdet Takva’ya, mavi gruba oy vereceğini söyledi. Herkes mavi listenin gitmesi gerektiğini belirtti.

Mavi liste seçime şaibe bulaştığını düşünüyorsa neden seçim günü bunu İpekyolu İlçe Seçim Kurulu’na bildirmedi? Neden 500 adet sahte belge kullanıldığını söylemedi? Zaten bunları söyleseydi seçim iptal edilir yeniden yapılırdı. Bu tartışmalara gerek var mı? Bu insanları rahatsız etmeye gerek var mı? Madem çok samimisin, dürüstsün, demokratsın, diploman var. Senin verdiğin dilekçe oradadır.

19 Meslek grubunda seçime gitmişiz, kaybetmişsin. Yaptığın açıklamalarla suç işliyorsun. Ama seçim kuruluna verdiğin dilekçede sadece tarım ve hayvancılık grubuna itiraz ediyorsun. Bakın 500 sahte belgeden bahsediyor. Ya arkadaş 500 oy seçimin kaderini değiştirir. Belki sarı, kırmızı liste veya yeşil liste grup çıkarır. Bunun tek sorumlusu sizsiniz. 13. Grupta bir oyla kaybeden arkadaşlar var.

9. Grupta 4 oyla kaybeden arkadaşlar var. Onlara neden itiraz etmedin. Hani dürüstlükten bahsediyorsun ya, belge gösteriyorsun ya, Van’da ismi olan ailelerin soyadını okuyorsun. Bir insan tüccarı, esnafı nasıl bu duruma sokar. Senin amacın nedir? Biz seni Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda işe aldık bunları yapman için mi? Kim geleceği çıkarı için Van’a, esnafa zarar veriyorsa Allah yanına koymasın. Bu bir seçimdir. Tüccar ve esnafların sorunlarını çözmek için kurulmuş bir odadır. Zaten her tüccar kendi işyerinde bir kanaat önderidir. Esnaf kimi seçerse o temsil eder. Topu topuna 20 günlük bir süreçtir” ifadelerini kullandı.

“ODADA CİDDİ BİR SORUŞTURMA YAPILIRSA HER ŞEY ORTAYA ÇIKAR”

Van Ticaret ve Sanayi Odasına kayıtlı üyelerin NACE kodlarının mevcut yönetim tarafından değiştirildiğini vurgulayan Kandaşoğlu, “Necdet Bey neden bunu söylemedi? 50 yıldan beri adam camcılık yapıyor. Almış adamı petrole koymuş, adamın madencilikle hiçbir ilgisi yok. İç çamaşır işi yapan adamı getirmiş maden grubuna dahil etmişsin. Gıda sektöründe hizmet veren adamı alıp sebze grubuna dahil etmişsin. Bakın bunların isimleri bende var ama ben söylemiyorum. Ben kimsenin ismine leke veya halel getirmek istemem.

Otomotiv sektöründe benim karşımda kim nasıl kazanıyor. Otomotiv sektöründe bayilik, servis gibi her şey bizde ama kazanan onlar. Otomotiv İle alakası olmayan, kendi ailesinden 39 şirketi getirip otomotiv grubuna eklemiş ve o şekilde kazanmış, Ankara’da müteahhitlik yapıp maden grubunda aday olan kişi 50 yıldır kışla yolunda inşaat malzemesi satanı nasıl maden grubuna koyuyor.

Gece saat 12’de bize haber geldi. Arkadaşlarımızdan birini hemen odaya gönderdik. Meğerse bunlar kare kod üzerinde bir çalışma yapıyor. Van Ticaret ve Sanayi Odasında ciddi bir soruşturma yapılırsa her şey ortaya çıkar. Necdet Bey gece İpekyolu İlçe Seçim Kurulu hakimini arayıp 27 telefon alacaklarını söylüyor.

Sanki bu ülkenin parası bitmiş, bu ülke iflas etmiş, 27 telefon alacak parası kalmamış, Necdet Takva 27 telefon alıp ilçe seçim kuruluna gönderiyor. Hâkime hanım telefonlarda karekod uygulaması var. Yetki belgelerimizin köşesinde kare kodumuz var. Seçim bu şekilde daha sağlıklı olacağını söylüyor. Türkiye’nin her tarafında seçim oldu ama böyle bir uygulama kullanılmadı. Doğru düzgün olursa biz isteriz” dedi.

“VAN’I BU TÜR KİŞİLERİN ELİNE BIRAKAMAYIZ”

Seçimden önce Van Emniyet Müdürü Atanur Aydın ile güvenlik toplantısı yaptıklarını ifade eden Kandaşoğlu, “Bunları keşke o toplantıda dile getirseydi. Sabah seçim oldu. Necdet Takva’nın kendi seçmenine verdiği barkodlar okunuyor ama bizimkiler okunmuyor. Hepimiz şok olduk ve hemen seçimi durdurduk. Hakime hanımı çağırıp şikayetimizi dile getirdik.

Bize verilen yetki belgelerindeki seri numaralarında bir harf yanlış yazılıyor. 2’nin yerine 3, 3’ün yerine 4, 5’in yerine 6 hemen olaya el koyduk ve duruma hakime hanıma anlattık ve karekod uygulamasını iptal ettirdik. Seçime birkaç gün kala yaptığı açıklamada 19 meslek grubunu alacağını söyledi. Allah şahittir planı oydu. Eğer karekod uygulaması yapılmış olsaydı 19 grubu da alıyordu ama yüce rabbim bu oyunu bozdu. Zamanında haberimiz oldu ve olaya el koyduk. Hakime hanımın kararıyla karekod uygulaması iptal edildi.

İnanın şuan bunları söylediğim için utanıyorum. Olayın bu kadar vahim bir durum almasını tahmin etmiyordum. Şerefimizle, namusumuzla aday olup hizmet etmek istedik. Pişman mıyız? Hayır asla pişman değiliz. Van’ı bu tür kişilerin eline bırakamayız. Van’ın ticaretinin bitmesine izin vermeyiz” diye konuştu.

“TÜM GRUPLARDA İSTİFA EDİP, YENİDEN SEÇİME GİDELİM”

Seçimin tamamen iptal edilmesini istediklerini belirten Kandaşoğlu, “Bakın beyaz liste olarak hazırız. Biz 30 meclis üyesi, onlar 27 meclis üyesi kazandı. Bugün istifa etmeye hazırız. Tümüyle istifa edip yeniden seçime gidelim. Samimiyeti varsa bugünden itibaren toplanıp istifa edip yeniden seçime gitmemiz için gereken adımı atar. Odaya bağımsız bir yönetim atanır.

NACE kodları düzeltilsin, yetki belgeleri yeniden verilsin. Sil baştan yeniden şeffaf bir şekilde seçime gidelim. Kim kazandıysa tebrik edip olayı kapatalım. Esnafları, tüccarımızı ve halkımızı kimsenin huzursuz etmeye hakkı yok. Bakın birkaç ailenin soyadını açıklıyor. Karaçavuşoğlu dediği isim başka yerden adaydır.

Benim en yakınımdır ama Allah şahit bu seçimde bana en büyük zararı veren kişidir. Başka bir rengin yanında yer almıştır. Ben ondan da mı sorumluyum? Geçtiğimiz seçimde Kandaşoğlu ailesinden öz yeğenim Necdet Takva’nın yanında müteahhitlik grubunda benim rakibim değil miydi? Öz yeğenimi bana rakip yapmadı mı? Bugün gitmiş başka birine oy vermiş, bizimle bağlıyorsun. Kardeşim sen bu aileleri nasıl bu kirli işin içine koyarsın. Van’da bu ailelerin değeri yok mu? Bizde de isimler var ama biz söylemiyoruz. Çünkü utanıyoruz” ifadelerini kullandı.

“VAN’A DAHA FAZLA ZARAR VERMEK, KİMSENİN HADDİNE DEĞİL”

1979 yılından bu yana Van Vergi Dairesi’nde vergi mükellefi olduğunu söyleyen Kandaşoğlu, “Benim 20’ye yakın şirketim var. Gidip bakın Zahir Kandaşoğlu önceki seçim ve bu seçimde kaç oy kullanmış, birde benim yanıma gelip odada memur olan, odaya gelip işe başladığı zaman vergi mükellefi olmayan, hiçbir işi bulunmayan Necdet Takva’ya kaç oy kullandığını sorun.

Ramazan Temizer’in ismini gururuma dokunduğu için söylüyorum. İnsan biraz ahlaklı, terbiyeli olur. Van Ticaret ve Sanayi Odası üyeleri yetki belgelerini ceplerine koyarak gidip oylarını kullandı ama Ramazan Temizer okulun girişinde elinde 6-7 tane yetki belgesiyle içeri girdi, bende kendisine ayıp ettiğini söyledim. Odaya alırken hiçbir şirketinin bulunmadığını da ifade ettim. Şuanda da bir çağrı merkezinde yöneticisisin. Elindeki belgeleri sordum. Bana elindeki belgelerle oy kullanacağını sordu. Bunu odaya alırken memur olarak aldık.

Gidip Ramazan Temizer’e sorun kaç oy kullandı? İşletmeleri nerededir? İşi başka yere çekmek, Van’a daha fazla zarar vermek, tüccar ve esnafı daha fazla rencide etmek ne benim nede kimsenin haddine değil. Bu ilin esnafı ve tüccarı çok namuslu ve şereflidir. Kimse tüccar ve esnafı kendi geleceğine alet etmesin. Kimsenin kendi çıkarı için bu esnaf ve tüccarı bu kadar rahatsız etmeye hakkı yok” dedi.

“BU SEÇİMİN TÜMÜYLE İPTAL EDİLMESİ ÇAĞRISINDA BULUNUYORUZ”

Van Ticaret ve Sanayi Odası’nın esnafın ve tüccarın öz malı olduğunu söyleyen Kandaşoğlu, “Onların verdiği aidatlarla oda yönetiliyor. Bu seçim bundan dolayı çok şaibeli oldu. İlimizin kültürüne, tarihine yakışmadı. Orada bundan sonra başkan olsak bile vicdanımız rahat etmez. Biz bu seçimin tümüyle iptal edilmesini ve hodri meydan diyoruz. Bugün kazandığımız meclis üyeliklerinden istifa etmeye hazırız. Odada şaibe, dedikodu, odanın üzerinde birçok oyun oynanmasına rağmen seçimi kazandık.

Seçimden bir gün sonra adliyenin önünde adalet mücadelesi verirken, Necdet Takva Gevaş’ta Belediye Başkanın makamında 1. Grup için oy istiyor. Mahkemeden önce nasıl bir karar çıkacağını biliyormuş. Bu işte çok ciddi şaibe var. Necdet Takva şuanda 1. Grupta kayıtlı olan şirketlerin zorlan yetki belgelerini alıyor. Noter aracılığıyla müdür ataması yapıyor. Tüccar ve esnafa güvenmiyor.

Yetki belgesini geri istiyor. Esnaf ve tüccara birçok vaatte bulunuyor. 1. Grubu almak için her şeyi yapıyor. Necdet Takva’nın hakkında acilen soruşturma açılması gerekiyor. Bu arkadaşımız işlediği suç dolayısıyla çok ciddi bir ceza almalıdır. Bu seçim acilen iptal edilmelidir. Odaya acilen görevlendirilme yapılmalı ve yeni bir sistemle, yeni NACE kodlarıyla seçime gidilmelidir. Bu tablo ilimize çok ciddi yaralar açmıştır. İl dışında yaşayan esnaf ve tüccarlarımız, ilimizde istihdam yaratan, ciddi yatırımlar yapan, İran ve diğer ülkelerden gelen yatırımcıları rahatsız ve tedirgin etmiştir. Memleketin de yatırımına çok ciddi zarar vermiştir. Bundan dolayı çok üzüntü yaşıyorum. Yetkili mercilerden bu olayı biran önce çözmelerini rica ediyoruz” diye konuştu.

ERBAY: “TARTIŞMALARA NEDEN OLAN BÜTÜN KONULAR HAKKINDA ÖNGÖRÜMÜZ VARDI”

Daha sonra söz alan Beyaz Liste Seçim Kurulu Başkanı Müslüm Erbay, bu tür sıkıntıların yaşanacağını aylar öncesinde ön gördüklerini belirterek, “Mayıs ayından bu yana bir seçim süreci içerisindeyiz. Bugün tartışmalara neden olan bütün konular hakkında bir öngörümüz vardı. 13 Mayıs tarihinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne yazı yazdık.

NACE kodlarındaki usulsüzlük ve haksızlıkla ilgili ivedilikle müfettiş talebinde bulunduk. Yine aynı ay içerisinde il seçim kuruluna aynı dilekçe ile bütün gruplarda NACE kodlarıyla ilgili yaşanan usulsüzlükleri bildirmişiz ve teftiş istemişiz. Yine Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na aynı şekilde suç duyurusunda bulunduk. Yine 13 Mayıs tarihinde Ticaret Bakanlığı’na aynı şekilde bu sorunları rapor etmişiz. 22 Eylül 2022 tarihinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne aynı durumu bir kez daha rapor ederek, inceleme istemişiz. Haksızlığına, hukuksuzluğa son verilmesini talep etmişiz. Yine seçime 1 ay kala, bu durumu rapor haline getirerek ilgili mercilere vermişiz.

Seçime 22 gün kala NACE kodlarındaki usulsüzlüğü tespit ederek, Gelir İdaresi başkanlığına dilekçe vermişiz. Mevzuata göre NACE kodu değişikliği, yönetim kurul kararı veya meclis kararıyla alınır. Meclise böyle bir gündem gelmemiştir. NACE kodu uygulaması Vergi Dairesi onayıyla yetmiyor. Üyeye tebligatı ile mümkündür. Bu iki konuda da usulsüzlükleri tespit ettik.

Tüm yaşanan usulsüzlüklerin, tartışmaların tek müsebbibi görevini yapmayan ilgili merciler ve Van TSO’nun yöneticileridir. Bizim de elimizde birçok tutanak var. Başkalarının adına oy kullanılırken, sandık başında yakaladık. Bunları resmi bir evraktır. Elimizde bununla ilgili 27 tane tutanak var. Esnafımıza, tacirimize olan saygımızdan dolayı bu soyisimleri kamu ile paylaşmıyoruz. Mahkemede sonuna kadar bunun takipçisi olacağız ve hakkımızı arayacağız. Buna benzer çok sayıda usulsüzlük yaşanmış” ifadelerini kullandı.

SAYDAŞ: “KAMUOYUNUN ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE BİLGİLENDİRİLMESİNİ DOĞRU BULUYORUZ”

Son olarak söz alan Zahir Kandaşoğlu'nun Avukatı Cihan Saydaş ise, sahada kazanılmış bir seçimin, masa başında tartışmaya açıldığını söyleyerek, “Bununla ilgili birkaç hususa değinmek istiyorum. Birkaç gün önce mavi liste başkan adayının bizim garabet saydığımız bir açıklaması oldu. Bu anlamda kamuoyunun şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesini doğru buluyoruz.

Bir karekod uygulamasından bahsediliyor ve sanki çoğumuz mağaradan yeni çıkmış da teknolojiye uzakmış gibi intiba uyandırmaya çalışıyor. Buna bir açıkçası karekod operasyonu diyoruz. Hiçbir seçim mevzuatında seçimin gerçekleştiği günle ilgili olarak alınmış farklı bir karar uygulaması mümkün değildir. Delege listesinde yer alan birçok delegemiz, eğer gerçek kişiler ise kendi kimlik numaralarıyla kullandıkları bir oy durumu söz konusudur.

Eğer tüzel kişi unvanına sahip kişiler iseler, seçim yetki belgeleriyle beraber oy kullanmaları mümkün oluyor. Karekod uygulaması için gece yarısı alınan 27 tane telefon ilçe seçi kuruluna, buradan da sandık kurulu başkanlarına dağıtılması söz konusudur. Bu durumun hiçbir delege ile paylaşılmaması bile suç intiba eder. Seçim zamanında alacağınız böyle bir kararı rahatlıkla öbür delegeler ve başkan adaylarıyla alabileceğiniz halde, bunu paylaşmamanız asıl şaibeyi uyandırır.

Dolayısıyla böyle bir uygulamanın olduğunun farkına vardığımızda bunu ilçe seçim kurulu başkanıyla paylaştık. Türkiye’de yapılan hiçbir seçimde karekod uygulamasıyla ilgili bir durum söz konusu olmamıştır. Diğer renklerde yarışan başkan adaylarının da itirazıyla bu telefonlar toplatıldı. 27 adet telefon oda tarafından alınarak sandık kurulu başkanlarına götürülmesi ilginç olmuştur” dedi.

“İPEKYOLU İKİNCİ İLÇE SEÇİM KURULU BAŞKANLIĞI'NIN VERMİŞ OLDUĞU KARAR HATALIDIR”

İlçe seçim kurulu başkanlıklarının resen araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı söyleyen Saydaş, “Mevzuatta ilçe seçim kurulu başkanlıklarının yapabileceği resen bir araştırma yoktur. Dolayısıyla zaten bu sebeple İpekyolu İkinci İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'nın vermiş olduğu karar hatalıdır. Fakat şöyle bir husus var. İlk etapta seçim sonrası yani 22 Ekim Cumartesi günü seçim sonuçlandıktan sonra, seçime yapılmış olan toplamda 30 tane itiraz vardır. Bu itirazların tamamı sadece bir grup tarafından yapılmamıştır. Yani bunun içerisinde bizim temsil ettiğimiz beyaz grup, sarı grubun yine çok da önemli olduğunu düşündüğümüz itirazları mevcuttur.

Yine hakeza mavi grubun da itirazları vardır. Toplamda 30 tane itirazın bir tanesi kabul edilmiş, 29 tanesi reddedilmiştir. Reddedilme gerekçeleri tamamıyla matbu ve klişedir. Seçim kurulu başkanlıklarının yapabileceği resen bir araştırma olmadığı dolayısıyla delil getirme yükümlülüğünün başvurucuya, yani itiraz edene ait olduğudur. Ama her ne hikmetse 198 nolu kararda İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı resen bir araştırmaya girerek seçimin iptaline yönelik bir hüküm kurmuştur. Dolayısıyla verilen bilgiler de yanlıştır.

İpekyolu ikinci ilçe seçim kurulunun yapmış olduğu araştırmada 7 tane şirkete ilişkin olarak bir inceleme söz konusudur. Yani beyaz grupla, mavi grup arasındaki oy farkı dokuzdur. Normal şartlarda 7 gruba ilişkin incelemeden sonra ilçe seçim kurulu başkanı bu esasa müessir bir değişikliği gerektirmediğinden ret sebebi verilmelidir. Bu aşamada ilçe seçim kurulu başkanlığı resen bir incelemeye girerek ki sahte olduğu vurgusu da yok bu arada. Hiç oy kullanmamış. Yani seçim yetki belgesi almamış olan firmalar var.

Dolayısıyla siz hiç seçim yetkisi belgesi almamış olan firmaya, bu firma sahte yetki belgesi kullanmıştır diyemezsiniz. Yani bu hem kişisel verilerin korunması kanunu, hem özel hayatın gizliliğini itibar edebileceği gibi aynı zamanda bu şirketlerin ticari hayatlarını da bitirebilecektir. Dolayısıyla bir tespitiniz olmaksızın yapabileceğiniz bu iddia tamamıyla yapmış olduğunuz şaibeli işlemlerin üstünü örtme çabasıdır” diye konuştu.

“MAVİ GRUBUN YAPMIŞ OLDUĞU İTİRAZLARIN TAMAMI, SADECE KAYBETMİŞ OLDUĞU GRUPLARA İLİŞKİNDİR”

Mavi grubun yapmış olduğu itirazların tamamının sadece kaybettikleri gruplara ilişkin olduğunu belirten Saydaş, “500’e yakın yetki belgesi kullandığını söyleniyor. Mavi grubun yapmış olduğu itirazların tamamı sadece kaybetmiş olduğu gruplara ilişkindir. Yani seçim yetki belgeleriyle ilişkili eğer varsa bir şaibeli durum bu başka gruplarda gerçekleşmemiştir diye bir iddiaları var.

Sadece kaybettiğimiz gruplar da vardır. Dolayısıyla bu iddiayı şaibeli hale getiren durum da budur. 500 tane yetki belgesinin basıldığına ilişkin bir itirazınız ki kesin kabulünüz var. Yani kullandığı ifade tamam tamamen o şekildedir. Kesin kabulü şeklinde. Bunun ilçe seçim kurulu başkanlığı tarafından araştırılmasını istiyorsunuz. İlçe seçim kurulu başkanlığı toplamda 14 oya ilişkin bir netice veriyor. Fakat sizin 500 iddianız var. Yani bunun sebebi ancak kendi yazıcınızdan alabileceğiniz 500 tane oya ilişkindir. Başka da bir açıklaması yoktur” dedi.

“BU AŞAMADA BİR İNSANIN HEM BU İŞİN FAİLİ HEM DE MAĞDURU OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ”

Hukuk mücadelelerinin 6 ay önce başladığına dikkat çeken Saydaş, “Yani bu hukuk mücadelesi şu an başlamadı. Seçimden sonra başlamadı. Seçimden 6 ay evvel başladı. Beyaz Grup adayının buna ilişkin açıklamaları yok ama biz 6 ay evvel bu durumun yaşanabileceğine ilişkin olarak aslında hem Ticaret Bakanlığı'nı, hem Türkiye Odalar Borsalar Birliği'ni hem ilçe seçim kurulu başkanlığını hem de Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nı bilgilendirdik. NACE kodlarına ilişkin aykırılıklar, yapabilecek olan seçim yetki belgelerindeki usulsüzlüklere ilişkin aslında asıl iddia bizim iddiamız. Ama gelinen aşamada şunu görüyoruz. Bir insanın hem bu işin faili hem de mağduru olduğunu görüyoruz.

Dolayısıyla biz bu mağduriyeti, hukuki mücadelemizi ilerleteceğiz. Seçimlere kaldığımız yerden devam edeceğiz. Varsa bununla ilgili başkaca bir iddia, dediğimiz gibi Sayın başkan adayımızın anlattığı gibi bununla ilgili eğer bir çalışma yapılabilecekse, bütün gruplar için bir çalışma yürütülsün. Eğer sahte yetki belgelerine de ulaşılırsa bunun tespiti, kronolojik incelemelerle çok daha kolaydır.

Onu da özellikle anlatmak istiyorum. İlçe seçim kurulu başkanlıklarının bir belgeye sahtedir, değildir deme yetkilileri de bulunmamaktadır. Yani bu sadece ilçe seçim kurullarına ait bir görev değil. Aynı zamanda mahkemeler ve savcılıklar da bunu yapamıyor.

Yapabilme yöntemi şudur; ancak kriminolojik incelemeler gönderebiliriz. Yani orada tutturmuş tarih aynı şey aynı. Yani bunu kendi printerınıza, yazıcınıza soracaksınız. Dolayısıyla biz dediğimiz gibi eğer şu aşamada sahada kazanılmış olan bir zaferin masa başında tartışılması hoşumuza gitmiyor. Kaldığımız yerden, hukuk mücadelemize ve seçim çalışmalarına devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kandaşoğlu, seçimlerin tüm gruplarda yenilenmesi halinde bir kez daha kazanacaklarını vurguladı.

Van Bölge Gazetesi-VanGölü TV

Editör: Wan Haber